"Sen babamdan kalan miras değil, evladıma olan borcumsun" cümlesini bir pankartın üzerinde
Beşiktaş İNÖNÜnün duvarına asan anlayıştır BEŞİKTAŞLILIK.
Dünyanın öbür ucunda, memleketinden olabilecek en uzak noktalardan birinde yapayalnız geçen bir hayatta, o nefes alıp vermelerin devam edip etmeyeceğinin belirleneceği ameliyet masasına, üzerine SİYAH BEYAZ lı formasını giyip uzanmaktır BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş son arzudur. O formada, yeri ve zamanı geldiğinde kefen...
Beşiktaş nesilden nesle taşınan bir yaşam biçimi bir hayat anlayışıdır. O formada kutsal emanet...
"Siyah beyaz, ölüm yaşam" sloganındaki iddia ve romantik realizimdir BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş kaderciliktir isyankarca. O formada zıtlıkların uyumunun kanıtı...
"Tarihi bir zaferin habercisi bir skorla biten ilk 45 dakikanın ardından, ikinci yarı yaşanan dram sonrası hüsran ile biten maçın ardından , bir gece yarısı gittiği idman sahasının tel örgüsünün arkasından, futbolcusuna ilk yarının sonunda yatağına götürüp uyuttuğum oğluma yarın sabah ben ne diyeceğim?" diye göz yaşları içinde sormaktır BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş sözdür, umuttur, duygudur. O formada yeni sabahlara altında uyanılacak yorgan...
"Başarı için her yol mübah ise ben böyle başarıyı istemiyorum" diyebilmektir BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş başarıya tapmak değil, dik durmaktır. O formada bedel ödemeyi göze alabilenlerin üniforması...
Şahıslara değil, renklere ve felsefeye olan aşktır BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş takım sevgisinden öte, ahlak anlayışıdır. O formada MODA DEĞİL, tarihi zenginlik...
Rakipleri aşalamak değil, saha içinde futbol, tribünde ise kıvrak zeka ve esppri yeteneğiyle kazanmayı ilke edinmektir BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş belden aşağı vurmadan mücadele etmektir. O formada ğöğsündeki armanın tam ortasında duran liyakat nişanının hakkı verilerek ıslayılacak en nadide giysi...
Genel yozlaşmadan etkilenmemenin mümkün olmadığının farkında olarak, bu bozulmayı asgari seviyede tutabilmek için mücadele etme çabasıdır BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş direnmektir.
O formada ütüsü mümkün olduğunca az bozulsun diye üstüne titrenen kıyafet...
Emekle, alın teriyle kazanılan, ancak vakti zamanında tescil edilmemiş olan şampiyonluklarının yıllar sonra resmi kayıtlara geçirilmesi için yaptığı haklı hukuk mücadelesi rakipleri tarafından saptırılıp, yapılan sanki bir YILDIZ KAPMA yarışıymış gibi gösterilirken formasındaki armanın üzerine konulacak olanla değil, o armanın kalbinde taşıma ayrıcalığına sahip olduğu ay yıldız ile övünmektir BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş haksız kazanç, haksız rekabet değil hakkını olması gerektıgı yollardan arayıp almaktır.
O formada onur mücadelesinin bayrağı...
BEŞİKTAŞLILIK bir takımın taraftarlarının açtığı adam gibi adam diye başlayan pankartına ,, adam gibi adam ATAM tek adam ATAM pankartıyla cevap vermektir..
Bebeğinin doğumunun ardından elinde küçücük bir çift beşiktaş patiği ile bebeğini gören babanın içindeki aşktır BEŞİKTAŞLILIK.
İşgalcilere karşı SAVAŞA HAYIR katil bush diye haykırabilmektir BEŞİKTAŞLILIK..
Şehitler ölmez vatan bölünmez sloganları ile inletmektir tüm ülkeyi BEŞİKTAŞLILIK.
Galibiyetin ardından,, TEKERLEKLİ SANDALYE YE mahkum o büyük taraftarın gözünden akan yaşla aya kalkıp ,kendisine doğru koşan futbolcuya koşma ,sarılma isyanıdır BEŞİKTAŞLILIK...
Cebindeki son parayla takımına bir kişi daha fazla destek vermek için bilet alan öğrencinin sevgisidir BEŞİKTAŞLILIK.
Bir binanın göçüğünden 3 gün sonra çıkartılan bir koca yüreğin ilk sorduğu soru 'BEŞİKTAŞ maçı ne oldu kazandık mı'' diye sorduğu sorudaki inançtır BEŞİKTAŞLILIK..
55.000 kişinin önünde ölümüne ve yeri göğü inletircesine bağıran ruhtur BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş'ın, Beşiktaşlılığın yukarıdaki tariflerini ancak bu ortak aşka gönül verenler tam manasıyla anlayabilir, hissederler.
"Seyirci ile tarftar" arasındaaki farkın ayrımında olamyanlar, bu yazıda yer verilen görüşleri abartı hatta saçmalık şeklinde bile değerlendirebilirler. Zaten buda dogal olanıdır, normal olandır.
Ve şimdi, içinde bulunulan şu vahim süreçte tüm bunların, yani Beşiktaş ve Beşiktaşlılık gerçeğinin İspanya'dan, Brezilya'dan, Romanya'dan, Mısır'dan, Kolombiya'dan, Norveç'ten, KADIKÖY'den, MECİDİYEKÖY'den gelenlere anlatılmasının (hatta gelmişte geçmekte olan) vaktidir.
Asıl yapılması gereken ve malesef asıl zor olan işte budur.
Belki sabaha kadar sonsuza kadar anlatsak yetmez.. belkide ondan dır BEŞİKTAŞLILIK anlatılmaz yaşanır...
Beşiktaş İNÖNÜnün duvarına asan anlayıştır BEŞİKTAŞLILIK.
Dünyanın öbür ucunda, memleketinden olabilecek en uzak noktalardan birinde yapayalnız geçen bir hayatta, o nefes alıp vermelerin devam edip etmeyeceğinin belirleneceği ameliyet masasına, üzerine SİYAH BEYAZ lı formasını giyip uzanmaktır BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş son arzudur. O formada, yeri ve zamanı geldiğinde kefen...
Beşiktaş nesilden nesle taşınan bir yaşam biçimi bir hayat anlayışıdır. O formada kutsal emanet...
"Siyah beyaz, ölüm yaşam" sloganındaki iddia ve romantik realizimdir BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş kaderciliktir isyankarca. O formada zıtlıkların uyumunun kanıtı...
"Tarihi bir zaferin habercisi bir skorla biten ilk 45 dakikanın ardından, ikinci yarı yaşanan dram sonrası hüsran ile biten maçın ardından , bir gece yarısı gittiği idman sahasının tel örgüsünün arkasından, futbolcusuna ilk yarının sonunda yatağına götürüp uyuttuğum oğluma yarın sabah ben ne diyeceğim?" diye göz yaşları içinde sormaktır BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş sözdür, umuttur, duygudur. O formada yeni sabahlara altında uyanılacak yorgan...
"Başarı için her yol mübah ise ben böyle başarıyı istemiyorum" diyebilmektir BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş başarıya tapmak değil, dik durmaktır. O formada bedel ödemeyi göze alabilenlerin üniforması...
Şahıslara değil, renklere ve felsefeye olan aşktır BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş takım sevgisinden öte, ahlak anlayışıdır. O formada MODA DEĞİL, tarihi zenginlik...
Rakipleri aşalamak değil, saha içinde futbol, tribünde ise kıvrak zeka ve esppri yeteneğiyle kazanmayı ilke edinmektir BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş belden aşağı vurmadan mücadele etmektir. O formada ğöğsündeki armanın tam ortasında duran liyakat nişanının hakkı verilerek ıslayılacak en nadide giysi...
Genel yozlaşmadan etkilenmemenin mümkün olmadığının farkında olarak, bu bozulmayı asgari seviyede tutabilmek için mücadele etme çabasıdır BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş direnmektir.
O formada ütüsü mümkün olduğunca az bozulsun diye üstüne titrenen kıyafet...
Emekle, alın teriyle kazanılan, ancak vakti zamanında tescil edilmemiş olan şampiyonluklarının yıllar sonra resmi kayıtlara geçirilmesi için yaptığı haklı hukuk mücadelesi rakipleri tarafından saptırılıp, yapılan sanki bir YILDIZ KAPMA yarışıymış gibi gösterilirken formasındaki armanın üzerine konulacak olanla değil, o armanın kalbinde taşıma ayrıcalığına sahip olduğu ay yıldız ile övünmektir BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş haksız kazanç, haksız rekabet değil hakkını olması gerektıgı yollardan arayıp almaktır.
O formada onur mücadelesinin bayrağı...
BEŞİKTAŞLILIK bir takımın taraftarlarının açtığı adam gibi adam diye başlayan pankartına ,, adam gibi adam ATAM tek adam ATAM pankartıyla cevap vermektir..
Bebeğinin doğumunun ardından elinde küçücük bir çift beşiktaş patiği ile bebeğini gören babanın içindeki aşktır BEŞİKTAŞLILIK.
İşgalcilere karşı SAVAŞA HAYIR katil bush diye haykırabilmektir BEŞİKTAŞLILIK..
Şehitler ölmez vatan bölünmez sloganları ile inletmektir tüm ülkeyi BEŞİKTAŞLILIK.
Galibiyetin ardından,, TEKERLEKLİ SANDALYE YE mahkum o büyük taraftarın gözünden akan yaşla aya kalkıp ,kendisine doğru koşan futbolcuya koşma ,sarılma isyanıdır BEŞİKTAŞLILIK...
Cebindeki son parayla takımına bir kişi daha fazla destek vermek için bilet alan öğrencinin sevgisidir BEŞİKTAŞLILIK.
Bir binanın göçüğünden 3 gün sonra çıkartılan bir koca yüreğin ilk sorduğu soru 'BEŞİKTAŞ maçı ne oldu kazandık mı'' diye sorduğu sorudaki inançtır BEŞİKTAŞLILIK..
55.000 kişinin önünde ölümüne ve yeri göğü inletircesine bağıran ruhtur BEŞİKTAŞLILIK.
Beşiktaş'ın, Beşiktaşlılığın yukarıdaki tariflerini ancak bu ortak aşka gönül verenler tam manasıyla anlayabilir, hissederler.
"Seyirci ile tarftar" arasındaaki farkın ayrımında olamyanlar, bu yazıda yer verilen görüşleri abartı hatta saçmalık şeklinde bile değerlendirebilirler. Zaten buda dogal olanıdır, normal olandır.
Ve şimdi, içinde bulunulan şu vahim süreçte tüm bunların, yani Beşiktaş ve Beşiktaşlılık gerçeğinin İspanya'dan, Brezilya'dan, Romanya'dan, Mısır'dan, Kolombiya'dan, Norveç'ten, KADIKÖY'den, MECİDİYEKÖY'den gelenlere anlatılmasının (hatta gelmişte geçmekte olan) vaktidir.
Asıl yapılması gereken ve malesef asıl zor olan işte budur.
Belki sabaha kadar sonsuza kadar anlatsak yetmez.. belkide ondan dır BEŞİKTAŞLILIK anlatılmaz yaşanır...