akvaryum bitkileri
Çoğumuz yeni bitki siparişi verirken veya görerek alırken, aldığımız bitkilerin kısa bir süre sonra yapraklarında ve şekillerinde büyük değişiklikler olduğunu görürüz. Acaba bizi kandırdılarmı diye şüpeye kapılırız. Yeni alınan bitkilerimizin yaprakları kısa sürede çürür ve dökülür. Hemen yaprakları çürüyen bitkimizi akvaryumdan çıkarırız.
Bunları kısaca açıklayalım. Bitki üreticilerinin büyük çoğunluğu, akvaryumumuzda’ki özenle baktığımız bitkileri, doku kültürü ve birçok genetik oynamayla kısa sürede satışa sunulacak boya getirirler. Bu bitkiler kısa sürede satışa sunulur
Tabi bu aşamalarda bitki yetiştirildiği ortamlara göre kendini adapte eder. Bu şekilde yaşayabileceği ortama göre form belirleyen bitki asıl formuna dönebileceği adaptasyon süresinde alıcıları yanılgıya düşürebilir.
Bitkilerin adaptasyonu hakkında yeterince bilgili olmayan biz akvaristler, belkide bu yüzden bitkileri aldığımız yerlerle bir çok kez gereksiz tartışmalar yaşamışızdır. Satıcılarda gördüğümüz ve şeklini beğendiğimiz bir bitkiyi, akvaryumumuza koyduktan kısa bir süre sonra tamamen farklı bir form alır.
NİÇİN BU BÖYLE OLMAKTADIR
1-Üretilen bitkileri kolayca büyüterek, en hızlı şekilde piyasaya sürmek için genetik destekli bitki’nin hormon takviyeli özel ortamlarda yetiştirilmesi.
Doku kültürü yoluyla genleriyle oynanan bitkiler, genelde satışa sürülürken farklı formlar da olabilirler, ve bu tür bitkiler akvaryumlara konulduklarında eski formlarını kaybederek yeni ortamlarına adapte olup asıl formlarına dönerler.
2-Bazı bitkilerin aşırı nemli ortamlarda su içinden daha hızlı büyütülmeleri kısa sürede satışa sürülecek boya ulaşmaları.
Bu tür bitkiler genellikle akvaryumlara girdiklerinde mevcut yapraklarını dökerek, tamamen su içinde yaşamaya uygun yapraklar çıkarmaları ve buna uygun formlara dönmeleri.
3-Bazı bitkilerin doğal yaşam alanlarındaki iklim şartlarından dolayı, iklim şartlarına uyum için ortama adaptasyonu.
Bazı bitkilerin hem suda hemde karada kolaylıkla yaşayabilmeleri için, bulundukları ortama göre formlarında değişiklikler olabilir. Doğal ortamların da yazın sular çekildiğinde bitkiler karasal ortama uygun formlara girerler. Sular yükseldiğinde ise suya uygun forma girerler.
Bu tür bitkiler, genellikle en hızlı hangi form altında büyüyorsa, üreticilerde o yolla üretmeyi seçerek üretimlerini gerçekleştirirler. Tabiki bu şekilde karasal ortamda daha hızlı geliştirilen bitkiler piyasaya sürüldüklerinde karasal formlarında olurlar. Akvaryumlara girdiklerinde ise formları değişerek su altı formlarına dönerler.
Bu nedenle yeni aldığımız bazı bitkilerin yapraklarının çürümesi, normal bir olay olabilir. Yada yeni aldığımız bir bitkinin kısa bir süre sonra tamamen başka bir şekle girmesi, gayet normal bir değişim ve adaptasyon sonucu olabilir.
Çoğumuz yeni bitki siparişi verirken veya görerek alırken, aldığımız bitkilerin kısa bir süre sonra yapraklarında ve şekillerinde büyük değişiklikler olduğunu görürüz. Acaba bizi kandırdılarmı diye şüpeye kapılırız. Yeni alınan bitkilerimizin yaprakları kısa sürede çürür ve dökülür. Hemen yaprakları çürüyen bitkimizi akvaryumdan çıkarırız.
Bunları kısaca açıklayalım. Bitki üreticilerinin büyük çoğunluğu, akvaryumumuzda’ki özenle baktığımız bitkileri, doku kültürü ve birçok genetik oynamayla kısa sürede satışa sunulacak boya getirirler. Bu bitkiler kısa sürede satışa sunulur
Tabi bu aşamalarda bitki yetiştirildiği ortamlara göre kendini adapte eder. Bu şekilde yaşayabileceği ortama göre form belirleyen bitki asıl formuna dönebileceği adaptasyon süresinde alıcıları yanılgıya düşürebilir.
Bitkilerin adaptasyonu hakkında yeterince bilgili olmayan biz akvaristler, belkide bu yüzden bitkileri aldığımız yerlerle bir çok kez gereksiz tartışmalar yaşamışızdır. Satıcılarda gördüğümüz ve şeklini beğendiğimiz bir bitkiyi, akvaryumumuza koyduktan kısa bir süre sonra tamamen farklı bir form alır.
NİÇİN BU BÖYLE OLMAKTADIR
1-Üretilen bitkileri kolayca büyüterek, en hızlı şekilde piyasaya sürmek için genetik destekli bitki’nin hormon takviyeli özel ortamlarda yetiştirilmesi.
Doku kültürü yoluyla genleriyle oynanan bitkiler, genelde satışa sürülürken farklı formlar da olabilirler, ve bu tür bitkiler akvaryumlara konulduklarında eski formlarını kaybederek yeni ortamlarına adapte olup asıl formlarına dönerler.
2-Bazı bitkilerin aşırı nemli ortamlarda su içinden daha hızlı büyütülmeleri kısa sürede satışa sürülecek boya ulaşmaları.
Bu tür bitkiler genellikle akvaryumlara girdiklerinde mevcut yapraklarını dökerek, tamamen su içinde yaşamaya uygun yapraklar çıkarmaları ve buna uygun formlara dönmeleri.
3-Bazı bitkilerin doğal yaşam alanlarındaki iklim şartlarından dolayı, iklim şartlarına uyum için ortama adaptasyonu.
Bazı bitkilerin hem suda hemde karada kolaylıkla yaşayabilmeleri için, bulundukları ortama göre formlarında değişiklikler olabilir. Doğal ortamların da yazın sular çekildiğinde bitkiler karasal ortama uygun formlara girerler. Sular yükseldiğinde ise suya uygun forma girerler.
Bu tür bitkiler, genellikle en hızlı hangi form altında büyüyorsa, üreticilerde o yolla üretmeyi seçerek üretimlerini gerçekleştirirler. Tabiki bu şekilde karasal ortamda daha hızlı geliştirilen bitkiler piyasaya sürüldüklerinde karasal formlarında olurlar. Akvaryumlara girdiklerinde ise formları değişerek su altı formlarına dönerler.
Bu nedenle yeni aldığımız bazı bitkilerin yapraklarının çürümesi, normal bir olay olabilir. Yada yeni aldığımız bir bitkinin kısa bir süre sonra tamamen başka bir şekle girmesi, gayet normal bir değişim ve adaptasyon sonucu olabilir.