yaylım bir ateştir içimde bıraktığın ülkenin her köşesi
ve hiç umursamadan / vurdumduymaz gidiyorsun içimde aksamış bir özlemin kokusu
seni bağırıyorum geceye / duyuyor musun
yokluğuna dair komutlar gönderiyorum her hücreme
yokluğuna sızlayan bileklerimi kesiyorum
çocukluğuma miras bıraktım umarsız gülüşlerimi
şimdi içimde koca bir özgürlük ordusu
dul umutlara durmuş çelimsiz bir yürek
ve hala saklımda biliyor musun
içimde azgın bir nehir / büyüyor yatağında
duvarlar sevgili / duvarlarım soysuz bir acı deliriyor kör kelebek kanadında
ne seviyorum onları her gece gölgen vurunca
açılmazken içimde sana hiçbir pencere
içimi acıtıyor bu yalnızlık
manşet oluyor yazamadığım her şiire
terliyor sevdamın alnı
“kop gel” diyorum “kop gel”
uzaklar çok karanlık
şiirler okuyorum en delisinden kızarak şairlere
ve en sevdalısından türküler
mumlar yakıyorum evin her bir köşesine
ayinlere duruyor eylemlerim
beslemeliyim
senli acılarımı günahlara vurarak
avuç dolusu dua
ağız dolusu küfür
gerecek az sonra tanrılar beni çarmıha
umutsuzum
aklımla yargılamayın beni
yüreğime durun
susun tanrılar susun/ ibadet ediyorum
gözlerimde özgürlük / nasıl da titrek
kasıklarıma inerken vuslat acısı
kanırtarak aklımın en uç noktasını
ünlem işaretleri koymak bu sevdanın sonuna delice
içim çığlık çığlık
içim ürkek
nasıl bir deliliktir bu / sensizlikle sevişmek
gecenin alkışlarında kabarırken iştahım
yalnızlığımda ne çok kalabalığım
gecenin çeşnisine yatırdığım bir düş
üşümüş gözüm
bu sevda üşümüş
ısıtmak zamanı şimdi
ve hiç umursamadan / vurdumduymaz gidiyorsun içimde aksamış bir özlemin kokusu
seni bağırıyorum geceye / duyuyor musun
yokluğuna dair komutlar gönderiyorum her hücreme
yokluğuna sızlayan bileklerimi kesiyorum
çocukluğuma miras bıraktım umarsız gülüşlerimi
şimdi içimde koca bir özgürlük ordusu
dul umutlara durmuş çelimsiz bir yürek
ve hala saklımda biliyor musun
içimde azgın bir nehir / büyüyor yatağında
duvarlar sevgili / duvarlarım soysuz bir acı deliriyor kör kelebek kanadında
ne seviyorum onları her gece gölgen vurunca
açılmazken içimde sana hiçbir pencere
içimi acıtıyor bu yalnızlık
manşet oluyor yazamadığım her şiire
terliyor sevdamın alnı
“kop gel” diyorum “kop gel”
uzaklar çok karanlık
şiirler okuyorum en delisinden kızarak şairlere
ve en sevdalısından türküler
mumlar yakıyorum evin her bir köşesine
ayinlere duruyor eylemlerim
beslemeliyim
senli acılarımı günahlara vurarak
avuç dolusu dua
ağız dolusu küfür
gerecek az sonra tanrılar beni çarmıha
umutsuzum
aklımla yargılamayın beni
yüreğime durun
susun tanrılar susun/ ibadet ediyorum
gözlerimde özgürlük / nasıl da titrek
kasıklarıma inerken vuslat acısı
kanırtarak aklımın en uç noktasını
ünlem işaretleri koymak bu sevdanın sonuna delice
içim çığlık çığlık
içim ürkek
nasıl bir deliliktir bu / sensizlikle sevişmek
gecenin alkışlarında kabarırken iştahım
yalnızlığımda ne çok kalabalığım
gecenin çeşnisine yatırdığım bir düş
üşümüş gözüm
bu sevda üşümüş
ısıtmak zamanı şimdi