Beden Dili (Her Yönüyle Açıklamalı Anlatım)

İnci

1907
Prenses
Büyük liderleri düşünün… Neredeyse hepsi birer iletişim dehasıdır. Tutkularını hissederseniz onlar konuşurken, inançlarını… Biraz dikkatli bakarsanız, size bu gücü hissettiren şeyin aslında onların sözleri değil, beden dili olduğunu göreceksiniz.

Beden Dili Nedir?

Peter Clayton beden dilini hepimizin anlayabileceği kadar basit bir şekilde tanımlıyor. “Normal konuşma hızımız dakikada ortalama 100-120 kelimedir. Aynı süre içinde ortalama bir insan yaklaşık 800 kelime “düşünür”. Beden dili, işte bu söze dökülemeyen düşünce ve duyguların dışa vurum şeklidir.” Tarihin ilk zamanlarından itibaren iletişim kurmak için kullandığımız araçlardan biri olan beden dilimiz ilk defa kim tarafından dile getirilmiş dersiniz? Daha geriye gidin lütfen… Charles Darwin? O tabii ki modern anlamda ilk inceleyen kişilerden biri olmasına rağmen siz biraz daha geriye gidin… Bulamadınız mı? Romalı filozof Cicero “ruhun tutkularının ve duyguların beden hareketleriyle ifade edildiğini” söyleyerek bu konuyu incelemeye başlamış. Sağlıklı ve iyi bir iletişim kurmak için beden dilinin ve kelimelerin birlikte paralel olarak kullanılması gerektiğini görmüş.

Gerçekten de iş hayatımızda da, özel hayatımızda da aslında ne kadar önemli beden dilinin farkında olmak… Bazen bir mülakata girersiniz ve karşınızdaki kişinin size bir bakışı, bir jesti ya da sadece oturuşu sizi bir anda rahatsız eder.
Çocuğunuz, siz yapmadığı ödevleri için ona kızarken ya da kızdığınızı zannederken, size gülerek bakabilir. Eşinize ya da arkadaşınıza o an ne kadar mutlu olduğunuzu söylediğinizde, karşınızdakinin size şüpheyle yaklaştığını fark edebilirsiniz. Bazen bu ufak detayların farkına varmayız, bazen kızar bazen de önemsemeyiz.

Aslında biraz düşünsek, insanların kulaklarından çok gözlerine inandığını hemen bulur, fark ederiz. Bizler gördüğümüz ve duyduğumuz arasında bir uyumsuzluk sezinlersek, gördüğümüze inanırız ancak bunu farkında olmadan yaparız. O yüzden sezgilerimizin kuvvetinden, altıncı hissimizin öneminden, insan sarrafı oluşumuzdan dem vururuz.

Tek Bir Kaş Hareketiyle Karşımızdakine Bağırabiliriz

“Ruhun gizemi bedenin hareketleri ile açığa çıkar” der Michelangelo. Karşımızdaki kişilerin beden hareketleri, mesafe ve alan kullanımı, dokunuşları ve sesin kullanışı o kişinin beden dilinin en önemli parçalarıdır ve biz bunlara bakarak bir takım kararlar veririz. Nasıl oturduğumuz, nasıl durduğumuz, mimiklerimiz, jestlerimiz, bacaklarımızın konumu bunların hepsi karşımızdaki kişinin o anki ruh haliyle ilgili bilgi verir. Duygularımız nasıl da yansır bedenimize, nasıl da kendimizi ele veririz elimizin bir hareketi ya da yüzümüzdeki bir mimik ile. İstemeden oluşan bir şaşkınlık ifadesi, ya da kızgınlığımızı gösteren kaş hareketi biz söylemesek de bize bakan kişilere neler hissettiğimizi bağırarak anlatır.

Pazarlıkta Ve Politikada “Poker Face”

Pokerci yüzü, yurtdışında çok kullanılan bir ifade. Bildiğiniz gibi kendisini, beden dilini kontrol altına alacak şekilde eğitmiş, bu konuda usta olmuş kişiler için kullanılıyor. Son James Bond seyredenler hatırlayacaktır, poker oyunun oynandığı son sahneleri. Ve oyuncuların kimse ne düşündüklerini, ne hissettiklerini anlayamasın diye gözlük taktıklarını ya da bilinçli olarak mimiklerini kontrol ettiklerini… Yine de bir an geliyor ki kontrol mekanizmamız ne kadar iyi olursa olsun, bir şekilde kendimizi ele verebiliyoruz.

Karşımızdaki bu konuda iyi yetişmiş bir kişiyse o anki hareketimizi fark ediyor ve yorumluyor. İş hayatında ya da politik arenada pek çok ortamda ama özellikle pazarlık söz konusu olduğunda bu yetenek önem kazanıyor. İnsanların siz ilk gördükleri anda, unutmayın ki sizinle ilgili izlenimlerinin yüzde 93’ünü sizin görünüşünüze ve ses kullanımınıza başka bir değişle beden dilinin de parçası olduğu sözsüz iletişiminize göre oluşturuyor. Mahrebian ve Ferris’in yıllar önce ortaya koyduğu bu gerçeği bilmenin ve kendi lehinize kullanmanın size kazandıracağı gücü düşünebiliyor musunuz? O zaman öğrenmek ve kullanmak için ne bekliyorsunuz?

Eskimo’yla Akdenizli’nin Beden Dili Bir Olur Mu?

Beden dilinin içinde yetiştiğimiz ve yaşadığımız toplumla olan ilgisinden bahsetmezsek olmaz. Her kültür kendi inançları, değerleri ve yaşam tarzı çerçevesinde iletişim araçlarını oluşturur. Eskimoların beyaz sözcüğü karşılığında 17 ayrı kelime kullandığınız biliyor muydunuz? Sembollerin, hareketlerin, renklerin, beden dilinin mutlaka içinde bulunduğunuz ülke ya da toplum dikkate alınarak yorumlanması gerekir. Uzakdoğu gibi beden dilinin az kullanıldığı, insanların duygularını kontrol etmek ve gizlemek üzerine kurduğu bir toplumda, Türkiye’deki kadar çok mimik ve jest kullanımı sizin saygınlığınızı gölgeleyecektir. Diğer taraftan kendinizi duygularını göstermemek üzere planladığınız ülke bir Akdeniz ülkesi ise o zaman muhtemelen soğuk, donuk bir kişi olarak nitelendirileceksiniz ve belki de dile getirdiğiniz duygularınızın samimiyetinden şüphe edilecek.
Başka ülkelerle iş yapıyorsanız ya da yabancılarla çalışıyorsanız bu konuda kendinizi yetiştirmeniz gerekir. Yanlış anladığınız ya da yanlış anlaşıldığınız için rahatsız olacağınız bir iş görüşmesinden verim bekleyebilir misiniz? Ya da sadece bu yüzden bir iş kaybetseniz, kendinizi suçlamaz, hiç üzülmez misiniz? Bir yabancı sizin kültürünüze ait bir davranışı, bir alışkanlığı, bir yaşam kuralını öğrense ve uygulamak için çaba gösterse, kendinizi değerli hissetmez misiniz?
Kesinlikle o kişi için önemli olduğunuzu düşünür ve sizin için çaba göstermesinden mutluluk ve gizli bir gurur duyarsınız. Neden karşımızdakilerin de aynı duyguyu yaşamasına izin vermeyelim? Bunu yapmamıza engel olacak şey ne olabilir ki?

Ama Yorumlarken Dikkat

Anlayalım tabii ki karşımızdakileri... Ve bunun için çaba da sarf edelim. Unutmayalım ki her ne olursa olsun, beden dilimiz, kafanızdaki düşüncelerinizi bir şekilde ortaya koyacaktır. Ancak, beden dilinin tercümeye ihtiyacı vardır ve tek başına gerçekleri anlatıcı kriter olarak da görmeyelim. Bu konuda bizleri bekleyen büyük tehlike, o anda içinde bulunduğumuz şartları, karşımızdaki kişiyi ve diğer etkenleri dışarıda tutarak sadece beden dilini kitaplarda yazılı olan anlamlara göre değerlendirmektir.

Beden Dilinizi Kontrol Edin Başarılı Olun

Sadece iş hayatınızda değil, hayatınızın her alanında etkin olmak, etkili olmak için beden dilinizin farkına varın ve yönlendirebileceğiniz, kontrol edebileceğiniz kısmı amaçlarınız doğrultusunda kullanın. Önemli olan mimiklerinizin, jestlerinizin, duruşunuz ya da oturuşunuzun söylediklerinizi destekler nitelikte olması. Bir kişiyi dinlediğinizi söyleyip aynı zamanda ona bakmıyor ve başka bir şeyle ilgileniyorsanız ya da geriye doğru yaslanıp donuk bir yüzle ona bakıyorsanız, karşınızdaki kişi size inanır mı? Siz kendinize inanır mıydınız? Beden dilini öğrenmenin, doğru kullanmanın yaşı yok. 7 yaşında da olsanız, 70 yaşında da, öğrenecek ve uygulayacak çok şey var.
 
---> Beden Dili (Her Yönüyle Açıklamalı Anlatım)

Beden dılının nasıl kullanacağını bilmek.
Hiç kimse doğuştan konuşmacı değildir; Önemli olan beden dilinin nasıl kullanılacağını bilmek!
Hiç, bir topluluk içinde bir şey anlatmaya kalkıştınız mı? İş görüşmesi, toplantı, sunum, teşekkür konuşması vs… Mutlaka biri başınıza gelmiştir. Peki nasıldı? Pek çoğunuzun "çok heyecanlandım, elim ayağıma dolaştı" dediğini duyar gibiyim. Aslında o kadar korkmaya gerek yok, beden diliniz imdadınıza yetişiyor ne de olsa!


Beden dili; özellikle son yıllarda çok konuşulsa da aslında yüzyıllar boyu insanın düşünce ve ifadelerini ortaya koyan en önemli iletişim aracıdır.

Kişinin iç dünyasını ve düşüncelerini, konuşurken yaptığı birkaç hareketle anlayabilirsiniz. Beden dili; duygularınızı açığa vurduğu için gerek sosyal gerekse iş hayatının en önemli unsurlarından biridir.

Karşılıklı konuşmada bakışlar çok önemli
İkili görüşmelerinizde, karşınızdaki insanın sizi dinleyip dinlemediğini bakışlarından rahatlıkla anlayabilirsiniz. Şöyle ki; bakışlarını sizin üzerinden kaçıran kişi, aslında sizi dinliyormuş gibi yapıyordur. Bu durum kendinizi önemsiz hissetmenize neden olur.
Oysa gözlerini konuşanın gözlerinden ayırmayan, söylediklerine baş hareketleriyle tepki veren ve gülümseyenler, karşısındaki kişiyi pür dikkat dinlediğinin göstergesidir.
Bu konumda vücudun kendini kapamaması, örneğin kolların bağlanmaması ya da ellerin ovuşturulmaması karşınızdakinin konuya özgürce hakim olduğunu ifade eder.

Topluluk karşısında konuşmak zor zanaat!
Topluluk önünde konuşmak bu açılardan gerçekten zordur. Kişi, bazen onu dinleyenlere karşı rahat olamaz. Bu çoğunlukla anlık psikoloji ve heyecandan kaynaklanır. Kimi zaman ilk söze başlamak zaman alır, kekeleme söz konusu olur ya da yüz kızarmaya başlar. İlk izlenim karşı taraf için çok önemlidir. Konuya odaklanmak ilk 60 saniye içerisinde kendisini gösterir. Anlatıcının kişiliği belirlenir.
İlk kez toplum önünde bir sunum yapacaklar için durum adeta bir kabustur. Refleks dışı mide ağrıları, el ve ayaklarda titreme, heyecandan kekeleme gibi olumsuz durumlar gözlenebilir. Bunu yenmenin en temel yolu; sizi dinleyenlerin de sizin gibi oldukları düşünmek ve doğal olmaktır.

Davranışlarınız da söyleyecekleriniz kadar kararlı mı?
Kullanılan beden hareketleri de konuya ne kadar hakim olunduğunun ciddi bir ifadesidir. Kararlı ve emin bir izlenimle dinleyicinin gözünün içine bakmak, ne kadar kalabalık olursa olsun sunumu tüm gruba yaptığınızı hissettirmek, eldeki metne bağlı kalmadan sohbet havasını yansıtmak, tane tane konuşarak bilgiyi net bir şekilde vermek, konuya ilişkin örnekler sunmak, karşınızdakileri kişilerin sorularını dinlemek ve açıklayıcı bir yanıt getirmek, küçük esprilerle ortamı yumuşatarak dingin havayı dağıtmak başarılı bir sunumun en önemli kurallarındandır.

Aksi taktirde; eller cepte sunum yapmak ya da bir yere kenetlemek, tek bir kişiye anlatıyormuş ifadesini kullanmak, devamlı saate bakmak, lafı gevelemek ya da bir çırpıda bitirmek, mutsuz ve sabırsız bir yüz ifadesi takınmak, ezber yapılan metni harfi harfine okumak başarısız ve kendine güveni olmayan bir kişilik yansıtır.

Küçük bir ipucu; davranışlarınızı sergilerken aşağıdaki ifadelere dikkat edin:
Alın; düşünme ve karar alma stilini,
Kaşlar; düşünme sürecini ve mantıksal yaklaşımı,
Gözler; hayata bakış açısını, stres düzeyini ve diğer insanlara açıklığı,
Burun; çalışma stilini, işe yönelik gereksinimleri ve güveni,
Kulaklar; diğerleri ile etkileşimi, bağımsızlık katsayısını ve verilere bakışı,
Ağız; kendini ifade etmeyi,
Dudaklar; düşünce ifade şekillerini ve duyguları açığa vurma düzeyini,
Çene; gücü, enerjiyi, dinamizmi, girişkenliği ve agresifliği gösterir.
 
---> Beden Dili (Her Yönüyle Açıklamalı Anlatım)

Erkek Flört Hareketleri

Çoğu havyan türleri gibi insanların da erkeği dişi yaklaşırken hazırlık hareketleri yapar. Daha önce bahsedilen otomatik fizyolojik tepkilere ek olarak elini boğazına götürerek kravatını düzeltir. Kravatı yoksa yakasını düzeltir veya omuzlarından hayali tozları silkeler ve kol düğmelerini, gömleğini, ceketini ve diğer giysilerini düzeltir. Ayrıca saçını da düzeltebilir.

Dişiye karşı yapabileceği en saldırgan cinsel gösteri jenital bölgeyi vurgulayan saldırgan başparmaklar kemerde hareketidir. Ayrıca vücudunu kadına çevirerek ayağını ona doğru uzatabilir. Mahrem bakışı kullanır ve bakışlarını normalden bir an daha uzun tutar. Gerçekten ilgileniyorsa gözbebekleri büyür. Genellikle boyutlarını vurgulamak ve dişiyle ilişkiye geçmek konusundaki hazır olma durumunu göstermek için elleri kalçalarında olarak durur. Otururken veya bir duvara yaslanırken apış arasını göstermek üzere bacaklarını da açabilir.

İş flört ayinlerine geldiğinde çoğu erkek nehir kenarında durup kafalarına büyük bir sopayla vurarak balık avlamaya çalışan biri kadar başarılıdır. Aşağıda göreceğimiz gibi kadınların balıklarını avlamak için hiçbir erkeğin hayal edemeyeceği kadar çok hileleri ve avcılık becerileri vardır.

Sandalyeye Binmek

Yüzyıllar önce insanlar kendilerini düşmanların mızrak ve sopalarından korumak için kalkanlar kullanırlardı. Bugünse, uygar insan fiziksel veya sözel olarak saldırıya uğradığında aynı korunma hareketini simgelemek üzere etrafında ne bulursa onu kullanır. Buna bir kapı, çit, masa, arabasının kapısının önünde durmak veya bir sandalyeye binmek dahildir. Sandalyenin arkalığı vücudunu koruyan bir kalkan görevi yaparken onun saldırgan ve egemen bir savaşçıya dönüşmesini sağlayabilir.

Sandalye binicilerinin çoğu konuşulanlardan sıkıldıklarında başkalarının veya grupların kontrolünü ellerine geçirmeye çalışan baskın kişiler olup sandalyenin arkalığı da grubun diğer üyelerinden gelebilecek ´saldırılara´ karşı iyi bir koruma olanağı sağlar. Bu kişiler genellikle sessiz tipler olup sandalyeye binme pozisyonuna fark edilmeden geçebilirler.

Sandalye binicisini etkisiz hale getirmenin en kolay yolu arkasında durmak veya oturarak onun kendini saldırılara maruz hissetmesine neden olmak ve konumunu değiştirmeye ve daha az saldırgan olmaya zorlamaktır. Grup içerisinde bu işe yarayan bir yöntemdir çünkü sandalye binicisinin arkası açıkta kalır bu da onu konumunu değiştirmeye zorlar.

Peki ya döner bir sandalyeye binmiş biriyle teke tek karşılaşmayı nasıl halledersiniz? Özellikle döner bir atlı karıncanın üzerindeyken onu mantığa davet etmenin hiçbir anlamı olmadığından en iyi savunma sözel olmayan saldırıdır. Konuşmaya ayakta durarak ve sandalye binicisine yukarıdan bakarak devam edin ve kişisel alanına girin. Bu onu çok rahatsız edecek ve belki de konum değiştirmeden kaçınmaya çalışırken sandalyesinden geriye düşebilecektir.

Bir sandalye binicisi ziyaretinize gelecekse ve Saldırgan tavrı sizi rahatsız ediyorsa en sevdiği pozisyonu almasını engellemek için onu kolları olan sabit bir sandalyeye oturtmaya çalışın.

Pamukçuk Toplayıcı

Birisi başkalarının görüş veya davranışlarını onaylamadığı ama kendi görüşünü bildirmekten de çekindiğinde yaptığı sözel olmayan hareketler açığa vurulmayan bir görüşten kaynaklanan hareketler olup bunlara yerine koyma hareketleri denir. Kıyafetlerinin üzerinden hayali pamukçuklar toplamak da bu hareketlerden biridir.

Pamukçuk toplayıcı genellikle bu önemsiz ve ilgisiz hareketi yaparken bakışlarını diğer insanlardan kaçırır ve yere bakar. Bu onaylamamayı gösteren en önemli işaretlerden birisi olup dinleyici sürekli olarak kıyafetlerinden hayali pamukçukları topluyorsa sözel olarak her şeyle fikir birliğinde olduğunu belirtse bile söylenenlerden hoşlanmadığı rahatlıkla anlaşılabilir.

Bu durumda avuçlarınızı açarak ´Peki ne düşünüyorsun?" veya ´Bu konuda bazı düşüncelerin olduğunu görüyorum. Bunları bana anlatır mısın?´ deyin. Kollarınız ayrı, avuçlarınız görünür şekilde arkanıza yaslanın ve cevabı bekleyin. Karşınızdaki sizinle fikir birliğinde olduğunu söyler ama pamukçuk toplamaya devam ederse gizli itirazını keşfetmek için daha doğrudan bir yaklaşım gerekebilir.
 
---> Beden Dili (Her Yönüyle Açıklamalı Anlatım)

Baş Hareketleri

En yaygın olarak kullanılan iki tanesi onay için baş sallama ve reddetmek için başı yana sallama olmak üzere temel baş hareketleri tartışılmadan bu kitabın tam kabul edilmesi imkansızdır. Onay için başı sallama hareketi çoğu kültürde ´Evet´ veya onay anl***** gelen olumlu bir harekettir. Doğuştan sağır, dilsiz ve kör olan kişilerle yapılan araştırmalarda bu kişilerin de onay amacıyla bu hareketi kullandıklarını göstermiştir. Bu da bu hareketin doğuştan gelebileceği kur***** yol açmıştır.

Genellikle ´Hayır´ anl***** gelen kafayı yana sallama hareketinin de doğuştan geldiğini iddia edenler olduğu gibi bunun insanların ilk öğrendikleri hareket olduğunu iddia edenler de vardır. Bunlara göre yeni doğan bebek yeterince süt içtiğinde annesinin memesini reddetmek için kafasını yana sağlar. Aynı şekilde karnı doyan küçük bir çocuk da ebeveynlerinin kendisini kaşıkla yedirme girişimlerini reddetmek için aynı kafa sallama hareketini kullanır.

Başkalarıyla ilişkilerinizde gizlenen bir itirazı keşfetmenin en kolay yolu karşınızdaki sözleriyle sizinle aynı fikirde olduğunu söylerken kafasını yana sallayıp sallamadığına bakmaktır. Örneğin ´Ne demek istediğini anlıyorum´ veya ´Burada çalışmak gerçekten hoşuma gidiyor´ veya ´Noel´den sonra kesinlikle birlikte çalışalım´ derken bir yandan da kafasını yana doğru sallayan birini ele alalım. Kulağa ne kadar inandırıcı gelirse gelsin kafa sallama hareketi olumsuz bir tavrı olduğunu ve söylediklerini ciddiye almayarak onu biraz daha sorgulamanızın iyi bir fikir olacağını gösterir.

Temel Baş Pozisyonları

Üç temel baş pozisyonu vardır. Birincisinde baş yukarıda olup duydukları konusunda nötr bir tavra sahip birisinin pozisyonudur. Baş genellikle hareketsiz olup ara sıra ufak eğilme hareketleri yapabilir. Bu konumda eli yanağa götürme değerlendirme hareketleri sık kullanılır.

Kafa bir yana doğru eğildiğinde bu kişinin ilgilenmeye başladığı anl***** gelir. Hayvanlar kadar insanların da bir şeyle ilgilenmeye başladıklarında başlarını yana eğdiklerini ilk fark edenlerden biri Charles Darwin´di. Bir satış sunuşu veya bir konuşma yapıyorsanız dinleyicilerinizin bu hareketi yapıp yapmadıklarına bakın. Başlarını yana eğip eli çeneye götürme değerlendirme hareketlerini yaparak öne eğildiklerini görürseniz onlara ulaşabiliyorsunuz demektir.

Kadınlar bu baş hareketini çekici bir erkekle ilgilendiklerini göstermek için kullanırlar. Birileri sizinle konuşurken onların size karşı sıcak duygular beslemelerini sağlamanız için kafa yana eğik pozisyonu kullanarak ara sıra başınızı öne eğmeniz yeterlidir.

Baş aşağıya eğikken tavrın olumsuz hatta yargılayıcı olduğunu gösterir . Eleştirel değerlendirme hareket gruplarında genellikle baş aşağıya eğiktir ve karşınızdakinin başını kaldırmasını veya yana eğmesini sağlayamazsanız bir iletişim sorunuyla karşı karşıya kalabilirsiniz. Topluluk önünde konuşan birisi olarak sık sık tamamı kafası aşağıya eğik ve kolları göğsünde kavuşturulmuş kişilerden oluşan dinleyici gruplarıyla karşılaşabilirsiniz.

Profesyonel konuşmacılar ve eğitmenler genellikle konuşmalarına başlamadan önce dinleyici katılımı gerektiren bir şeyler yaparlar. Bunun amacı dinleyicilerin başlarını yukarıya kaldırmalarını ve katılmalarını sağlamaktır. Konuşmacının hilesi başarılı olursa dinleyicilerin bir sonraki baş pozisyonu yana eğik olacaktır.

Her İki El de Başın Arkasında

Bu hareket muhasebeci, avukat, satış müdürü, banka müdürü gibi mesleklerden olan veya kendilerine güvenli veya bir konuda kendilerini baskın ya da üstün hisseden kişilere özgü bir harekettir. O kişinin düşüncelerini okuyabilsek büyük olasılıkla ´Tüm cevaplar bende´ ya da ´Bir gün belki benim kadar akıllı olursun´ veya hatta ´Her şey kontrolüm altında´ gibi bir şey söylüyor olurdu. Bu hareketi aynı zamanda ´her şeyi bilenler´ kullanır ve çoğu kişi bu hareketi sinir bozucu bulur. Avukatlar meslektaşlarıylayken bu hareketi ne kadar bilgili olduklarının bir göstergesi olarak sık sık kullanırlar.

Ayrıca kişinin o bölgenin sahibi olduğuna dair bir alan işareti olarak da kullanılabilir. Şekil 96´daki adam aynı zamanda bacaklarını 4 şeklinde de kilitlemiş olup sadece kendini üstün hissetmekle kalmayıp aynı zamanda tartışmak istediğini de göstermektedir.

Meydana geldiği duruma bağlı olarak bu hareketle başa çıkmanın birkaç yolu vardır. Kişinin üstün tavrının nedenini öğrenmek istiyorsanız avuçlarınız yukarı doğru olarak öne eğilin ve ´Bu konuda bilgili olduğunu görüyorum. Yorumda bulunmak ister misin?´ deyin. Ardından avuçlarınız hâlâ görünür şekilde olarak geriye yaslanın ve cevap bekleyin. Başka bir yöntem de karşınızdakini konumunu değiştirmeye zorlayarak tavrını değiştirmesini sağlamaktır.

Bunu yapmak için yetişemeyeceği bir yere bir şey koyup ´Bunu gördün mü?´ diyerek onu öne eğilmeye zorlayabilirsiniz. Bu hareketle baş etmenin başka iyi bir yolu da taklit etmektir. Karşınızdakiyle aynı fikirde olduğunuz göstermek istiyorsanız yapabileceğiniz en iyi şey hareketlerini taklit etmektir.

Öte yandan eller başın arkasında hareketini yapan kişi sizi azarlıyorsa hareketini taklit ederek onu sözel olmayan yollarla tedirgin etmiş olursunuz. Örneğin, iki avukat birbirine karşı eşitlik ve anlayış göstermek için bu hareketi yapabilirler ama okul müdürünün odasında hareketi taklit eden haylaz öğrenci müdürü çıldırtabilir.

Bu hareketin kökeni çok açık olmasa da ellerin kişinin arkaya yaslanıp rahatladığı hayali bir koltuk gibi kullanıldığı düşünülebilir. Bu hareketle ilgili olarak yapılan araştırmalar bir sigorta şirketindeki otuz satış müdüründen yirmi yedisinin bu hareketi pazarlamacıları veya astlarının yanında düzenli olarak kullanırken üstlerinin yanında çok ender kullandıklarını gösterdi. Üstlerinin yanında aynı müdürler edilgen ve savunma hareket gruplarını kullanıyorlardı.

Saldırganlık Hareketleri


Aşağıdaki durumlarda hangi hareket kullanılır: ebeveynleriyle tartışan küçük çocuk, yarışın başlamasını bekleyen atlet ve dövüşten önce soyunma odasında bekleyen boksör?

Bu durumların hepsinde de kişiyi saldırgan bir tavır belirtmek için kullanılan en yaygın hareketlerden biri olan eller kalçada pozunda görürüz. Bazı gözlemciler bu harekete ´hazır olma´ adını vermişlerdir. Bu da bazı bağlamlarda doğru olsa da temel anlamı saldırganlıktır. Bu duruşa ayrıca hedeflerini elde etmek üzere hazır durumdayken bu duruşu kullananlardan hareketle ´iş bitirici´ duruşu da denmektedir. Her iki durumda da kişi bir şey konusunda harekete geçmeye hazır olduğundan bu gözlemler de doğru olsa da saldırgan, ileriye doğru bir hareket olarak kalır. Erkekler bu hareketi yaygın olarak kadınların yanında saldırgan, baskın bir erkek tavrı göstermek için yaparlar.

Kuşların da kavga veya flört durumunda daha iri görünmek için tüylerini kabarttıklarına dikkat çekmek isterim. İnsanlar da ellerini kalçalarına aynı amaçla, daha iri görünmek için koyarlar. Erkekler bunu bölgelerine giren diğer erkeklere karşı bir meydan okuma olarak kullanırlar.

Kişinin tavrını doğru değerlendirebilmek için elleri kalçaya götürme hareketinden hemen önceki durum ve hareketleri de dikkate almak gerekir. Birkaç başka hareket de vardığınız sonucu destekleyebilir. Örneğin, saldırgan poza geçildiğinde ceketin önü açık ve ceket kalçalara doğru geriye itilmiş durumda mı yoksa önü ilikli mi? Ceketin önü kapalı olarak hazır olma saldırgan bir kızgınlığı gösterirken ceketin önü açık ve geriye itilmiş durumda kalp ve boğazım sözel olmayan bir korkusuzlukla sergilemek anl***** geldiğinden doğrudan saldırgan bir pozdur. Bu poz ayrıca ayakları yere düzgün bir aralıkla yerleştirerek veya hareket grubuna sıkılmış yumrukları ekleyerek güçlendirilebilir.

Saldırgan-hazır olma hareket grupları profesyonel modeller tarafından kıyafetlerinin modern, saldırgan, ileri düşünceli kadınlar için olduğu izlenimini vermek için kullanılır. Bazen bu hareket sadece tek el kalçada diğer else başka bir hareket yaparak görülebilir . Eleştirel değerlendirme hareketlerine de eller kalçada hareketiyle birlikte sık sık rastlanır.

Otururken Hazır Olmak

Bir görüşme veya pazarlık uzmanının tanımayı öğrenebileceği en değerli hareketlerden biri otururken hazır olma hareketidir. Örneğin, satış durumunda potansiyel alıcının satış sunuşunun sonunda bu poza geçmesi ve görüşmenin o noktaya kadar başarılı geçmiş olması satıcının siparişi alabileceği anl***** gelir. Sigorta satış elemanlarının potansiyel alıcılarla yaptıkları görüşmelerin videodan tekrar izlenmesi çene okşama hareketinin ardından (karar verme) ne zaman otururken hazır olma hareketi gelse müşterinin poliçeyi satın aldığını gösterirdi. Tam aksine satışın sonlarına doğru çene okşama hareketinin hemen ardından müşteri hemen kollarını kavuşturduysa satış genellikle başarısız oldu.

Maalesef çoğu satış kursunda müşterinin beden pozisyonu ve hareketlerinden bağımsız olarak her zaman sipariş istenmesi öğretilmektedir. Bu gibi hazır olma hareketlerini öğrenmek sadece daha fazla satış yapmayı sağlamakla kalmaz daha çok insanın satış mesleğini sürdürmesini de sağlar. Otururken hazır olma hareketi aynı zamanda başka bir şeye sizi dışarıya atmaya hazır olan kızgın birisi tarafından da kullanılabilir. Bu hareketten önceki hareket grupları kişinin niyetlerinin en doğru değerlendirilmesinin yapılmasını sağlar.

Başlangıç Pozisyonu

Bir konuşma veya görüşmeyi sona erdirme arzusunu gösteren hazır olma hareketleri her iki el de dizlerin üzerinde olarak öne eğilme veya her iki elle de sandalyeyi kavrayarak öne eğilmedir . Bir konuşma sırasında bu hareketlerden biriyle karşılaşmanız durumunda öncülüğü ele alıp konuşmayı sizin bitirmeniz daha akıllıca olabilir. Bu da psikolojik bir avantaj elde ederek kontrolü elinizde tutmanızı sağlar.
 
---> Beden Dili (Her Yönüyle Açıklamalı Anlatım)

Gözbebekleri

Tarih boyunca göz ve insan davranışı üzerindeki etkileriyle uğraştık durduk. Hepimiz ´Gözleriyle onu parçaladı´, ´Kocaman bebek gözleri var´, ´Gözlerini kaçırıp duruyor´, ´Çok davetkâr gözleri var´, ´Gözünde öyle bir pırıltı vardı´ ya da ´Bana en kötü bakışıyla baktı´ gibi ifadeler kullanmışızdır. Bu gibi ifadeleri kullandığımızda farkında olmadan kişinin gözbebeklerinin büyüklüğünden ve bakışla ilgili davranışlarından bahsederiz. The Tell-Tale Eye adlı kitabında Hess, vücudun odak noktası olduklarından ve gözbebekleri de bağımsız hareket ettiğinden gözlerin tüm insan iletişim işaretleri arasında en açıklayıcı ve doğru bilgileri verdiğini söylemiştir.

Belli ışık durumlarında, kişinin ruh hali ve tavrı olumludan olumsuza veya olumsuzdan olumluya geçerken gözbebekleri küçülür veya büyür. Heyecanlanan birisinin gözbebekleri normal büyüklüklerinin dört katına çıkabilir. Tam tersine, kızgın, olumsuz bir ruh hali gözbebeklerinin ´minik boncuk gözler´ ya da ´yılan gözleri´ olarak bilinen şekilde küçülmesine yol açar. Flört sırasında gözler oldukça fazla kullanılır, kadınlar gözlerini vurgulamak için göz makyajı yaparlar. Bir kadın bir erkeği severse ona bakarken gözbebeklerini büyütecek ve erkek de farkında olmadan bu bilgiyi doğru yorumlayacaktır. Bu nedenle romantik buluşmalar gözbebeklerinin büyümesine neden olan loş yerlerde gerçekleşir.

Birbirlerinin gözlerine bakan genç aşıklar farkında olmadan gözbebeklerinin büyüyüp büyümediğine bakmaktadırlar. Her biri diğerinin gözbebeklerinin büyümesinden heyecanlanır. Araştır malar, kadın ve erkekleri cinsel pozisyonlarda gösteren *****grafik filmler erkeklere gösterildiğinde gözbebeklerinin normal büyüklüklerinin üç katına kadar çıkabildiğini göstermiştir. Aynı filmler kadınlara gösterildiğinde gözbebeklerindeki büyüme erkeklerdekinden daha fazladır. Bu da kadınların *****grafiden erkeklere göre daha az etkilendikleri iddiasıyla ilgili şüphelere neden olmaktadır.[/]
Bebekler ve çocukların gözbebekleri yetişkinlerinkinden daha büyüktür yetişkinlerin yanındayken onlara olabildiğince çekici görünerek sürekli olarak dikkatlerini çekme çabasıyla gözbebekleri sürekli olarak büyür.

Uzman kağıt oyuncularıyla yapılan deneylerde rakipleri koyu renk gözlük taktığında oyuncuların daha az el kazandıkları görülmüştür. Örneğin, bir poker oyununda rakibine dört as gelmesi durumunda uzman onun gözbebeklerindeki hızlı büyümeyi bilinçli olmadan fark edecek ve bu elde oyunu yükseltmemesi gerektiğini hissedecektir. Rakiplerin koyu gözlük takması gözbebeği işaretlerini ortadan kaldırarak uzmanların daha az el kazanmalarına neden oldu.

Gözbebeği takibi fiyat pazarlığı sırasında alıcıların gözbebeği büyümesini izleyen eski Çinli mücevher tacirleri tarafından kullanılırdı. Yüzyıllar önce, ******ler gözbebeklerini büyüterek daha arzulanır olabilmek için gözlerine dulavratotu losyonu damlatırlardı. Merhum Aristotle Onassis´in düşüncelerinin gözlerinden okunmaması için iş görüşmeleri sırasında koyu renk gözlük taktığı bilinirdi.

Eski bir söz ´Biriyle konuşurken gözlerinin içine bak´ der. Başkalarıyla konuşurken veya pazarlık yaparken ´gözbebeklerine bakma´ egzersizi yaparak gerçek duygularını gözbebeklerinden öğrenmeye çalışın.

İş Bakışı

İş tartışmaları yaparken karşınızdakinin alnında bir üçgen olduğunu hayal edin. Bakışlarınızı bu bölgeye yönelterek ciddi bir ortam yaratırsınız ve karşınızdaki sizin iş yapmak konusunda ciddi olduğunuzu anlar. Bakışlarınızın karşınızdakinin göz seviyesinin altına düşmemesi koşuluyla etkileşimi kontrol edebilirsiniz.

Sosyal Bakış

Bakış karşıdakinin göz seviyesinin altına düştüğünde sosyal bir ortam oluşur. Birisine bakmayla ilgili deneyler sosyal bir karşılaşma sırasında bakanın bakışlarının karşıdakinin yüzünde gözler ve ağız arasındaki bir üçgene baktığını göstermiştir.

Yan Bakış

Yan bakış ilgi veya saldırganlık iletmekte kullanılır. Hafif kalkmış kaşlar ve bir gülümsemeyle birlikteyse ilgi anl***** gelip flört işareti olarak yaygın şekilde kullanılır. Aşağıya dönük kaşlar, çatık alın veya aşağıya dönük ağız köşeleriyle birlikte şüpheli, saldırgan veya eleştirel bir tavır anl***** gelir.


Mahrem Bakış

Bakış gözlere ve çenenin altından kişinin vücudunun diğer bölgelerine doğrudur. Yakın karşılaşmalarda gözler ve göğüs ya da memeler arasındaki üçgen, daha uzak karşılaşmalarda ise gözlerle apış arası arasındaki üçgendir. Kadın ve erkekler bu bakışı birbirleriyle ilgilendiklerini göstermek için kullanırlar ve ilgi karşılıklıysa aynı bakışlarla cevap verilir.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst