Burçlara İnanılır mı?

ashli

Bayan Üye
İnsanlar genelde fal ile burç meselelerini birbirine karıştırır ve fal deyince genelde burçlar akla gelir. Bu yüzden burçlardan söz edildiği zaman insanlarda hemen yüz hatlarında alaycı bir tavır görülür. Çünkü fallar genelde insanları mutlu etmek için söylenen afaki şeylerdir. Burçlar ise geçmişi ve mevcut kişiliği ifade eder. Fal değişir, burç değişmez. Bu yüzden insanlar fallara inanmamakta haklıdırlar.

Kainatta dört unsur etkili olmaktadır. Bunlar; ateş, hava, toprak ve sudur. Bu dört unsursuz hayat düşünülemez, bunlar belirli ölçülerde insanda bulunmaktadır. Fakat bu dört unsurun bir veya ikisi insanda çoğunluk olarak bulunur. İşte bu fazla bulunanlar insanın kişiliğini oluşturmaktadır.

Kainat ile insan iç içe geçmiş iki dünya gibidir. İnsanı büyütseniz bir kainat ortaya çıktığı gibi, kainatı küçültseniz bir insan ortaya çıkacaktır. Bunun sebebi ise her ikisinin de mayasında; ateş, hava, toprak ve su olmasıdır.

Kainatta ne kadar pozitif ve negatif enerjiler varsa, insanda da küçük birer örnekleri mevcuttur. Bu enerjiler hayat içindir. Bunlarsız bir yaşam düşünülemez. Kainatı ve hayatı yaratan, onun içindeki misafirini de onunla uyumlu yaşayabilecek seviyede yaratmıştır.

Dedik ki, insan yukarıda bahsedilen dört unsurun bir veya ikisinin daha çok etkisinde kalmaktadır. Bu durum onun karakterini oluşturmaktadır. İnsanı etkileyen bu burçlar, kişinin genelde anne veya babasının burçları olabildiği gibi çok nadir de olsa yakın akrabadan birisininki de olabilmektedir.

Kişinin üzerinde barındırdığı bu burç(yada burçlar) kendisinin kişiliğini oluşturmaktadır. Bu burçlar pozitif (dışa açık) olabildiği gibi, negatif(içe açık) olabilir. Bunlar kişinin kendisine bahşedilen güzelliklerdir. Onları tanımalı, sahip çıkmalı ve eksiklerini gidermenin yoluna bakmalıdır. Mevcut kişiliğe “Ben buyum, değişemem” denilmemeli, kişiliği sürekli yenilemenin yoluna bakılmalıdır. Pozitif enerji ne kadar lazımsa, negatif enerji de o kadar lazımdır. Bunlar sökülüp atılmaya çalışılmamalı, yerinde kullanılmalıdır.

Sıcak kanlılık pozitif bir özellik olsa da ölçülü kullanılmazsa negatif sonuçlar doğurabilir. Hiddet negatif bir özellik olsa da yerinde kullanılırsa(kutsal şeylerin korunması gibi) pozitif sonuçlar gösterir. Demek ki burçlar bir hammaddedir, onu geliştirmek veya çürütmek insanın kendi elindedir.

Fert kendisini iyi tanıdığı taktirde (bu hususta öğretmen veya aile büyüklerinin tavsiyeleri göz önünde bulundurulmalıdır) önünü görme imkanını yakalar ve hayata avantajlı başlar. Kendisini iyi tanıyan bir insan (eksik ve fazlalıklarını gördüğü için) ne şımarıklığa girer ne de kendisinden utanacak şekilde aşağılık kompleksine kapılır. Çünkü Allah hiç kimseyi mükemmel yaratmamıştır. Fakat mükemmel olabilmesine fırsat tanımıştır. Kişi gayretiyle mükemmelliği yakalayabilir. Yeter ki hayat boyu eksikliklerini giderme yolunda gayret sarf etsin.

Sürekli kendisini geliştirmesiyle uğraşan bir kişi, bir başkasının eksiklikleri ile uğraşmayacak ve böylece kavgalar azalacaktır. Bu durum sağlıklı bir toplumu doğuracaktır.

Hasılı kelam, her fert kendini tanımanın yoluna bakmalıdır. Bunun da yolu kısaca Burçlar diye nitelendirilen Astroloji ilmi ile uğraşmaktan geçiyor. Burçları sadece geyik muhabbeti havasından çıkarıp derinlemesine ferdi ayrıntılı bir şekilde tanıma ve ona göre davranma seviyesine çıkartmak lazımdır. Her şahsı istediğimiz kalıba sokmamız mümkün olmadığını düşünecek olursak, o şahsı olduğu gibi kabullenmemiz daha uygundur. Şahsın kendisinin de “Ben buyum, değişemem” diyerek tembelliği bırakıp, kendisini tanıyıp, bütün huylarını yerli yerinde ve ölçülü kullanması da çok zor değildir.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst