Bazı rapçilerin Tanıtımları ve Ropörtajları..

aLiaS

Bayan Üye
Derin Darbe Röpörtajı..!
derin_darbe_rop.jpg
Tanınmış rap gruplarından olan Derin Darbe ile yaptığımız röportajı sizlere sunuyoruz ...
cihan: Kuvvetmira’ya girmeden önce derin darbe adı altında toplanmış olan bir ikili var mıydı? Yoksa kuvvetmira sonrası mı oldu bu oluşum?Derin darbe: Öncelikle herkeze merhaba Derin darbe’ den de önce bir oluşum vardı. 1998 başlarında Ekip adında bir grubumuz vardı, ben Özgür a.k.a. Tetik ve kankam Tayfun a.k.a.Lanet adı altında bir sene boyunca beraber çalıştık, eski kaynaklardan bakılabilir… Ve bu grup da kuvvetmira’ nın ilk kadrolarındandır.


snd-cihan: Uzun zamandır rap’le uğraşmaktasınız. Bu süreç içerisinde derin darbe ne yaptı.? Karamsar naralar isimli albümünüzü çıkardınız. Her sanatçın’ın yaptığı işten bir beklentisi vardır? Karamsar naralar albümü bütün beklentilerinizi karşıladı mı?
Derin darbe: Evet 1998’ den beri iyi ya da kötü rapı icra etmekteyiz. Bu süreç içinde kendimizi geliştirmek ilk amacımız oldu. Neler yaptık sorusuna gelince: Bir çok underground parça yaptık, kendimiz de dahil Ceza, Sagopa gibi mclere klip ve montaj yaptık. Birçok şehirde konserler verdik. Ve ilk albümümüz Karamsar Naraları çıkarttık…Ve şu anda Sineğe Otopsi şiir kitabından tanıdığımız Gökhan Sönmez‘ in kaleminden “Anlat Onlara Abi” Adlı kitabımızı baskıya verdik. Karamsar Naralar albümü her beklentimizi karşılamasa da bizim ilk bandrollü albümümüz ve manevi yönden tatmin edici.
derindarbe_ropp.jpg
snd-cihan: Kuvvetmiradan ayrıldığınızı açıkladınız? Bize bu olayı anlatırımsınız derin darbe neden böyle bir karar aldı. Böyle bir karar vermenize sebep olan olay nedir?
Derin darbe: Kuvvetmiradan ayrıldık evet ama Bu kararı biz değil Yunus aldı. Sebebi ise abim Erkânın sitemize o dönemlerde yazdığı bir yazıdan kaynaklandı Hammer müzik ten Haluk Ataklı’ nın bizi arıyarak x bir site ile bir bağlantımız Olduğunu ki böyle bir şey yoktu ve dava edeceğini söylemesi sinirlerimizi gerdi Ve abim bir hışım la yazdığı yazıda Ceza ile Sagopa ya övgünün yanında eleştiride Bulundu ve Sagopa bu olaya alındı ve bulunduğumuz noktaya geldik Ben Yunusun hayatını bilirim alınması veya darılması gereken çok daha derin konularıda Bilirim ama yazmam ve gerekte duymam. Ben rapçiyim ve özgürlüğüme son derece düşkünüm Kimsenin altında ezilmeye niyetim Yok Kuvvetmiraya kinimde yok dostça ayrıldık böylesi daha hayırlı oldu düşüncesindeyim Kendilerine başarılar dilerim.


snd-cihan: 2.albüm çalışmalarınıza başladınız. 2. albümünüzde sevenleriniz nasıl bir derin darbe izleyecek tarzınızda bir değişiklik olacak mı ve albüm yine hammer müzik şirketinden mi çıkacak veya yeni bir plak şirketi ile anlaşmalar var mı?
Derin darbe: Albümümüz ortometri bitmek üzere ve bomba gibi geliyor. Tam bir Percussıonısm, Drum lar gerçekten itina ile seçildi ve buda doyurucu Beat ler dinleyeceğiniz anlamına geliyor, sürekli kendimizi geliştiriyoruz Albümün genelinde melankolik melodik altyapılar üzerine ilk albüme nazaran daha sert Lirikler mevcut ve yine Hammer müzik etiketiyle çıkartmayı düşünüyoruz
derindarbe_ropor.jpg
snd-cihan: 2.album feat leri benli mi? yeni albümünüzde sizlere kimler eşlik edecek?
Derin darbe: Şu an kayıt’ını alıp bitirdiğim feat ler arasında Abluka Alarm dan Leadri ve Savaş’ın parçaları hazır ve şu anda kanada da ikamet eden kardeşim baracuda var. MT, Mono 1 ve İkaz dan dan beklemekteyim şimdilik feat ler bukadar


snd-cihan: En son sahne performansınızı İstanbul’da gerçekleştirdiniz sizce nasıl bir sahne performansı sergilediniz ve ileriki tarihlerde derin darbe nerde sahne alacak kesinleşmiş bir konser tarihi var mı?
Derin darbe: Evet en son İstanbul da Hip Hop festivali 2 de sahne performansımızı sergiledik ve gayet İyiydi anlımızın akıyla sahneden indik diye düşünüyorum.Ve şu an tarihi belirli olan bir konser yok tekliflere açığız bekliyoruz.


snd-cihan: 2.albümünüz tam olarak ne zaman müzik marketlerde yerini alacak? Belirli bir tarih var mı?
Derin darbe: Albümün ağustos ayında biteceğini söyleye bilirim ama tam olarak çıkacağı tarihi Veremiyorum bu birazda plak şirketine bağlı.


snd-cihan: Türkiye’de gün geçtikçe rap dinleyen kitlenin artığını görüyoruz sizce bu neden kaynaklanıyor? Neden dinleyiciler son zamanda Türkçe rap’e önem vermeye başladı. Türkiye’de gün geçtikçe ilerleyen bir kitle sizce var mı?
Derin darbe: Günümüzün edebiyatçıları artık rapçilerden çıkıyor ve edep li iki sözcük her kulağa hitap Eder düşüncesindeyim ve öyle olduğu da bariz ortada, dinleyicilerin önem vermesinin Sebebi de rap in bir şiir kadar estetik yazılıp beat lerin üzerine itinayla flow lanması ve Kolay ezberlenmesi olsa gerek yani iki duygulu ve anlamlı kelimeyi bir araya getirmek Dübür ister ve istemediğiniz kadarını rapçi bir araya getirir.Gün geçtikçe ilerleyen bir kitle tabi ki var, biz zamanında yabancı gruplar dinlerdik çünkü Türkçe rap grubu doyuramayacak kadar azdı ama şu anda alttan gelen rap dinleyicileri Sanki yabancılar bu işi icra etmiyormuş sadece Türkiye de yapılıyor muş casına Benimsediler ve buda ilerlemenin temelidir.
derindarbe_ropo.jpg
snd-cihan: Şuan Türkiye’deki Underground piyasadaki Mc leri değerlendirmenizi istesek nasıl değerlendirirsiniz? Gelecekteki Türkçe sözlü rap müziği nasıl bir yerde olacak?
Derin darbe: Underground da çok yetenekli mc ler var saygı duyuyorum yalnız kimileri eser yaratmak yerine Daha önce keşif edilmiş diss i yapmayı tercih edip bir yerlere ulaşmaya çalışıyorlar ama bu Şekilde zor, ve gün geçtikçe işleri daha zorlaşacak gibi geliyor bana Tahminimce amatör ya da profesyonel olarak Türkiye de 1000 in üzerinde rap i icra eden Grup yada şahıs vardır buda her konuda kayıt aldıkları stüdyo dan tutunda plak şirketleri ne Kadar bir rant yaratır kapitalist düzende rant kaliteyi getirdiği gibi çok kişiyi de eler Türkçe rap bu gazla giderse gelecekte kolayca düşmeyeceği bir zirveye çıkacaktır
Ve sanırım Behringer firmasını daha bir zengin edecektir.



snd-cihan: Suikast.de farkıyla son olarak bize ve sevenlerinize söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?
Derin Darbe : Suikast.de bu işin öncülerinden dir vakti gelenleri ve tarafsız haberleri yayımlayacağına inanıyor başarılar diliyorum ve tüm sevenlerimize selamlar saygılar.


DERİN DARBE



alıntıdır....
 
Sansar Salvo
sansar1wt.gif
18.08.1989 İstanbul / Kadıköy doğumlu Sansar 2000 yılında ilk sözlerini yazmaya başladı.
2002 yılında ilk kaydını gerçekleştiren Sansar 2004 yılına kadar çeşitli MClerin underground albümlerinde konuk olarak yeraldı.
İlk underground EPsi olan Muazzam Perdah'ı 2004 yazında çıkardı.
Yine 2004 yılının sonlarında İstanbul'da adını oldukça duyuran RAPertuar isimli çalışmasını yayınlayan
Sansar bundan sonra kimi ortak ,kimi solo albüm olan bir çok underground çalışmaya imza attı.
2005 yılının yazında Taşoda Prodüksiyon ile anlaşan Sansar,İstanbul'da sayısız Jam,konser ve festivalde sahne aldı.
Bunun yanı sıra Rapbiznezz ve Merdiven ekibi ile Konya,Karabük,İzmir gibi bir çok şehri dolaştı.
Şu anda Kadıköy Merdiven ve Taşoda Rapbiznezz ile beraber çalışmalarını sürdüren Sansar'ın ilk bandröllü albümünün 2008 yılında çıkması planlanıyor.

Albümler:
Sansar - Muazzam Perdah EP
Sansar - RAPertuar LP
Sansar & Rahdan - Keşmekeş
Sansar - Zincirleme Kaza EP
Sansar - Serkeş Lirik LP
Sansar & Rapozof - Kontrol Kalemi
Sansar - Psikoz
 
İstanbul Attack​
AHKER - Öncelikle hepiniz hoşgeldiniz.Yeni albümünüz hayırlı olsun.Hem kendi aklımızdaki konuları hemde sitede daha önceden üyelerimizin sizinle ilgili merak ettikleri sorular hakkında bir röportaj yapacağız.İlk olarak ; Bu 4 rap silahı hangi şartlardan geçerek bir araya geldi ?Kuruluş aşaması nasıl gelişti ?

FUCHS - Zaten 2000 senesinden beri beklenen bir projeydi,daha önceden bu mesajı vermiştik.Amacımız hakikaten güvenebileceğimiz beraber yürüyecebileceğimize inandığımız arkadaşlarla bu işi yapmaktı.Çünkü hani herkes diyor ya 4 kişi kalabalık gruplar dağılıyo,grup olmaz falanama biz 10 senelik arkadaşız bizim birbirimize çıkarlarımız yok , EGO problemimiz yok.Önemli olan İstanbul Attack grup en üsste.
Kuruluş aşamasında bazı insanlara fikirlerimizi sunduk,Cem ÖZKANa sunduk. Kendisi bize tamam dedi ve böylece başladık.

RAMİZ - Geçen gün düşünürken benim aklıma birşey geldi.Ben üniversite 1. sınıftaydım o zamanlar Fuchs´la biz İstanbul Attack hakkında konuşmuştuk ve ben Ankara´da olduğum için Fuchs´lar İstanbul Attack ile ilgili fotoğraflar çekildiğini hatırladım.Bunu belirtelim.Ne kadar eski ve köklü bir proje olduğunu hatırlatalım.Fuchs´un beni arayıp " moruk bi altyapı dene ,bende bi tane deneyeceğim " dediğini hatırladım ve
güvenim 10 kat daha fazla arttı.Sonra bazı sebeplerden dolayı Fuchs askere gitti ,Kasırga çalışıyordu , vs vs vs...Uygun şartlar birleşti ,uygun zaman oldu ,uygun mekan oldu ve tam zamanında olması gerektiği gibi oldu.Hepimiz çok mutluyuz ve bu grupta olmaktan dolayı gurur duyuyoruz.Yıllarca beraber zaman geçirdik çok sıkı dostuz.Köklü ve dostluğa dayanan bir grubuz.BİZ ARKADAŞIZ.Biz böyle bir hata yaptığımız zaman birbirimizin yüzüne nasıl bakacağız diye düşünen
insanlarız ve Allah izin verirse hep beraber yaşlanacağız.



AHKER - Fuchs zaten daha önceki şarkılarında İstanbul Attack´dan hep bahsediyordu zaten.Bu Fuchs´un hayalindeki bir projeydi.Ben bunu hep beklemiştim zaten.Daha öncede çok kez bu konuyu konuşmuştuk.Peki grup elemanları olarak solo albüm çıkarmayı düşünüyor musunuz ?

FUCHS : Şu an böyle bir düşüncemiz yok.İstanbul Attack var ve bu grubunbir yere gelmesi için çalışıyoruz.Şimdiden gelecek ile ilgili yorum yapmak yanlış.

RAMİZ : Olursa da zaten yine İstanbul Attack´çatısı altında olacak.Terror squad yada Wu-Tang nasıl yapıyor mesela aynen öyle olacak.

FUCHS : Şu an bu albüm zaten çok yeni.Solo değil ama biz bu albümün promosyonu bitirdikten sonra İstanbul Attack 2.albümü için çalışmalara başlayacağız.

AHKER - İstanbul Attack bir grup mu yoksa bir proje mi?

KASIRGA - İstanbul Attack büyük bir grup , bir aile , kesinlikle bir proje değil.

FUCHS : Şu an 4 kişiyi görüyorsunuz ama aslında bizim arkamızda büyük bir ekip var.Menejerlerimiz , basın danışmanlarımız vs vs vs...Bu insanlar aynı zamanda Türkçe Rap için çalışıyorlar.

AHKER - Grup şu anda 4 kişi ama daha önce benim bildiğim kadarıyla Cabbar ve Cambaz gibi eski rapcilerle de beraber bu grup için çalışmıştınız.Bunların veya İstanbul´da yeni yetenekli rapcilerin gruba dahil olma imkanları var mı ?

TİMUR - Bu gelecekle ilgili.Şimdiden birşey söylemek doğru olmaz.Bana sorarsanız İstanbul o kadar kalabalık ki,elbette yetenekli insanlar vardır ki,eğer iyi insanları bulursak düşünce olarakda anlaşabilirsek " Neden olmasın ? "

AHKER - Tarzınızda değişiklik var mı ? Daha önceki yaptığınız rape oranla bir değişme var mı ?

FUCHS - Tarzımda bir değişiklik yaptığımı kabul etmiyorum,Sound´da bir değişiklik yaptım.Albüm baştan aşağı saldırı pozisyonunda.Dikkat etsinler.Aynı rapi söylüyordum,sertti.Tarzım aynı yani zaten değiştirmek istesem FUCHS olamam ki .Sound´da değişiklik olarakda
ritimleri biraz daha aksak ve hareketli tuttuk,Türkçe melodiler yani Türkçe vurgular eklendi.

KASIRGA - Daha önce bunu denediler.O sentezlemeyi yapmak istediler ancak bizim albümümüzü dinlediğinizde bizim bu işin tam ortasını bulduğumuz gözüküyor.

RAMİZ - Şimdi Ahker röportajı sen yapıyorsun ama benim sana bir sorum olacak Ben sana İstanbul Attack albümünü gözün kapalı koyacam dinlediğin zaman bu Ramiz bu Fuchs diyebilecek misin ?



AHKER - Ben derim.Çünkü ben biliyorum.

RAMİZ - Emin ol bu albümü dinleyen herkes bunun farkına varacak.Bizim stilimizde değişme yok.Ben bu albüme baktığım zaman o kadar tatlı parçalar var ki.

AHKER - Grubun adını özümsüyor yani.

RAMİZ - Kesinlikle.Biz bu albümde Yurt Dışında Dünyadaki soundu yakaladık.Ama biz bu sounda Türkiyedeki şeyleride kattık çünkü yurt dışındaki adam "Bunun İngilizcesi var ben neden Türkçesini dinleyim ki" diyecek.Biz yıllardır bu hataya düştük.Ama biz kendimizden de birşeyler kattık.

KASIRGA - Yani İstanbul´un bir soundu oldu.

FUCHS - Mesela biz bu albümü yaparken aylarca Trafik editle uğraştık.Albümde ne eksik ? Ne ekleyebiliriz ? Neyi canlı çalabiliriz ? Bununla uğraştık.Albüm hemen bitti çıkartalım demedik.İsteğimiz bu soundu yakalamaktı ve yakaladık.Zaten İstanbul Attack´ın baştan beri amacı İstanbul´da rap yapılıyor dedirtebilmekti.İstanbul´u rap kenti yapmak.

AHKER - Bu kadar iddialı bi grubun televizyonlarda neden playback yaptığı merak ediliyor ?

RAMİZ - Bakın gruptaki arkadaşlarla biz yıllardır bu işin içindeyiz.
Kimse bizim canlı performasımızdan şüphe etmeye kalkmasın.Biz o TV programlarına giderken zaten daha önceden takip ettik izledik ve programlar hakkında eleştiriler feedbackler aldık ve analizlerimizi yaptık.O programlardaki ses sistemleri bizim canlı performansımızı 4 kişinin 4 mikrofonun canlı performansını kaldırmaya yeterli değildiBizim Türkçe Rap ´in tanıtımı adına çıktığımız programlarda ses tesisatından kaynaklanacak ufak bir sorun bizi dinleyenlerin gözünde farklı lgılanabilecek.Türkçe Rapi seviyorsanız Türkçe Rapi tanıtmamızı bunu anlayışla karşılarsınız.Zaten bizim canlı performans vermeye elverişli programlardaki performanslarımız olacak ve konserlerimize
gelip nasıl canlı performansımız olduğunu görsünler.Bence bu 4 kişi sahneye çok yakışıyor.Gelsinler ve görsünler.

KASIRGA - Biz 4 kişiyiz.4 ayrı mikrofondan 4 ayrı ses gelecek ve bunu kaldırabilecek tesisata sahip değillerdi.

FUCHS - Biz uzun zaman bu programları takip ettik.Büyük sanatçılarda çıktı ama onların hepsinin sesi düşük geldi.Sonuçta onlar daha nağmeli böyle çiğneyerek söylüyorlar ama Rap´te böyle değil.Biz konuşuyoruz ve müziğin üzerine söylüyoruz.Zaten Türkiye rape yabancı ,insanları biraz
daha yaklaştırabilmek için biz bunu yaptık.Canlı performansımızdan şüphe eden varsa gelsin bizi canlı izlesinler.

AHKER - Türkiye´deki prodüktörler hakkında ne düşünüyorsunuz ?

TİMUR - Türkiye´de rap prodüktörü yok.Varsada bizim içimizde olan insanlar.Diğerleri yıllardır pop , rock , arabesk tarzı müziklerin prodüktörlüğünü yaptıkları için rap sounduna yabancı insanlardı ve bu yüzden sorunlar yaşandı.Biz kendi albümüzün prodüktörlüğünü yaptık .Bize albümün trafik editi ve müzikal anlamda albüme ekstra ne katabiliriz diye düşündüğümüzde Cem Özkan bize yardımcı oldu.Biz rapciler belli bi boyuta kadar yapıyoruz altyapısını ,iskeletini oluşturuyoruz ama belli bir noktadan sonra profesyonel ve tecrübeli bir insanın yardımıyla bu iş oluyor.

RAMİZ - Cem ÖZKAN yaklaşık 12 sene kadar Amerika´da kalmış ve baya bi rapci ile muhattap olmuş ,geçmişinde de rap denemesi yapmış bir insan.Bu albümde bize hep "Albümde içinize sinmeyen birşey varsa hemen atın" derdi.

FUCHS - Biz bu albüme başlarken birsürü insanla konuştuk ,tanıştık ama içlerinden bizim en çok güvenebileceğimiz insan Cem ÖZKAN oldu.Fakat en önemlisi bize inanmasıydı.

AHKER - Bir ÜYEMİZ sizlere grup olarak daha hareketli bir tarza geçtiğiniz ,bunun bir başlangıç mı yoksa insanlara Türkce Rapi sevdirmek için geçici bir süreç mi olduğunu sormus ?

KASIRGA - 1. bunu soran arkadaş kesinlikle bu albümü dinlememiş.2. Rap protest müzik demek değildir.Rapin çıkışı böyledir ama daha sonra gelişmiştir.Türkiye´ de olmayan bir şeyi getirdik biz.Tepki alacağımızıda biliyorduk ama yaptık.Bu bir yenilik buna insanların tepkisi olması normal.

FUCHS - Dünya´daki sound değişiyor artık.İlk çıktığında farklıydı fakat her geçen gün daha da gelişiyor.Biz bu soundu yakaladık.

RAMİZ - Şimdi bakın biz rapin yelpazesini genişlettik , Tekdüzelikten çıkarttık.Albümün soundunda kendi melodilerimizi harmanladık.Bizim duygularımız bizim notalarımız bunlardı çünkü.Kimi insanlar olduğu gibi bazı şeyleri alıp bu benim duygum diye dinleyicilerine sunabiliyor.Buda bir yöntemdir ,sonsuz saygımız var AMA böyle insanlar bize leke sürmeye çalışırlarsa onlara öyle bir leke süreriz ki akılları kayar !!!

KASIRGA - Son dönemlerde benim kulağıma bazı söylentiler geliyor.Mesela biz Amerikan rapi yapıyormuşuz ,O zaman sen hangi rapi yapıyorsun ?onu da çok merak ediyorum.

AHKER - İleride prodüksiyon şirketi kurup yeni nesil yeteneklere yardımcı olmayı düşünüyor musunuz?

FUCHS - Muhakkak.Biz İstanbul Attack logosu üzerinden büyük işler yapmayı planlıyoruz.Mesela Timur ,bazı insanlar henüz Timur´u tanımıyormuş ama biz tanıyorduk.Biz her zaman piyasanın içindeyiz ve olan biteni her zaman takip ediyoruz.Yeni yetenekler çıktığında elbette ki elimizden gelen desteği sağlayacağız.

KASIRGA - Ben burda aklıma gelmişken birşey söylemek istiyorum.İnsanlar Türkce rapin yükseldiğini görüyorlar.Yukarıya çıktıkca bizi aşağıya çekmek isteyen insanlar var.Hatta onuda geçtim dışardaki piyasada bizi batırmaya çalışanlar var.Bu insanlar medyayı etkileyerek önümüzü kapamaya çalışıyorlar.Ama biz yılmayacağız.

FUCHS - İstanbul Attack´ın kurulmasının sebeplerinden biriside budur.Önce İstanbul´da daha sonra Türkiye´de rapi atağa kaldırmak.



AHKER - Son dönemde meydana gelen diss olayları hakkında yorumlarınız ne ?

FUCHS - Böyle ufak tefek anlaşmazlıklar zaten oluyordu ,bunun çok büyük bir önemi yok.Hatta bazen benim haberim bile olmadan karıştığım olaylar oldu.Bunun bana karşı olan saygıdan dolayı kaynaklandığını düşünüyorum.Bizim piyasamızda yükselenleri aşağı indirmek isteyenler oluyor ve böyle reklam yapacağını düşünenler var.Bize de laf atmak isteyenler
olacaktır.Rap piyasasına baktığın zaman en baştan kaç tane kişi var ki ?Ben bu tip olayların kimseye faydası olacağını düşünmüyorum.Benim birisiyle sorunum olduğu zaman zaten gider yüzüne söylerim.Bunu herkes çok iyi bilir.

KASIRGA - Şimdi piyasada bazı yeni bitmeler ,yeni wack MC´ler türedi.Bunlarda diss olayını sağdan soldan görükleri için yanlış algılıyorlar.En tepedekine laf atınca tanınacağını sanan çok insan var.

RAMİZ - Bide bazı insanlar var kendileri bize birşey söyleyemiyor ama adamlarını yandaşlarını dolduruyorlar ama BİZ SALAK DEĞİLİZ HERŞEYİN FARKINDAYIZ.Kaç yıldır bu piyasanın içindeyiz zaten.Damarımıza basmasınlar.Kimse uyanığı oynamasın.Barışsa adam gibi barış.Barışı yapsınlar ,lafta olmaz.

TİMUR - Arkadaşlarımında söylediği gibi bunlar çoluk çocuk işleri.
Bıraksınlar artık.Maşa kullanmasınlar.

AHKER - Peki Nefret Ondaon U.R.A ve Dawg Family bitti mi yeni çalışmalar var mı?

FUCHS - Şu an İstanbul Attack diye bir grup var.Herkes diğer projeleri geriye bıraktı.Biz İstanbul Attack 2 ´ yi düşünüyoruz .Biz önceki gruplarımızla bir yere kadar gelebildik ve bu grubu da artık rapi yaymak için kurduk.

RAMİZ - Bazıları benim hakkımda ileri geri konuşuyor.Burda buna bir açıklık getirmek istiyorum artık.Diyorlarki "Ondaon´u ben dağıtmışım ,Tuzak´la aram bozukmuş" falan filan.Tuzak benim yegane arkadaşım canım kardeşim hergün görüştüğüm insan ve bu gruptada herkesle arası
çok iyi.Tuzak evlendi Allah bağışlasın çok güzel bir çoçuğu var.İnşallah hep huzur içinde yaşarlar.Bazı insanlarda kötü bir yargı oluşmuş "Ramiz ´in olduğu grup şöyle olur , Ramiz huysuzdur " falan filan.Beni gerçek hayatımda tanısalar hiç böyle saçmalamazlar.

KASIRGA - Ben U.R.A´da birşeyler yaptım.Timur Dawg Family´deydi ve biz beraber bir albüm yapmak için hazırlıklara başlayacağımız zamanlarda İstanbul Attack grubuna dahil olduk.Biz Türkiye´de bir ilki başardık Türkiye´ de tüm radyolarda Rap çalıyor.İstanbul Attack çalıyor.


AHKER - Ben biraz albümden bahsetmek istiyorum.Albümde hiç rap featuring yok.4 kişi olduğunuz için mi ?

TİMUR - Aslında bütün albüm featuringlerden oluşuyor.Fuchs Ramiz´ in Ramiz Fuchs´un yada biz onların onlar bizim parçalarımıza düet yaptık.Her parçada featuring yaptık zaten.Dışardan bunu hakedebilecek tek insan Cem ÖZKAN´dı ve onunla da featuring yaptık zaten.

FUCHS - Eski albümlerimizi şarkılarımız dinliyoruz ve bu yeni albümümüzü dinliyoruz ve arasında inanılmaz fark var.Gülle gibi bu albüm.Kendi kendime tabii ki şimdiye kadar Türkiye´ye ulaşamayız diyorum , biz daha önce neden bunun farkına varamadık diye düşünüyoruz.

RAMİZ - Bakın şimdi Busta Rhymes´ı kim sevmez ?95 yılında woohaa yı yaptı ve o zaman herkes bu ne demişti ?Ama şimdi Busta için "Leader Of The New Rap Sound " = " Yeni Rap Soundunun Lideri " deniyor.Daha birsürü isim var.Terror Squada bi bakın.Geçmişteki parçalarına bakın ,bide şimdi yakaladıkları sounda bakın.Şöyle düşünmek lazım bu adamlar esnekti ve " çünkü sanat sınırsızdır ".Aynı şeyleri yapanlar bu güne kadar gelemedi zaten.

KASIRGA - Bizde bu soundu yakalayabilmek için çok zorlandığımız zamanlar yaşadık.Önceden rap tekdüzeydi.Delikanlılık çağından askerlik dönemine kadar insanlara rapi dinletebiliyorduk ama askerden sonra eğlenmek isteyenler rapte bunu bulamıyordu.Biz bunu başardık.

RAMİZ - Bizim albümde her tarz var zaten.O gün neyi hissediyorsak onu anlatan parça yaptık.Üzüldük sevindik bütün hislerimizi bu albüme yansıtabildik.Bu albüm bizim aynamız.

KASIRGA - Ben bir dönem Sagopa´nın backvokalliğini yaptım ama onunla beraberkende gülüp eğleniyorduk.Sonuçta hep üzgün gezmiyorduk.(Sagopa ´ya Selamlar )

RAMİZ - Türkiye´deki rapci kitlede bizi destekleyen çok büyük bir kitle var.Bizi seven var ama elbetteki sevmeyende olacak.

AHKER - "Kontağı Çevir" isimli parçanızdan bahseder misiniz ?Daha önce modifiyeli arabalar ve tuning alanında ilgili olduğunuzu biliyorum.Hatta bazı tuning organizasyonlarda sahne de almıştınız.


TİMUR - Adı üzerinde zaten )

FUCHS - Timur´unda söylediği gibi kontağı çevir adı üzerinde işte arkadaşım ... Biz yıllardır bu adamlarla çalışıyorduk zaten.Hemen hepimiz zamanında düşünmüşüzdür." Amerika´daki rapcilere bak altındaki arabalara bak " Artık Türkiye´de de var böyle rapciler.Zamanla herkes görecek.Yaza doğru da inşallah herkes görecek

RAMİZ - Şimdiye kadar tuning araba kullananlar hep yabancı rap
dinliyordu.Ama artık biz yoldan geçen modifiyeli arabalarda "Kontağı Çevir " çaldığını duyunca çok mutlu oluyoruz.

AHKER - " İtomamatambiyen " diye garip bir adı olan parçanız var.Peki bunun bir hikayesi var mı ?Fuchs galiba bu senin fikrin ...

FUCHS - Bizim arkadaş çevremizde söylenen şeylerdi.işte "Sokorro = Yardım " anlamında falan.Grup olarak da kendi aramızda oynadığımız bir oyun vardır.Dil sürçmesi olur insanın normal hayatında.Bu parçada bunu yansıtmaya çalıştık.İtomamatambiyen´in anlamını söylemeyelim ,
dinleyicilerimiz araştırsın ve bulsun
{ İpucu = İspanyolca bir kelime ) }

KASIRGA - Benim bu şarkıdaki bölümümde tek kalmış bir erkeğin gerçek hayatta yaşadıklarını anlatıyorum ve buna " abaza tiradı " diyorum.

RAMİZ - Harun itomamatambiyen triplerinden bahsetti.Ben geçmişe bakıyorum rapte uyuşturucuya karşı dumanlanmaya karşı parçalar yapıldı ama ben hayatımda ağzıma sigara ve alkol almış adam değilim hatta kahve bile kullanmıyorum .Ama şunu gördüm ki böyle parçaları yapan
insanlar bunu kullandı ama biz ne yaptık bu albümde ;Kendi hayatımızda neysek onu anlattık.Bizi ayıran nokta burda.Tamamen kendimizi anlattık.

KASIRGA - İnsanlar ilerde bize çelişkilerden bahsedemeyecek.Albümde neysek gerçek hayattada oyuz.

TİMUR - Arkadaşlarında söylediği gibi.Olduğumuz gibiyiz.



AHKER - Evet mesela bir insan hep bunalım yada hep eğlenceli olamaz.Elbette ki her insanın yaşamında belli evreler var ve hepimiz bu evrelerden geçiyoruz.Bazen İTOMAMATAMBİYEN triplerinde olabilirim bazen başka ...

FUCHS - Bu albümde hayal ürünü yok.Oturupda ne hayal etsek de parça yapsak demedik.Ben zamanında bir rap dinlemiştim adam türkiye´de ama " peşimde dazlak " falan bu tur sozlerden bahsediyordu.Öncelikle adam Türkiye´de ne dazlağı görmüş ki ?Bu çok komik.Rap yapacak adamın önce bilinçli olması lazım.Atma yani arkadaş ,varsa peşinde bi dazlak
oda benimdir.

TİMUR - Kimse hayal kurup o raplerine yansıtmasın ,çünkü hayaller geçici oluyor.Ulaşabilirsen ancak gerçek olur ,ulaşamazsan unutur gidersin.Biz zaten albümde gerçek hislerimizi veriyoruz O an ne hissettiysek onu vurguluyoruz.Fuchs´un da dediği gibi başarılı olmamızın sırrı ,
İstanbul Attack olmamızın sırrı bu ; " HEPİMİZİN KENDİMİZ OLMASI ".Yapacağımızı söylediğimiz herşeyde yapılabilecek durumda olan şeylerden bahsediyoruz.

AHKER - Ben uyuşturucu konusuna da değinmek istiyorum.Son yıllarda ülkemizde maalesef uyuşturucu kullanımı çok yaygınlaştı.Albümde uyuşturucudan bahsettiğiniz bir parçanız yok.Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz ?

FUCHS - Mesela break danscılara bak.Adamlar spor yapıyo bir yerde ,bütün vücudu kas onların.Bu adam nasıl uyuşturucu kullanabilir ?Aileler gençlere çocuklarına boş zamanlarında birşeylerle uğraşmaya yönlendirmeli ki bu çocuklar uyuşturucudan uzak durabilsin.Rap yapsın break dans yapsın kendilerine bir uğraş bulsunlar ve bu şekilde uyuşturucudan kurtulmuş olurlar.Enerjisini bir yerlere aktarabilsin.

KASIRGA - Biz normal hayatımızda zaten çok temiziz.Bazı kendini bilmezler televizyonda çıkıp "Rap yapabilmek için uyuşturucu içmek lazım " diyor.Gelsinler kan örneklerini alalım ve kimin kanında alkol ,uyuşturucu çıkacağını görelim.Bu kadar basit.

RAMİZ - Benim duddaklarım bakirdir.Ağzıma alkol hatta sigara bile sürmedim.Kan isterlersede veririz.

KASIRGA - Biz kullanmıyoruz ve reklamını da yapmıyoruz.Parçalarda ona karşı olmak da yine hatırlatmak ,reklamını yapmak gibi geliyor bana.

RAMİZ - Fuchs´un dediği çok güzel bir şey var.İşte aileler hep çocuğunun serseri olmasından yakınıyor.Çocuğunun serseri olmasını istemiyorsan ona ilgileneceği birşeyler göstermeliler.Rap olsun break dans olsun.Hiphop çok büyük bir kültür ;Break dans var Graffiti var Rap var Beatbox var Dj´lik var.Zaten hiphopu ayıran en büyük özelliği bu.Sadece bir müzik dalı değil BİR YAŞAM TARZI.Ergenlikte hormonlar öyle bir enerji salgılıyor ki bazen o enerji bilincini bile kaybetmene neden
olabiliyor.Ve gençlikten başlayan bu hobi olarak başladığı faaliyetler ilerde bir meslek olabilir.Bunu başarabilirler.

AHKER - 1. klip İstanbul Geceleri adlı parçaya çekildi ve kendi
imkanlarınızla yaptığınız bir klip bu.Peki 2.klip için planlarınız var
mı ?

FUCHS - Çalışmalarımız var tabii ki.Şu anda parça isimi belli değil.
Çünkü o kadar iyi parçalarımız var ki açıkcası içinden seçemiyoruz.İstanbul Geceleri klibini biz Soundcheck ailesiyle beraber kendi çabalarımızla çektik.Şimdi 2. klip ON AİR yani firmamız tarafından çekilecek ve herkes gördüğünde "Hakikaten bu iş olmuş " denmeli.Gereken herşeyi yapacağız.İnşallah bütün kanallarda yayınlanacak.
Şimdilik hiçbir sorunumuz yok Allah´ın izniyle.



AHKER - Yine albümünüzde " Mermi Ambarı " isimli bir şarkınız var.Benim çok hoşuma gitti.Bunun da bir hikayesi vardır elbette.Bunu açıklar mısınız

FUCHS - Çok fena bir öyküsü var.Rapçilerin çok hoşuna gidecek.Normalde Türkiye´de bir müzik piyasası var.Burda en çok kimler var ? Popcular var,Alternatif dediğimiz zaman rap ve rock dinleyenler kalıyor.Biz dedik ki ;Mermi ambarı nedir ? Bir ordunun kalbidir ,Can damarıdır.Öyle bir şarkı yapalım ki müzik piyasasının Mermi ambarını yani pop piyasasını basalım.Hadi mermi ambarını basmaya gidiyoruz diyelim.

RAMİZ - Bu şarkıdaki bölümümde "Ben kendimi mermi ambarında sanırsam bilki acıkmışım ,silahımı omzuma atmışım ,şarjörü silahıma takmışım "Biz burda hep beraber gidiyoruz ve bize bir stüdyo verdiler.Cem ÖZKAN sağolsun ,hayallerimizdeki stüdyoydu.O bizim mermi ambarımız.Hani derler ya aç tavuk kendini buğday ambarında sanar diye.Bizde orda bir rehavete
kapıldık ,o kadar güzel bir stüdyo ve biz buna acıkmışız.Sonra da dedik ki biz böyle bir yerde böyle bir parça yapalım ve gidelim Mermi ambarını basalım ,ve o mermi ambarı İnşallah bizim olsun diye düşündük.

AHKER - Dinleyicilerinizin sizlere ulaşabileceği bir fan siteniz var mı ?

RAMİZ - Şu anda bizim Official bir web sitemiz var.Orda bizimle ilgili kişisel bilgilere ulaşabiliyorlar.Bu site biraz daha official.Ama bunun yanında içinde forumların olacağı ,bizim bütün bilgilerimizi içeren geniş kapsamlı bir sitemiz var.Bitmek üzere çok az kaldı.Destekleri için arkadaşlara da çok teşekkürler.Bu sitenin adresi : 34Attack.Com - Istanbul Attack Fan Site!

AHKER - Ve maalesef röportajımızın sonuna geldik.Son sözlerinizi alabilir miyim ?

TİMUR - Herkes önyargılarını bir kenara bırakıp albümü alsınlar ve dinlesinler.Albümü almaları çok önemli bizim için.Görüyoruz bazı forumlarda albümdeki şarkıların downloadlarını vermişler ve bu çok büyük bir saygısızlık.Biz yıllarca uğraşıyoruz ,gecemizi gündüzümüze katıp ,Bazen eve gidip geri dönemeyeceğimizi bilmemize rağmen stüdyoda sabahlıyoruz.Ertesi gün o çalışmayı sürdürebilmemiz için bunu yaptık.Herşeyden önce eğer Rapciyim diyorsa gidip babalar gibi o albümü alman lazım.Sev sevme fark etmez ama git albümü al.

RAMİZ - Öncelikle bize inanan güvenen SOUNCHECK ailesine teşekkür ediyoruz.Sonra bize 2. aşamada inanıp güvenen sayın BURAK DEMİRSARAN patronumuz ,abimiz ,arkadaşımız.On Air ´ in sahibi.Sevgili Basın danışmanımız Emre DUYMAZ bugüne kadar İstanbul Attack ve Türkce Rap adına yaptığı çalışmalar için çok teşekkür ederiz.Onun sayesinde
Türkce Rap hiç ulaşamadığı yerlere ulaştı ve gitmeye de devam ediyor.Management´ımız sayın Yeşim Doran ve Buket Doran´ a çok teşekkür ediyoruz.Piyasada olan birçok önemli isim var ;Rebel Moves ,Athena ,Çilekeş ,Gece Yolcuları ,Direc-T ,Şebnem Ferah ,Beyza ,Göksel ,Manga vs vs vs ...
Arkamızda bir sürü insan var.Hepsi bizi destekliyor.Ve tabii ki en
önemlisi bizim kemik kitlemiz yani TÜRKCE RAP DİNLEYİCİLERİ ´ne hepimiz kalpten sevgilerimizi yolluyoruz...

FUCHS - Son söz diyoruz ama son söz olmasın İnşallah.Eskiden bir tane bilgisayarda beat yapıyorduk ,sonra " acaba albüm yapabilir miyiz ?"diye Ceza ile kara kara düşünüyorduk.Ama şimdi herkesin ayrı projeleri var ,albümleri var.Etrafımızda bir sürü rapci var.Bu işi başlatan kemik kitleyi unutmamak lazım ;Ceza ,Sagopa ,Ben varım



AHKER - Tunç (Turbo) var birde ...

FUCHS - Tunç tabii ki onun çok büyük desteği var.İlk kez basına çıkmamız onun sayesinde oldu.Bütün herkesin birleştiği bir noktadır.Bunları kimse unutmasın.Bence bu insanlara saygı gösterilmesi lazım.Şimdi Fuat da Almanya´dan geldi ,misafirimiz burda.Herkes Türkce Rap icin ugrasıyor ve bizde elimizden geldiği kadar destek olmaya çalışıyoruz.Önemli olan
Rap´in ayağa kalkıp yürümesiydi ,bir yerlere gelmesiydi.Eskiden biz Nefret döneminde falan hep kapıları aralamaktan bahsediyorduk ,kırılma noktasından bahsediyorduk ama bir türlü açamıyorduk ama Şimdi biz
İstanbul Attack´la bu kapıyı kırdık diye düşünüyorum.Ama herşeyden önemlisi kimse saygıyı unutmasın .Artık herkes bizim açtığımız bu yoldan yürüyebilir ama en önemlisi SAYGIYI UNUTMASINLAR.Herkese ve
özellikle Suikast ekibine teşekkür ediyoruz.

AHKER - Bizde Suikast.de ekibi olarak hepinize Türkce Rapin
gelişmesinde yaptığınız bütün ataklar için teşekkür edip ilerleyen
zamanlarda başarılarınıza yenilerini katacağınızı ümit ediyoruz ve
yeni gelişmeleri merakla bekliyoruz...

alıntıdır..




İSTANBUL ATTACK
*2000 senesinde İstanbul'daki iyi mc'leri bir araya toplamak için Fuchs'un başlatığı projeydi.Grubun şu anki elemanlarının kendi çalişmaları dolayısıyla 2005 yılına kadar sarktı. Dünyanın en güçlü ve en kalabalık %100 Türkçe ve son hız eğlenceli gerçek rapi yansıtan tek Türkçe rap grubu....Hareketli alt yapıları vokallerinin ahengiyle tüm festivallere ve öncelikle Türkiye'yi raplemeye hazırlanıyorlar...

''FUCHS'' 27.11.1978
*1998 de Nefret adlı gurubu Ceza'yla birlikte kurdu.Sayısız yurtiçi ve yurt dışındakı festivallere katıldı.Nefret çatısı altında rap adına çok yol katetti. 2002 yılında Nefret olarak En iyi Çıkış Yapan Rap Grubu Ödülünüaldı.Dr.Fuchs adı altında 2002 EnİyiTarzÖdülünüaldı.Türkiye'de yetişebilecek en iyi mc leri İstanbul Attack çatısı altında birleştirdi.

*Albümler:
1-Yeraltı Operasyonu 1 ''Nefret-1999''
2-Nefret ''Meclis-i ala'' ''2000''
3-Nefret ''Anahtar'' ''2001''
4-Fuchs ''Huzur N Darem'' ''2004''

*Düetler:
1.Digtal mix 1 .........''2002''
2.Narcotic - Beyaz Karanlık .........''2002''
3.Ceza ''Med Cezir'' .........''2002''
4.Sagopa Kajmer ''Bir Pesimistin Gözyaşları''..........''2003''
5.Amsterdam Mixed-Up ..........''2004''
6.Ceza " Rap Star'' ..........''2004''
7.Fuat ''Her Ayın Elemanı'' .........''2005''

"RAMİZ" 19.03.1982

*1998 yılında Sözlü Taarruz isimli grubu kurdu.Cabbar'la beraber
iki Underground albüme imza attı.Bu grupla birlikte pek çok konser verdi.
2000 yılında Ondaon grubunun kurulmasında etkin rol oynadı.Daha sonra bu grupla 2 albüme imza attı.Türkiye'de ve Avrupa'da bir çok konser verdi.2001 Yılın En İyi Rap Grubu Ödülünü aldı.2003 Yılın En İyi Çıkış Yapan Grubu Ödülünü aldı.Ramiz olarakta En İyi Tarz ödülünü aldı.

*Albümler:
1-Ondaon - Nakavt! "2001"
2-Ondaon - Ondaon'u Anlamak "2003"

*Düetler:
1-Silahsız Kuvvet - Sözlerim Silahım "2001"
2-Sagopa Kajmer - 10 Kurşun "2002"
3-E.M.R.- "2003" (London)
4-Grosses K - Kozlar Bende "2004"(Munchen)
5-Ali As - Astalavista Baby "2004"(Munchen)
6-Sir Eva Green - Dialog "2005"(Memphis)

"KASIRGA" 29.04.1982
*2002 yılında undergroundun en sağlam gruplarından olan U.R.A. isimli grubu kurdu.Bu grupla Türkiye'nin pek çok yerinde konser verdi.2004 yılında Sagopa Kajmer'in back vokalliğini yapmaya başladı.Bu görevi 1 buçuk yıl boyunca sürdürdü.

*AlbümlerUnderground)
1 - U.R.A. - Underground Raper Attack(2003)

*Düetler:
1 - Digital Mix 1 "2002"
2 - Narcotic - Beyaz Karanlık "2002"
3 - Sagopa Kajmer - Bir Pesimistin Gözyaşları

" tiMur" 07.11.1983
*1994'te Almanya'da W.B.K.C. grubunda vokal yaptı.U.R.A. grubunda yeraldı ve bu gruplapek çok yerde sahne aldı.Sonra U.R.A. dan ayrılıp kendi grubu olan Dawg Family'i kurdu.Bu grupla Mikrofon Control 2003 rap yarışmasında 1. oldu.

*AlbümlerUnderground)
1 - Dawg Family - Vol.1(2002)
2 - Timur - Rapanizma (2005)

*Düetler:
1 - Geronimo - Melankoli Call It Life "2004"(Freiburg)

alıntıdır...
 
Bektaş ve SIRTLAN Röpörtajı.
BveS_ropor.jpg
AHKER - Öncelikle Hoşgeldiniz.Sizi çoğu kişi tanıyor fakat tanımayanlar için kendinizi biraz tanıtır mısınız ?
BEKTAŞ - 1975 Yozgat Doğumluyum.1,5 Yaşında Almanya´ya gittim.İlkokul , lise , üniversiteye Almanyada bitirdim. 1983 - 84 de HİP-HOP ile tanıştım.O sıralar breakdance yaptık 1-2 sene kadar.Sonra 88-89 yıllarında Grafiiti yapmaya başladım. 90-91 de RAP müziğe Amerikadaki rapcilerin sözlerini ezberleyerek başladım. O zamanlar ICECUBE vardı DA LENCH MOB vardı .1,5 seneye yakın İngilizce yazıp okudum ama ifade etme sorunu vardı o yüzden 93-94 de Almanca olarak devam ettim. 95 yılında CARTEL ´in çıkışıyla TÜRKÇE yılı oldu.İlk solo albümüm WAS LOUS’N adında ve Almanca oldu.Ondan sonra " ALIS IM WUNDERLAND " ( HARİKALAR DİYARINDAKİ ALİLER ) isimli bir projeye başladım fakat şirket iflas edince bu proje olmadı.Bunların dışında 50 den fazla Featuring çalışmam oldu ve bunların içinde en ünlüleri MYSTİKAL ve WU-TANG CLAN den RZA.Ayrıca Peter Maffay ile birlikte CARTEL MAFFAY adlı bir albüm çıkardık.Çok başarılı olduk ve 500.000 (Beş Yüz Bin ) in üzerinde bir satış grafiği yakalandı.PLATINIUM PLAK ÖDÜLÜ aldık.Onun dışında Türkiyeden ve Dünyanın dört bir yanından sanatçılarla beraber çalışmalarımız oldu ve en son SIRTLAN ile birlikte SATIRLARIMIZA BAŞLAMADAN isimli albümü yaptık.Bunların haricinde Almanca 2. solo albümü hazırlıyoruz.Birde KARİKATÜR RAP dediğim bir olay var onuda kaydettim.Sonra Hamburgdan B-LOW ( BÜLENT ) ile birlikte Aksağanlı Almanca albümü yapıyoruz.
SIRTLAN - 1981 Berlin doğumluyum
AHKER - Stress Sırtlan bitti mi ?
SIRTLAN - Stres bitti evet stresten uzağız artık.Okul eğitimini Almanyada aldım. 3-6 Yaş arası İzmir´de yaşadık.Raple 95 yılında tanıştım daha doğrusu ben direk TÜRKÇE RAP dinlemeye başladım.CARTEL den rap sözleri falan yazmaya başladık o zamanlar arkdaşlarla birlikte bi grubumuz vardı onlar bıraktı ama ben devam ettim ve 2000 yılında profesyonel anlamda bu işe başladım.O zamanlar Killa Hakan ile tanışmıştım.2002 senesindede BEKTAŞ ile tanıştım ve olaylar böyle gelişti ve en son olarak SATIRLARIMIZA BAŞLAMADAN albümünü yaptık.
BveS_Ropo.jpg
AHKER - Röportaj yapmadan önce sitemizin forumlarında üyelerinde sizin hakkınızda merak ettiklerini öğrenebilmeleri için bi konu açmıştık ve orada sorulan sorulardan başlıyorum. 1.Eğlenceli parçalarında hep parti gibi kelimeler kullanıyorsunuz illa buna benzer terimler kullanmalı mısınız ? (Dr.Fuchs Stil )
SIRTLAN - Eğlenceli parça yapıyorsanız ve konusuda partiyle ilgiliyse tabii ki parti kelimesini kullanacaksınız.Partideyken düğün salonundayız diyemezsiniz ki.Biz bunda bir sakınca görmüyoruz.Dans nasıl yapılır? Sonuçta eller havaya yaparsınız kalçaları sallarsınız filan.
AHKER - Ticari kaygılarınız var mı ? (Dr.Fuchs stil )
BEKTAŞ - Bizce değil.Çünkü rapin çok geniş bir yelpazesi var.Farklı farklı tarzlar ve olaylar var.Biz rapciyiz.Belirli konularla kısıtlamamak lazım .
AHKER - Stillerini neden bu kadar değiştirdiler ? ( atesboran )
BEKTAŞ - Zaman geçtikce gelişme olması lazım.Dünyadaki rap gelişiyor ve değişiyor.Şimdi 85 deki RUN DMC gibi rap yaparsanız o uymaz gayet normal ve gayet doğal birşey bu .Aslında stil altyapıya ve parçanın konusuna göre değişebiliyor.Sırf diss rap yada parti rap diye birşey yok
AHKER - Sırltan dine nasıl bakıyor ? ( EagleMC )
SIRTLAN - Ne alaka yaa ? Ben Müslümanım .Elhamdülillah Müslümanım .
AHKER - Eski Sırtlan geri dönecek mi ?
SIRTLAN - Şimdi bu arkadaşa sormak lazım acaba neden eski Sırtlanı geri istiyor diye ? Herhalde evde edemediği küfürleri ben mi ediyordum ? Bunun için mi acaba ? yok eski sırtlan diye birşey yok Şimdiye kadar yaptığım en iyi iş SATIRLARIMIZA BAŞLAMADAN diyebilirim .O yüzden buna ayak uydurmaya çalışşınlar ve dinlesinler . Biz sürekli gelişmeye açık insanlarız ve ileri adım atmak istiyoruz sadece belirli birkaç kişiyi tatmin edebilmek için sürekli o eski diye tabir ettikleri şarkıları yapamayız .
AHKER - Albümün prodüktörlüğünü AKŞİT UĞURLU yapmış. Daha önce duymadığımız bir isim.Biraz bahseder misiniz ?
BEKTAŞ - Akşit Uğurlu Berlin´den bir prodüktör arkadaşımız Kendisi rap yapmıyor zaten prodüktör . Benim solo albümümde beraber çalışmıştık.Ayrıca KOOL SAVAŞ ve EKO FRESH ile beraber çalışmalarıda var.Özellikle hip-hop prodüksiyonlarla ilgileniyor
AHKER - Albümün çıkış parçası AĞLARIM .Bu parçaya birde klip çektiniz.Klip biraz sade gibi geldi bana
SIRLTAN - Aslında sade değil biz bu klipte bütün detayları işledik.Şarkıda anlatılan herşey var klipte.
AHKER - Neden bu parçayı çıkış parçası olarak seçtiniz ?
BEKTAŞ - Her parça bizim için çıkış parçası.Hepsinin ayrı özelliği var ama sonuçta biz duygusal bir milletiz.O yüzden en duygusal şarkıda bu olduğu için buna karar verdik.
AHKER - Albümde bir tane bonus track var 7. parça - Alayı İşinde .Bu parça neden bonus track ?
SIRTLAN - Aslında onun ilginç bir hikayesi var en son buraya geldiğimizde yazdığımız bir parçaydı.Tamamen İSTANBUL u anlatan bir şarkı .Burada yaşadıklarımızı ve gördüklerimizi anlattık.
AHKER - Elveda isimli bir parçanız var.Burda eski dosta yapılan bir vedadan bahsediyorsunuz .Bu parça DİSS mi ?
SIRTLAN - O parçada bir kişiye hitap etmek değilde insan hayatı boyunca yaşadığı olayları anlatmaya çalıştık.Direk bir kişiye yazılmış birşey değil bu bir birikim . Hiçkimsenin ismide geçmiyor zaten .
AHKER - O zaman bu parça diss değil ... Benim en çok sevdiğim parçalardan bir tanesi " TOMAR BEY " albümünüzü dinleyenler anlamıştır ama dinlemeyenler için bu parçadan biraz bahseder misiniz ? Neden böyle bir parça yapma ihtiyacı duydunuz.
BEKTAŞ - Müziği meslek haline getirdiyseniz şirketlerle muhattap olmak zorunda kalıyorsunuz ve bu tür kişilerle karşılaşabilirsiniz .Gerçekte olan şeyleri biraz daha abartarak yani daha eğlenceli bir hale getirerek yazdık.Zaman zaman buna benzer şeyler yaşıyorsunuz ama bu kadar kötüsü denk gelmedi .
SIRTLAN - Burda tabii 70 li yılların filmleride büyük bir faktör oldu.Unkapanında gördüklerimizi biraz daha eğlenceli hale getirerek
BEKTAŞ - Bunun ikinci bölümüde olabilir.Çok fazla malzeme var bu konuda Tomar Bey 2
BveS_roport.jpg
AHKER - Basın bülteninizde bir cümle vardı " Elinize geçen son mektubu hatırlıyor musunuz ? " İnternet yaygınlaştığından beri mektuplar rafa kalktı .Albümünüzün baştan sona kadar mektup formatında olmasının sebebi var mı ?
BEKTAŞ - Bu daha önce yapılmamış bir konsept çalışma. Mektupla rapin çok benzerlikleri var Eskiden telefon bile yokken iletişim mektup yoluyla sağlanıyordu ve özel bir olaydı bu insanlar için .Mesela cep telefonumuzda geçen seneden kalma kaç tane SMS var ? ama elimizde eskiden kalma deste deste mektuplar var .Mektup kalıcı ve çok büyük özelliği var .
SIRTLAN - Özen gösterilerek yazılır çünkü .Tamamen duygu yüklü olur mektuplar . Bizim bunu yaşatabilmemiz ve tekrardan gündeme getirebildiysek eğer getirebildiysek ne mutlu bize .Bundan sonra inşallah biraz daha PTT ´ yi gazlandırırız .
AHKER - Peki PTT ´ den size doğrudan veya dolaylı olarak teşekkür geldi mi ?
SIRLTAN - Hayır ama aslında bizim onlara teşekkür etmemiz lazım çünkü Sirkecideki tarihi postahanede bizim fotoğraf çekimlerimize izin verdiler .Normalde hiçkimseye izin vermiyorlarmış.Bizim onlara teşekkür borcumuz var ve teşekkürlerimizi ilettik .
AHKER - Albümde Tuğba Barsu , Jale Gül gibi bayan vokaller var fakat neden hiç rap featuring yok ?
SIRTLAN - Biz zaten birbirimizi tamamlıyoruz yani konsept albüm sonuçta buraya bir featurıng almanın ne kadar doğru olduğu tartışılır sonuçta Bektaşın sesi farklı benim sesim farklı tamamen birbirini tamamlıyordu öyle yani featurınge falan ihtiyaç duymadık bayan vokaller daha büyük bi renk kattı diye düşünüyoruz biz belki bir featurıng olsaydı o kadar renkli olmazdı sonuçta featurıng yapıcak insana konuyu anlatmanız gerekiyor çünkü yazması gereken şeyleri anlatmanız gerekiyor sonuçta stüdyoya girip kayıt yaptığınız zaman sizin anlatıklarınızla alakası olamayan şeyleri çekiyor orda zorluk yaşıyoruz biz böyle yaptık ve çok daha iyi oldu böyle featurıng alsaydık ne bileyim belki renk uyumsuzluğu falan olabilirdi.
AHKER - Nakaratlarda bayan vokallerin sötlediği yerlerde daha çok şarkıyı arabesk tarza getiriyor gibi siz bu konuda ne düşünüyorsunuz ?
SIRLTAN - Arabesk bize uzak bir müzik tarzı değil ki türkçe zaten .Türk insanı arabesk insanıdır hani arabesk olmuş falan tabi medya tarafından arabeskçilere o kadar kötü bir imaj verilmişki artık insanlar arabeske yakın birşey duydukları zaman arabesk değil falan diyorlar işte bu nasıl olmuş falan gibilerinden ama öyle değil yani arabesk müziğinde de çok büyük ustalar var Orhan Gencebay gibi bu yadırganmaması gereken bir durum .
BEKTAŞ - Kullandığımız Türkiyeye özel zaten daha öncede kullanıyorduk ben almanca albümlerimde de yani altyapılarımda oryantal kullanıyordum sonuçta biz Türküz oda bizim kültürümüzün bir bölümü bir parçası bizim kulağımıza daha hoş geliyor bence o ritimler . Şarkıların hepside arabesk tarzda değil
SIRTLAN - Bakın 50 cent bile albümlerinde bazı nakaratlarında dinlediğinizde tamamen arabeske kaçan bir tatla söylüyor Eminemin bazı nakaratlarında öyle şeyler var Jay-z tamamen arabesk Halitden aldığı bir sample ile " bıg pımpın " diye bir şarkı yapıyor bu milyonlar satıyor aynı olmasa bile ona yakın vuruşlar var bunlar tamamen arabeske kaçmış şeyler biz yapınca neden bu kadar göze batıyor onu anlamıyorum
BEKTAŞ - Sonuçta kaliteli birşey çıktıysa ortaya arabesk midir klask midir ne bileyim farketmiyor
BveS_Rop.jpg
AHKER - " Son uyarı " adında bir şarkınız var burda neyi anlatmak istiyorsunuz ?
SIRTLAN - Son uyarı aslında haykırış gibi bir şarkı oldu .Son uyarıda bize gelen borç mektuplarından uyarı mektuplarından ihtar mektuplarından bahsediyoruz.Hayatın zorluklarından ve aslında onlara daha fazla kin kusuyoruz hani artık şikayetçiyiz yollamayın gibilerinden .
Hepimizin de büyük veya küçük bir şekilde yaşadığı olaylar kararıszlık olayları ekonomik zorluklar yani bunlar herkese yansıdığı gibi bizede yansıyor .
AHKER - Sony müziğin türkiyede çıkardığı " ilk türkçe rap albümü " peki bunun için çok uğraştınız mı ? mesela ben Mayıs 2004 te konuşmuştum sizinle o zaman albüm hemen hemen bitmişti 2005 in sonunda yani ortalama 1,5 yıl geçti .
SIRTLAN - Burda siz zaten sony muzikten bahsediyorsunuz daha fazla birşey söylemede gerekte yok .Sony çok büyük bir marka buralara gelebilmek o kadar kolay değil kolay olmadı tabi . Burda karar verilmesi gereken şeyler var , burda ciddi bir iş yapılıyor heryere elini kolunu sallaya sallaya giremiyorsun .Bu konuda bize Tunç "Turbo " Dindaş çok yardımcı oldu bizim en büyük destekçimiz bu konuda yani bizi buralara getiren adamdır kendisi .
BEKTAŞ - Sony müziğin bir rap projesine inanıpta çalışma başlatması bizim için çok gurur verici birşey
AHKER - Bu ilk rap albümünüz değil .Daha öncede çok çalışmalarınız oldu.Sizce Türkiyedeki ve Almanyadaki Türkçe rapin durumu nasıl .İlk başladığınız zamanlara göre şimdi değişme gelişme var mı ?
BEKTAŞ - Cartelin çıkışından sonra bayağı bir gelişti yani merak saldı tabi gençlerde rape başladı ama maınstream dediğimiz olaya yani müzik piyasasında kalıcı bir şekilde seviyesi yok şu an için .Gelişiyor belirli kitleler tarafından benimseniyor destekleniyor büyük kitlelere ulaşacak kalitede değil daha şu an .
AHKER - Bu allbüm bitti .Şimdi promosyon çalışmaları için Türkiye ye geldiniz ve basın tarafından yoğun ilgi gösteriliyor.Promosyon çalışmaları bittikten ikinci projeniz birlikte mi yoksa ayrı ayrı mı olacak ?
SIRTLAN - Bektaş & Sırtlan olarak devam edeceğiz .İkinci proje için herhangi bir fikir oluşturmadık henüz .Ama bir kaç ipucu verelim featler falan olabilir ama onları zaten zamanla aktarıcaz size ...
AHKER - Basının size ilgisi gerçekten çok fazla .Son günlerde nerelerde tanıtım yada röportaj yaptınız .
SIRTLAN - Atv ´de "Dansa Var Mısın " ,Beyoğlu gazetesi ,Sabah , Mix dergisi , Onyedi , Bluejean , Popup , Kral dergisinde kapak olacak.Bluejean in bu ayki sayısında poster var Popup da haftanın albümü oldu .Cosmopolitan , Elele .Önceden Türkce Rapi nerede duysak heyecanlanıyorduk şimdi biz büyük bir yol açıyoruz herkesin ulaşabileceği yerler değil . Bizim için daha önceden açılmayan yolları biz şu an açıyoruz .
AHKER - Albümün kartonet kapak tasarımını Tunç " Turbo " Dindaş yaptı .Yıllardır destek veriyor Türkçe Rapi en çok destekleyen adam odur yani daha kimse yokken ilk kez basın olarak Bluejean dergisinde yazıları vardı .
SIRTLAN - Tunç bizim destekçimizden ziyade benim en samimi arkadaşım büyük destekçim abim kardeşim arkadaşım kankam herşeyim herşeyimiz aynı zamanda bizim en büyük destekçimiz ." Satırlarımıza Başlamadan " ın olmasında belki bir kaç basamak daha yukarı çıkıcak olmasında Tunç “ Turbo ” Dindaş ´ ın büyük bir emeği vardır kendisine sonsuz saygılar .
BEKTAŞ - Ayrıca oldskool dur kendisi bu işi başlıca yapan bir adamdır ve çok bilinçli yapan bir adamdır yani 15-16 yaşında yeni gören değil .
BveS_Roppp.jpg
AHKER - Tunç 1987 yılında " HEY " dergisinde hiphop la ilgili yazısı yayınlanmış düşünün artık .
BEKTAŞ - Almanya genelinde bile " turbo " dediğin zaman aaa tunç falan diyorlar herkes tarafından biliniyor ve sayılıyor
SIRTLAN - Tunç rap için çok büyük bi kazanç ,zaten şu anda Tunç un olduğu bulunduğu mevki de hiç hafife falan alınmasın yani çünkü o medyalara rapleri falan sokmak her babayiğidin harcı değil ama o bunu başarıyor .
AHKER - Albümünüzde bazı şarkılarda " vatana hasret " teması var .Sizce Almanyada yaşamak nasıl Türkiyeye gelmeyi düşünüyormusunuz
SIRTLAN - Şu an için öyle bir düşüncemiz yok ama inşallah şartlar elverişli olduğu zaman gelmeyi düşünüyoruz .
AHKER - A´dan Z´ye isimli bir şarkınız var burada bütün şehirlere armağan olsun gibi birşey diyosunuz
BEKTAŞ - Bazı insanlar şey diyor adamlar diyor bir şarkı yapmış Türkiyenin şehirlerini sayıyor diyor yani şimdi Türkiyede yaşayan bir insan için yabancı gelebilir ama biz almanyada yaşıyoruz ve hasret var bir özlem var türkiyeye
SIRLTAN - Bu bir aşk mektubu aslında Türkiyeye yazmış olduğumuz bir aşk mektubu o yüzden bütün şehirleri sayıyoruz
AHKER - Özür dileriz adlı şarkıda anne ve babanıza mı hitap ediyorsunuz ?
SIRLTAN - Ailelerin çocuklarından beklentileri oluyor şunu yap büyünce de doktor ol gibi veya mühendis ola gibilerinden eliniz kalem tutsun falan .Bizde sonuçta onların dediğini yaptık. her insanın yaşadığı olaylar var bizimde yaşadığımız olaylar var bizde bu şekilde özür dilemek istedik sizin istekleriniz doğrultusunda pek haraket edemedik ama bunları yapabildik gibisinden ve içimizdeydi zaten bunlar dışarı vurduk özür dileriz şarkısını yaptık
BEKTAŞ - " Teşekkürler "de aynı aşağı yukarı .Bizim en özel en şahsi parçalarımız diyebiliriz
AHKER - Turbo sen albüm hakkında ne düşünüyorsun ?
TUNÇ - Benim tafasız konuşmam biraz zor çünkü yani albümün yapım aşamasından beri içinde olduğum için sürekli dinledim albümü ama daha öncede başka yerlerde yazdığım gibi Cartelden sonra bence konseptli tek albüm diyebilirim Türkçe belirli konular olan gereksiz şeyler bulunmayan sayılı albümlerden bir tanesi gerek sound olarak çok farklı Bektaş la Sırtlanı zaten biliyorsunuz yani onun için kaliteli bir albüm .
BveS_Ropp.jpg
 
Dikkat Sago Konusuyor..!

NİHAYET FIRTINAM DİNDİ​

Herkese selam, ve nihayet psikolojik firtinalarim dindi. 12 aylik vatani gorevimi bitirdim.Inanin uzerimden tir gecmis gibi hehehe.size sunu soyleyebilirim gercekten 12 aylik enteresan bir disiplin deneyimledim.acikcasi zor bir seneydi.surekli dusundum,surekli planlar yaptim.sadece dusundum,inanin hep dusundum.O psikolojide gununuzu degil ileride yasamak istediklerinizi dusunuyorsunuz,hep bir umut oluyor o cok heyecan veriyor.Benim hayatimdaki en buyuk donum noktasi,bir anlamda kirilma noktasi astegmen kurrasinda istanbula dusmemdi.2 kisiydik farscaci olarak ve ilk ben kurrayi cektim ve ben 3 sn de cektigim kurrada istanbulu cekmistim diger arkadasimaysa geride kalan secenek olan hakkari yuksekova cikmisti.bu hayatimdaki en sihirli seydi.Inanin kurra gunune kadar hic rahat uyuyamamistim,her an dualar eder haldeydim.herkes de oyle.Allah'in beni gercekten sevdigine herseyimle inandim ve son 1 sene icindeki hergunumde o yasadigim ani dusunerek sessiz kaldim.Cevremde cok kisi tanidim;yaradanin varligina inanmayan,ona buna suna inanan,dogaya,tabiata inanan bircok garip,bana gore cok sacma inancla yolunda ilerleyen ...cok kisi tanidim ahalim,kendimi hep kendimden sorumlu tuttum,baskalari beni ilgilendirmezdi.Ama sunu bilinki ben neyin bu bedeni ve tum evreni kontrol ettigini anlatamayacagim kadar derinden hissettim.beni anlayanlariniz vardir mutlaka) anlatmak istedigimi aslinda anlatamadim ama neyse.Paylasmak istedim. Ve 1 senenin sonunda yepyeni dusuncelerle,planlarla gayet ferah bir sekilde geri geldim.Vatani gorevim boyunca hergun rutbeli askeri personele farsca dersi verdim.ogretmenligi tattim.enteresandi,hergunum kelimelerle gecti.surekli okudum.Turkce ve farscanin yapilariyla hasir nesir oldum.Yeni bilgiler kattim hafizama.

Ama inanin o kadar yoruldum ki.Istanbulda olmak en guzel kismiydi.Nobetlerim harici hergun evime geldim,muzik odamda vakit gecirebildim.sevdiklerimi gordum.Hersey yolunda gibi gorunuyor degil mi)))) ama hayir en onemlisi psikolojik rahatlama.Bunu cok iyi anladim.Kendimi hur hissedemedim.Siz hep ertesi gunu dusunmek stresiyle ve baskisiyla yasamanin agirligini belki tadamadiniz.Yasamak lazim,anlatamam ki... hersey psikolojim acisindan sifirin altindaydi ,hayatimin en pesimist donemiydi. Surekli yazdim,hep yazdim.hep hep hep yazdim.50-60 bilemedim 90 sarkilik inanilmaz seyler yazdim.o nedenle bir sonraki solo sagopa kajmer albumunu de tamamen yasamis oldugum seylerle doldurdum.Tum album icin sozlerim hazir.Bence cok hos seyler yazdim.bazen yazdiklarimi okuyorum...onlari seviyorum.Onlari okudukca her turlu duygu yogunluguna kapiliyorum.Simdiden surprizini vereyim bir sonraki solo sagopa kajmer albumu muhtesem olacak.Ve hayatimin en onemli albumu olacak.O albumde kendimle paylastiklarim,tamamen ben olacagim.Sizin adiniza cok seviniyorum. EEEEE gelelim gundeme)) Uzun zamandidr beklenen albumu nihayet cd calarinizla bulusturduk.Mp3 demiyorum cunku ele alip kapagini gormedikce album oldugunu anlamaniz zor.Hersey butundur.Biz bir emek sarfettik ve butunuyle bir karenin icine topladik o emekleri.Hakkini vereceginizden suphem yok.Bugune kadar da olmadi. Mp3 olayina sicak bakmadigimi sanmayin.ben de mp3 dinliyorum,herkes dinliyor.Beni ve arkadaslarimi sevmeyen bir kisim kitle kafile albumunu ari gibi calisarak nete yukluyor.Onlarca link var elimizde.Bu gercekten guzel.En azindan su saatten sonra guzel.ama album cikmadan nete vereni unuttum sanmayin aslinda mp3 yayilimi hem iyi hem de kotu.Bir taraftan belese reklam oluyor diger yandan emektar sensen emeklerin bir anlamda heba oluyor.Garip bir durum.acaba kafile albumunun ya da her hangi bir albumumun bu kadar ilgi cekmesine sevinmelimiyim ? yoksa uzulmelimiyim? muamma..


Herkesi insafiyla basbasa birakiyorum.Benim yapacak o kadar cok onemli isim var ki hepsi benim oldugu kadar sizin icin de onemli seyler.Bu seyleri beraber koruyalim,hep aramizdan bir oyun bozan mutlaka cikacaktir ama bunlarin en aza inmesi onemli.neyse kafileyi IMM dagitimdan ulastiriyoruz.Su an tum turkiyeye dagitiliyor ve 2-3 gun icinde heryerde olacak.Yurtdisindakiler uzulmesin haftaya belcika,hollanda,amerika,almanya,fransa,ingiltere de de bulabileceksiniz. Ilk basim 24 saatte bitti,yeni basimlar yolda.Hersey sizlerin ve bizlerin bekledigi sekilde ilerliyor.Oncelikle hepinize cok tesekkur ederiz.Bu alakayi daimi tutmak adina son gayret cabaya devam edecegiz.Ben tum kuvvetmira ailesi olarak bunlari soylemek istiyorum. Albumun cd si uzerinde sadece logomuz var.yani melankolia muzik logosu .uzerinde isim yazmamasi sizi sasirtmasin bunu bilincli yaptik.hata yok yani her zaman isim yazmak gereksiz bence kapak konusunda elestiriler tabiiki olacaktir.karakalem oldugu icin biraz mat olabilir tabiiki.Benim icin cafcafli,rengarenk tasarimlar ya da ne bileyim olaganustu seyler cok da gerekli degil.Kanimca gayet teknik,gayet manali bir kapak.bu arada o resimdeki teknik ayrintilara ve perspektife dikkatli bakin.Kapagi begenmeyenlere de saygi duyuyorum,birseyi herkes begenemez malum. Kafile biraz gecikmesine ragmen,nette; cikmadan once enteresan bir sekilde yayilmasina ragmen istedigimiz sekilde sizlere ulasti ve istedigimiz sonuca vardi.Ilginiz alakaniz icin cok tesekkur ederim.Bir sonraki projemize basladik bile sagopa kajmer & kolera duet albumune gectik.beatler bitti simdi rap yapma zamani.cok guzel bir album sizleri bekliyor.Meraklanin ben gider adim kalir... sagopa kajmer mahlas kafkef
 
Son düzenleme:
Ceza Sabah Gazetesi Eki Günaydın'da Kısa Bİr SÖleşi
haber.jpg

Türkiye rap'i onun sesinden tanıdı. Ama öfkeli şarkıların arkasındaki duygulu adam Ceza yeterince tanınmadı..

"Duygusal bir insanım, ani bir tepki verdim. Kıraç'a küfür etmem anlık bir şey, oysa haset daha zararlı." "Beni hayatta en çok isyan ettiren şeyler, haksızlık, yanlış anlaşılmak ve önyargılı insanlar."

'Küfür anlık bir şey haset daha kötü'

'Almancı' çocukların kırık Türkçesi ile tanıdık rap'i. Sonra Ceza lakaplı genç bir adamın güzel Türkçesi ile daha da sevdik. Rap onunla reklamlardan pop müzik albümlerine kadar her yere girdi. Ceza bize rap'i tanıttı. Peki biz onu gerçekten tanıdık mı?.

Ondan önce de rap yapanlar olmuştu ama Türkiye bu türü onunla tanıdı demek yanlış olmaz. Ceza, rap'i herkese dinletti; rap, onun sesinden reklamlardan pop müzik şarkıcılarının albümlerine kadar her yere girdi, kulağımıza yerleşti, hayatımızın bir parçası oldu. Onun, her yaştan insanın katılabilmesi için epeyce erken saatlerde gerçekleşen konserlerine gelen, çoğu ortaokul, lise çağındaki gençler gözlerini bile kırpmadan izliyorlar onu ve büyük bir hızla, teklemeden, dili sürçmeden, şaşırmadan birbiri ardına sıraladığı kelimeleri onunla birlikte tekrar ediyorlar. Onun, sözün ve ritmin gücüyle yarattığı sihir hepsini sarmalıyor; Ceza'nın dilinden dökülen, değme şairleri kıskandıracak imgelerle yüklü şarkı sözleri her birinin öfkesini, isyanını ve neşesini ifade ediyor. İşte rap! Rap âleminde Ceza lakabını kullanan Bilgin Özçalkan, yarattığı izlenimin aksine, hani efendi derler ya, öyle bir çocuk. Müziği öfke ve isyan yüklü olsa bile kendisi sakin, düşünceli, dahası düşünmeden kolay kolay karar vermeyen, doğduğu zaman ona verilen ada yakışır biçimde, bilgeleşmeye çalışan bir genç adam. Onunla, müzik, geçmiş ve önümüzdeki günlerde piyasaya çıkacak olan Yerli Plaka adlı albümünün ilk single'ı Feyz Al üzerine konuştuk.

-Babanızı İstanbul Hatırası filminde seyrettik. Eski rocker'lardanmış. Epeyce müzik dinlenen bir ailede büyüdüğünüz anlaşılıyor. Neler dinlenirdi sizin evde?
-Evet, babam '48 doğumlu, o dönemin müzikleri, Jimmy Hendrix'ten Rolling Stones'a kadar her şey, hatta Bonney M dinlenirdi. Benim için Erkin Koray özellikle önemliydi. Tabii Sezen Aksu bir de.

-Sezen Aksu'yu beğeniyor musunuz?
-Çok beğenirim onu. Zaten Sezen Aksu'yu herkes beğenir. Yeni albüm için onunla bir düet yaptık.

-Siz neler dinliyorsunuz şimdi?
- Ben her tarz müzik dinliyorum. Rashit'i beğeniyorum, Mor ve Ötesi, Duman ve Manga son zamanlarda beğenerek dinlediğim gruplar arasında.

-Siz de daha çok rock dinliyorsunuz, öyle mi?
-Evet ama sadece rock değil, klasik müzik de dinlerim, new age de.

'GENÇLERDE BİR KİN VAR'

-Diğer rapper'larla aranız nasıl?
-Özellikle gençlerle çok iyi. Onlara bir şeyler öğretmeye çalışıyorum.

-Yani rakiplerinizle değil de talebelerinizle daha iyi aranız.
-Evet, doğru ama genellikle öyle oluyor zaten.

-Şarkılarınızda dünyanın halini eleştiriyorsunuz.
- Dünyaya baktığımda çok da beyaz bir görüntü görmüyorum. Çok karanlık dünya.

-Nasıl düzelir dünyanın hali?
-Herkes eğitim alabilmeli, paralı eğitim olmamalı. Şu anda müthiş bir kin var gençlerde, birbirlerini öldürüyorlar, böyle giderse kendilerini yok edecekler. Ben onları daha iyi şeyler için motive etmeye çalışıyorum. Herkesin kendine göre dertleri var hayatta. Herkesin hayatı zor.

'ANNEME ÇOK ÜZÜLDÜM'

-Sizi en fazla olgunlaştıran ne oldu hayatınızda?
-Annemi kaybetmek. 2004 yılında, 26 yaşındayken kaybettim annemi. Kanserdi, gözümün önünde eridiğini gördüm. Bu benim için çok büyük bir acı oldu ve beni olgunlaştırdı.

-Müziğinizde isyan var, sizi hayatta en çok isyan ettiren nedir?
-Haksızlık, anlaşılamamak, yüzeysellik, başkalarının peşin fikirli yaklaşımları, önyargı.

-Geçen yaz Kıraç'la olan atışmanızla çok tepki topladınız.
-Duygusal bir insanım ben. O olayda da duygusal bir tepki verdim. Aslında öyle yapmamam gerekiyordu, hata yaptım, bu hayatta kalp kırmak iyi bir şey değil. Şu dünyada bir defa yaşama hakkımız var, onu da iyi bir insan olarak yaşamak gerek. Ama şunu da söyleyeyim, küfür bir anlık bir şey oysa, haset ve kin öyle değil, çok daha zararlı.

-Kızlarla aranız nasıl?
-Fena değil. Benim lise hayatım boyunca hiç kız arkadaşım olmadı ve şimdi gördüğüm ilgi şaşırtıyor beni.

-Şimdi kız arkadaşınız var mı?
-Evet, var.

-Eyvah, hayranınız olan kızlar üzülecek. Başka kızlarla da ilgileniyor musunuz?
-Yok öyle hovarda biri değilim.

'Ben dünyaya aitim ama bu ükeye sahip çıkarım'

Rap yapanlar genellikle Almanya'da büyüyenler oldu. Galiba ilk sizsiniz burada büyüyüp de rap yapan.
-Evet ama aslında bu o kadar önemli değil. Rap'te önemli olan dile hâkim olmak ve ritm. Biz Almanya'da konser verdiğimizde bize gelip 'Keşke Türkçe bilseydim ve dediklerinizi anlasaydım,' diyenler oluyor.

-Bu yeni çalışmanızda Doğulu müzikal temalar var.
-Daha önce de kullanıyorduk böyle şeyler. Aslında bizim yaptığımız müziğin de kökleri var burada. Anadolu'da bin yıl önce Kalenderi dervişleri varmış ve onlar vurmalı çalgılarla köy köy dolaşıp düzeni eleştirirlermiş. Ve biz bunu yabancı tarihçilerden okuyoruz ancak. Vurmalı çalgılar çok daha önce kullanılmış burada, hatta ilk sazı taşlamışlar, içinde şeytan var diye.

-Siz nereye ait hissediyorsunuz kendinizi?
-Ben dünyaya ait hissediyorum kendimi. Ama sahip çıkmamız gereken yer burasıdır, buranın halkıdır.

-Son albümünüzde ekşi sözlük'ü de epeyce eleştiriyorsunuz. Ne düşünüyorsunuz bu konuda?
- Bence kesinlikle olması gereken, çok akıllıca bir fikir ürünü. Ama maalesef bazı yazarlarının kişiliksizlik boyutuna gelen karalamaları ve bazılarının şahsi kin ve kıskançlıklarının da görüldüğü bir yer. Benim kesinlikle ekşi sözlük'le ve orada seviyeli bir şekilde, iyi ya da kötü eleştiri yapan hiç kimseyle bir problemim yok, hatta çok saygım var. Ben sadece her şeyi bildiğini zanneden ukala insanlara tahammül edemiyorum. Kendimle ve daha bir çok şeyle ilgili gördüğüm asılsız iftira ve seviyesiz yorumları yapan ve öyle bir yerde yazmayı hak etmeyen boş insanlara cevap verdim.

'Kimisinin mutluluğu bir resim, kimisininki dört mevsim'

Çok fazla kitap okuduğumu söyleyemem. Belgesel izlerim, bir de gezerek çok şey öğreniyor insan. Bunun dışında çok ansiklopedi okurum ben. Ayrıca bilmediğim bir kelimeyle karşılaştığım zaman Türkçe sözlüğü açar bakarım.

Bu sözler Ceza'nın parçalarından birinden alınma. Onun, şarkı sözü yazmanın ötesinde İstanbul'un yetiştirdiği en iyi şairlerden biri olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ceza'yla görüşmek için onun çalıştığı stüdyoda buluştuk. O kayıt yaparken dinledim, şarkının içinde 'gıybet', 'vesvese' gibi gündelik hayatımızda sık sık kulağımıza çalınmayan kelimeler geçiyor. Ceza, belki de Türkçe'nin hakkını en fazla veren müzisyenlerden biri.

-Çok zengin bir kelime dağarcığınız var, sizin kuşağınızdan birçok kişinin bilmediği kelimeleri kullanıyorsunuz parçalarınızda.
-Evet, yeni kelimeler öğrenmeye çalışıyorum. Türkçe sözlüğe bakıyorum, yeni bir kelime duyduğumda sözlüğe bakarım.

-Neler okursunuz?
-Çok kitap okuduğumu söyleyemem. Daha çok belgesel izlerim, ansiklopedi okurum. Bir de gezerek çok şey öğreniyor insan. Ben büyürken okulu hiç sevemedim ama yine de liseyi bitirdim, elektrik teknisyeni oldum. Uzun zaman da teknisyenlik yaptım. Ama hep yeni şeyler öğrenmeye çalıştımn.

BİRBİRİNE BAĞLI BİR AİLE

-Üsküdar'da büyümüşsünüz. Aileniz halen orada yaşıyor değil mi?
-Evet.

-Siz ailenizle mi oturuyorsunuz?
-Yok ben Sarıyer'de oturuyorum artık. İstanbul'un göbeğinden İstanbul'un dışına düştük. Müzik yaptığım için yalnız kalma ihtiyacı duyuyorum. Çalışmak için bir mekâna ihtiyacım var. Ailemle ilişkilerim çok iyi, sık sık gidiyorum, onları ziyaret ediyorum.

-Kız kardeşiniz Ayben de çok iyi rap yapıyor. O hâlâ babanızla mı yaşıyor?
-Evet, babamla o. Ama sık sık görüşüyoruz, hep birlikteyiz. Ben de çok beğeniyorum Ayben'i. Onun iyi bir rapper olmasını istiyorum ve benim gölgemde kalmaması için çabalıyorum. '

AYŞE DÜZKAN (Sabah Cumartesi Eki 20 Mayıs)

Hayatı Türkçe rap müziğin tarihi olan Üsküdarlı elektrikçi

Ceza'nın 28 yıllık hayatı adeta Türkiye'de rap müziğin tarihi. Bu müziğe ilgisi ilkokul yıllarında sıra arkadaşından ödünç aldığı kasetlerle başlamıştı. Biraz daha büyüyünce kendisi de rap söylemeye girişti. O sıralarda meslek lisesinde okuyordu. Malum, bu tarzda müzisyenlerin bir lakabı oluyor, o da Fatalrhymer demiş kendine. Ama daha sonra, katıldığı hiphop partilerinde ve freestyle rap yarışmalarında hep birinci olunca diğer yarışmacılar ondan 'Cezamız' diye bahsetmeye başladı; o da lakabını Ceza olarak değiştirdi. 1998 yılında Dr. Fuchs ile bir araya gelerek Nefret'i kurdu. Türkiye'de rap'in tarihinde dönüm noktası olan bir toplama albüm var; Yeraltı Operasyonu. Nefret o albümde yer aldı ve Türkiye'nin sayılı 'indie' şirketlerinden Hammer Müzik'le anlaşarak Meclis-i Ala İstanbul'u çıkarttı. Albümün hit parçası İstanbul için çekilen video klip birçok yerel ve ulusal televizyon kanalında yayınlandı. Albüm sonrası Türk ve yabancı basından olumlu eleştiriler alan Nefret; H2000, J&B Dance Festivali ve Avrupa Müzik Festivali gibi organizasyonlarda sahne aldı. Meclis-i Ala İstanbul Türkiye ile aynı anda Avrupa'da da piyasaya sürülmüştü. Albüm, özellikle Türkçe rap'in büyük ilgi gördüğü Almanya'da şaşırtıcı satış rakamlarına ulaştı. Bu arada hatırlatalım, Nefret zamanı başlayan işbirliği hâlâ sürüyor, Ceza hâlâ Hammer Müzik'le çalışıyor. Nefret'in ikinci albümü Anahtar 2001'de yayınlandı. O sırada Dr. Fuchs askere gitmişti, ekonomik kriz patlamıştı, doğru dürüst bir tanıtım yapılamadı ama yine de albüm iyi bir satış rakamına ulaştı. Maya tutmuş, Türkiye rap dinlemeye başlamıştı. Nefret ise Türkiye'nin en çok satan ve dünyada en çok tanınan Türkçe rap grubuydu artık. Ceza bu arada tabii liseyi bitirmişti, elektrik teknisyeni olarak çalışıyordu. Partneri Dr. Fuchs'un askere gitmesi üzerine, tek başına ilk solo albümü Med Cezir'i çıkarttı.

Ceza; Türkçe rap'in yıldızı ilk solo albümü Med Cezir'i çıkarttı.

Bu arada Türkiye'de konserler vermeye başlayan Ceza, 2002'de ilk yurtdışı konserini İsveç'te gerçekleştirdi. İsveç seyahatinde bu ülkenin en önemli hiphop gruplarından Fjarde Varlden ile birlikte bir parça da kaydetti. Bu parça Fjarde Varlden'in Tamam adlı single'ında yer aldı ve İsveç'te CD ve LP olarak piyasaya çıktı. Med Cezir'in aynı yıl piyasaya çıkmasından sonra Ceza basından ilgi görmeye başladı. Türkiye'nin dört bir yanında ve Almanya, Hollanda, İsveç, Norveç, Belçika gibi ülkelerde konserler verdi, H2000, RockIstanbul gibi organizasyonlarda sahne aldı. 2004'te ise Rapstar adlı albümü çıkardı. Bu albümde kız kardeşi Ayben, Fjarde Varlden, Dr. Fuchs, Sagopa Kajmer, Sahtiyan, Fuat gibi birçok rap'çiyle düet yapıyordu. Daha sonra Candan Erçetin, Mercan Dede ve Burcu Güneş'le çok konuşulan düetler kaydetti. Ceza kısa bir süre içinde üçüncü solo albümü Yerli Plaka'yı çıkartacak. Albümün beş şarkı içeren single'ı Feyz Al geçtiğimiz günlerde piyasaya çıktı. Ceza bu single'da bir başka rap'çi Killa Hakan'la düet yapıyor.





Takmamayı öğrendim!

'Medcezir' ve 'Rapstar' albümleriyle hayran kitlesinigenişleten Ceza: "İnsanlar sadece eleştirmeyi biliyor, iş yapmayı bilmiyor! Bu durumsinirlerimi çok bozuyor. Beni rahatbıraksınlar da işime bakayım".

Türkiye'de rap müziğin yer altından çıkıp kitlelere ulaşmasında etkin rol oynayan Ceza; Sezen Aksu'yla düet yaptığı üçüncü solo albümü 'Yerli Plaka'yı piyasaya çıkarmak üzere. Müzikteki yükselişini "yükselen ben değilim alçalan duvarlar" şeklinde tanımlayan 'rapstar'; hakkında merak edilenleri Rolling Stone dergisinin temmuz sayısına anlattı:

'YOL GÖSTEREN BİRİ ÇIKMADI'
* Problemli bir okul hayatım oldu. Asosyaldim. Dersleri hiç anlamadım, okulu hiç sevemedim. Kafam farklı çalışıyordu. Herkesin sevdiği şeyleri sevmiyordum.

* Çok küçükken başladım müzik dinlemeye. Babamın rock ağırlıklı bir plak arşivi vardı. Hiç ayrım yapmadan dinledim ama en çok rap'i sevdim. TRT'de izlediğim breakdance'lı gençlik filmlerinden çok etkilenirdim. Ama bu işi tek başıma nasıl yapacağımı bilmiyordum.

* 90'ların başında söz yazmaya başladım. Zaman içinde yeni insanlarla tanıştım. Bu işi bize öğreten, yol gösteren biri çıkmadı. Kendi kendimize başladık, kendimiz yarattık.

'MADDİYATI DÜŞÜNMEDİM'
* Diplomamla yapamayacağım şeylerin hayalini kuruyordum. Dünyanın farklı yerlerini dolaşmak, farklı insanların önüne çıkıp bir şeyler anlatabilmek istiyordum. Müziğimle bunu yapabileceğimi gördüm.

* Ailem müzik olayına pek sıcak bakmıyordu, bir geleceği olduğuna inanmıyorlardı. Bense işin maddi kısmını ve geleceğini düşünmek istemiyordum. Rap benim hayatta kendi başıma yapabildiğim, kimsenin karışmadığı tek şeydi!

* 97'de Dr.Fuchs ile kurduğumuz 'Nefret'in ilk albümü 'Meclis-i Ala' tahminlerin çok üstünde sattı. İkinci albüm 'Anahtar' ise ilkinden daha çok ses getirdi. Yurt dışından konser teklifleri almaya başladık.

'İNATLA BİLDİĞİMİ OKUDUM'
* 'Türkiye'de müzikten para kazanmak zaten zor, sen bir de rap yapıyorsun. Nasıl olacak bu iş?" dediler. Ama ben bunları hiç düşünmüyordum. İnatla bildiğimi okumaya devam ediyordum.

* 98'de annem kansere yakalanınca, her anlamda sıfırın altına düşmüştüm. 'Rapstar'ı da bu şekilde yazdım. Düet teklifleri de böyle bir dönemde gelmeye başladı.

* Arabeskçilerden, popçulardan hatta türkücülerden bile teklif geldi. Kendime bir çizgi tutturmaya çalışıyordum. Reklam teklifini kabul ettiğimde tepki gördüm. Duygusal bir insanım ama hakkımda söylenenleri takmamayı yavaş yavaş öğreniyorum.

Hâlâ kirada oturuyorum

* Para kazanınca yaşam standardımı pek fazla değiştirmedim. Sadece bir araba aldım. Hâlâ kirada oturuyorum ve ara sıra hâlâ parasız kalabiliyorum. Ünlü olduğum için dışardan bakınca çok zengin falan olduğumu düşünüyorlar.

* Benim sorumlu olduğum insanlar, bir ailem var. Onlara bakıyorum ben... Kendim için pek fazla da bir şey yaptığımı söyleyemem. Gece hayatım yok, hovardalık yapmam. Evde takılmak, kayıt yapmak, söz yazmak beni daha çok mutlu ediyor.






Ceza , Ankara Incity Dergisinin Konuğu Oldu....
rolling.jpg
Öncelikle herkesin merak ettiği bir konuyla başlayalım; yeni albüm ne zaman çıkacak? Yeni albümden biraz bahsedebilir misiniz; diğer albümlerden farklı olarak neler bulacağız bu albümde?

Bu albüm için uzun zamandır oldukça titiz çalışıymaktayız.Bu yüzden diğer albümlere göre her yönüyle uzun sürede oluşan bir produksiyon olmakta. Dinlendiğinde diğer albümlere göre farklılığı hem duyacak hemde hissedeceksiniz.

Sezen Aksu ismini duyduk albümde, sizi çok sevdiğini biliyoruz zaten, nasıl biraraya geldiniz?

Bir rüyayı yaşamış gibiyim. Sokaklardan geldim şan dersi almadım nota bilgim yok müzik okullarına gitmedim sadece gönülle koştum. O da bunu hissetti. O nun hakkında kelimelerle anlatılacak şeyler çok az. Kısaca o SEZEN AKSU. Şimdilik pek fazla bir şey söylemek istemiyorum. Albüm çıktığında "gelsin hayat bildiği gibi" adlı parçaya dikkat edin.

Plak şirketiniz DVD'nizin çıkacağını açıklamış Bu fikir nasıl doğdu ve neler bulacak insanlar DVD'de?

Dünyanın heryerinde birçok grup ve müzisyenin hatta her dalda iş yapan insanların kendilerine ait dvdleri yapılıyor. Bu da o insanları seven ve daha iyi tanımak isteyenler için oldukça güzel birşey. Ülkemizde bu tarz işler pek yapılmadığı için hem bu işi başlatmak hemde geriye kalıcı görsel bir şeyler bırakmak amaçlı olarak bu işi yaptık. Dvd de yurtiçi ve yurtdışında sahne aldığım konser ve festival görüntüleri, canlı performanslar, roprtajlar, özel görüntüler, videoklipler ve daha birçok şeyi bulabilirsiniz.

Ceza piyasaya çıkmadan önce Türkiye'de böyle bir müzik de yapılmıyordu, yapılıyorsa da fazla dinlenmiyordu, şimdiki durumu kıyasladığımızda Ceza birilerinin önünü açtı diyebilir miyiz?

Kesinlikle diyebiliriz, denmeli çünkü bu bir gerçek. Ama benimde bunu başarmamın nedeni beni dinleyen, destekleyen ve seven insanlar yani asıl kahramanlar. Biz onlarla birlikte bir tarih yazıyoruz, buna isteyen katılır isteyen katılmaz.

Son dönemlerde gerçekten eline mikrofonu alan rap yapmaya başladı& Bu sizce olumlu mu?

Maalesef değil neredeyse çoğu özenti ve taklit. İşi beceremeyip bir şeyler elde edemedikleri zamanda aşşağılıklaşıyorlar. Bunun nedenide ailelerinden aldıkları terbiye, cahillik ve kişiliklerindeki bozukluk. O kadar heyecanlılarki neye saldıracaklarını bilemiyorlar. Bilinçli yapılan iş çok az. Bir parça yada albüm yapan iki konser veren hemen havalara giriyor. Kendini istediği herkesle bir tutuyor. Bölünüp kavga etmeye hazırlar ama bu tarz insanlar çok geçmeden mikrofonu yere bırakıp dönüp gidecekler, er yada geç.

Peki son dönem mc'lerinin içinde dinlemeyi sevdiğiniz birileri var mı?

Ayben , sahtiyan , alaturka mavzer , önder , emre , killa hakan , mode xl , sessiz apo , sansar , bitirim altın parmak ve aklıma gelmeyen bu işi hakkıyla yapan bir çok kardeşim....

Ekranda sizi görmek neredeyse imkansız; programlara katılmıyorsunuz, bir yerlerde magazincilere yakalanmıyorsunuz ve hatta fazla klip bile çekmiyorsunuz... Ekrandan uzak durarak bu kadar çok hayran kitlesine ulaşmayı nasıl başardınız?

Buna rağmen eleştiriliyorum. Piyasadaki farklı müzisyenlerden biri olduğum için senede birde televizyona çıksam bu çok göze batıyor. Ama sizin gibi gönülden bakmayı beceren insanlar beni sürekli göz önünde televizyonda görmek istiyorlar. Ben bu ikisini ince bir çizgide tutmaya çalışıyorum. Durmadan program teklifleri geliyor. Eğer bazılarının zannettiği gibi olsaydı hergün tv ye çıkmak iş değildi benim için. Kliplerim hiçbir zaman büyük kanallarda yayınlanmadı belkide yayınlanmayacak ama benim medyatik olmak gibi bir kaygım yok. Ama şöylede bir gerçek varki eğer albüm çıkarıyorsanız artık underground değilsiniz demektir ve plak şirketiniz için hayranlarınız için sorumlu olduğunuz ve bakmakla yükümlü olduğunuz insanlar için bazı şeylere katlanmak zorunda oluyorsunuz maalesef. Ayrıca ben tek bir şarkı yada albümle insanlara ulaşmadım arkama dönüp baktığımda bana yetersiz gelsede birçok güzel işler yaptığım açık ve net görünüyor.

Forumlardan ve birkaç siteden takip ettiğim kadarıyla, sizi sevmeyenler de var aslında ve bunların çoğunluğu meslektaşlarınız Rapçiler arasında diss dediğimiz bir olay var ve siz bu konuda bana göre bir numarasınız. Sizi sevmeyen mc'ler olmasa diss de olmayacak. O zaman sizi sevmeyenler ekmeğinize biraz da olsa yağ sürüyor diyebilir miyiz?

Eğer çok iyiyseniz onların asla yapamayacağı şeyler yapıyorsanız ve bunu onlarda biliyorsa maalesef size saldırmaktan başka çareleri kalmıyor. Ayrıca diss yapmayıda beceremiyorlar. Aileye va namusa küfür etmek diss yaptığınız kişi hakkında bildiğiniz özel konulara girmek hiciv den yoksunluk, zavallılık ve acizliğin göstergesidir. Bazıları gazetelere sağa sola insanlara sizin hakkınızda yalan dolu yazılar laflar iftiralar yazabiliyorlar. İnsanları kışkırtıp kandırabiliyorlar. Kısacası dillerinin yetmediği yerde her türlü namussuzluk ********liğe başvuruyorlar. Bu sadece onları yerin dibine sokar, dışarıdan bakanlar için kötü izlenimler oluşturur ama oldukları yerde sayıp dururlar. Ben öyle olmadığım için burdayım. En basitiyle "sadece meyva veren ağaç taşlanır" ben bunu asla yapmadım....

Ekranda az, sahnede çok görünüyorsunuz& sık sık da yurt dışına çıkıyorsunuz. Yurt dışında nasıl bir hayran kitleniz var?

Gittiğim her ülkede türk ve yabancı seyirci birarada oluyor. Müziğimi herkes için yapıyorum. Bir çok ülkede yabancı hayranlarım var. Mailler alıyorum. Konser sonrası insanlar "ilk defa türkçe bilmediğim için pişman oluyorum" diyorlar. Müziğimin sınırı yok sağlık ve ömür el verdikçe her yerede taşıyacağım.

Ankara seyircisi sizce nasıl bir seyirci?

En sağlam kitlelerden. Ankara anadolu daki rap in kalelerinden biri. Seyirci katılımcı ve çok sıcak.

Hiç konser sırasında bir şarkınızın sözünü unuttuğunuz oluyor mu?

Tabiiki oluyor insanlık hali. tek bir şarkımın sözü bir popçunun albümünün sözlerinin toplamından fazla. Ama unuttuğum yerde doğaçlama yapabiliyorum. ayrıca seyirci benimle birlikte söylediği için de pek sorun olmuyor.

Şarkılarınızda kızgınlıklarınızı çok iyi yansıtıyorsunuz& Memleket meseleleri gibi& Böylelikle sizi dinleyenlerin de gözlerini açıyorsunuz. Şarkılarınızı yazarken dinleyenlerinizi de düşünüyor musunuz, böyle bir misyon taşıyor olabilir misiniz?

Elbetteki yazarken her şeyi bir çok açıdan düşünüyorum. Düzen değiştirmek gibi bir hayalim olmadı ama en azından gençlerin bazı şeyleri görebilmeleri ve kendilerini gösterebilmeleri için ilham ve gaz verdiğime inanıyorum. 96 da bu ülkedede herşeye rağmen bu işin yapılabileceğine inanıyordum belki 10 sene sonra oldu ama oldu. Yolun başındayız ve inşallah herşey daha da güzel olacak.

Kardeşiniz de sizin yolunuzda ilerliyor. Ancak herkes Ceza gibi bir ağabeye sahip değil. Bu işi yapmak isteyenlere neler önerirsiniz?

Ayben çok iyi rap yapan tek kız. Gençlere önerim İnsanca yaşayıp insanca yazsınlar. Okusunlar çalışsınlar ve iyi dinlesinler. Her türlü illegal olgudan uzak dursunlar ve sabretsinler. Hayat çok kısa kalp kırmak en kolayı.

Teşekkürler
arsiv-babylon2.jpg
 
10temmuz-yerliplaka.jpg
herkese selam,
Uzun bir bekleyişten sonra nihayet Ceza'nın Yerli Plaka albümünün kayıtları bitti.Bu Albümün başına aklınıza gelebilecek her türlü aksilik geldi...Önce Ceza'nın ses telleri problemi uzun bir ara vermemizi gerektirdi.Arkadan kar kış derken bir ayın üstünde zamanı da öyle harcadık...Bunun yanısıra albümde düetleri olacak çok değerli sanatçıların biraraya getirilmesi ve kayıtları için zamanlamaların ayarlanması ciddi bir zaman kaybına neden oldu.Birçok şarkı Ceza'nın sizlere olan saygısından dolayı çok ince elenerek defalarca üzerinde çalışılarak yinelendi. Birçok şarkı ya değiştirildi ya da albüm dışı kaldı. Ceza'yı tanıyanlar ne kadar mükemmelliyetçi ve titiz olduğunu bilirler.Ceza'yı Ceza yapan en büyük özelliklerinden biri olan titizlik albüme tamamen yansıyınca bu gecikmelerin de önüne geçmek tabi ki mümkün olmadı. Zaten karar verilmişti.Acele,"haydi geciktik" diye detayları atlanmış bir albüm olmayacaktı "Yerli Plaka"...Tüm baskılara ve sıkıştırmalara rağmen Ceza içine sinmeyen tek nota , tek söz bile koymadı albüme.Geciksin ama bir adım ileride gerçek Ceza lezzetinde albüm olsun istedi Ceza ve bunuda bence çok ama çok fazlasıyla başardı. Aksilikler kimi zaman hepimizi (sizler de dahil) ciddi olarak isyan etme seviyesine getirdi... Sinirler bozuldu, yeniden düzeldi ama hepsi albümün en iyiyi yakalaması içindi.
Hepimiz albümle yattık albümle kalktık. Her dinlediğimiz yeni parça ile resmen dağıldık. Benim, sizlere bu albümle alakalı olarak söyleyeceğim tek bir söz; bu albümde en az 4-5 albüme çıkış parçası olabilecek sayıda mükemmel şarkılar var. Her parça için günlerce, gecelerce sabahlara kadar kayıtlar yapıldı. Mixlerde ve kayıtlarda en ufak hataya yer vermemek için Digitolia Stüdyoları 7/24 saat hizmette sınır yoktur felsefesi ile stüdyo tarihinin en mükemmel albümüne imza attı.Sana buradan özel teşekkürler Ayhan Sayıner.Bu Albüm için o kadar çok insan seferber oldu ve emek verdiki ben sayılarını unuttum. Albümü elinize aldığınız da kapağından kitapçığına, kitapçığından ses kalitesine dahi Avrupa standartlarından çok daha ileri ve kaliteli bir albüme sahip olacaksınız. Şarkılara gelince , bence bu albümün asla bir çıkış parçası yok! çünkü; şarkıları birbirinden ayırmak neredeyse imkansız... Hepsi sizi değişik yerlere alıp götürüyor. Bu albümde Ceza'nın hayat hikayesinden, felsefesine, hissettiklerine çok daha yakınlaşacaksınız. En önemlisi benim fikrime göre çok büyük dikkatle hazırlanmış parçaların arasında en sevdiğinizi bulmanız mümkün olamayacak. Her parçada değişik lezzetler bulacaksınız. Hepinizden şu anda tek laf duyuyorum: "Herşey iyi güzel de arkadaşım nerede bu albüm , ne zaman çıkacak ?" Bunun cevabı için Hammer Müzik insan üstü bir gayretle çalışmakta... Albüm Almanya'ya mastering için gitti. Masteringden dönüşte Kültür Bakanlığı işlemleri hızlanacak. (Kültür Bakanlığı işlemleri hergün yeni mevzuat çıkardığı için devamlı uzamakta)... Ve... Nihayet umduğunuzdan daha kısa bir süre sonra Yerli Plaka elimizde olacak.
Ceza'dan sizlere kısa bir mesaj var
Hepinize sabırlı bekleyişiniz için teşekkür ediyor. Sizin bu sabırla bekleyişinizin karşılığını "Yerli Plaka" ile fazlasıyla alacağınızı ve sırf bu sorumluluktan dolayı herşeyi bu kadar detaylı düşünüp, herşeyini verdiği albümü yaptığını söylüyor. Bu albümde çok ciddi sanatçılarla düetler var .
sezen.jpg
sezen aksu
tech9.jpg
Tech N9ne
afrob_deluxe.jpg
Afrob + Samy Deluxe
ayben.jpg
ayben
sahtiyan.jpg
sahtiyan
emre.jpg
emre
alaturkamavzer.jpg
Alaturka Mavzer
mihenk.jpg
Mihenk Taşı
yener.jpg
yener

Yerli Plaka'nın beatlerini Roka , Ayhan Sayıner ve Almanya , Hollandadan Beatmakerlar hazırladılar.

Albümün ilk klibi ise Yerli Plaka şarkısına Almanyada bu konuda uzman bir ekip tarafından senaryoya özel hazırlanmış bir sette bu ay içinde çekilecek.

Arkadaşlar hepimiz sabır taşına döndük ama inanın beklediğinize değecek herşey. Albümün çıktığı gece geç saatte Understation her zaman yeni albüm çıkışlarında yaptığı gibi tüm Yerli Plaka'nın tanıtımını sabaha kadar yapacak.Yurtdışında ve uzakta olan arkadaşlarımızda bu sayede Yerli Plaka'yı ön dinleme imkanına sahip olacaklar. Korsan meselesi için fazla söylenecek söz yok artık. Zannederim bu camianın en büyüklerinin verdiği demeç ve yazdığı yazıları okumuşsunuzdur?...Bu yüzden daha fazlada söylenecek bir söz yok.Bu kadar yoğun ve uzun sürede harcanan emeği çalmak için yol yapanların, bahane üretenlerin Allah zaten belasını veriyor tek tek. Hırsız her konumda hırsızdır, ********dir... Gerisi vicdanınıza kalmış ? Ama bu tarz link yayınlayan ve dağıtanlar hakkında ciddi kanuni girişimlerde bulunulacaktır. Isteyen istediği proxy ve ip'yi kullanabilir unutmayın ki hepsinin kaydı mevcut. Ve eser hırsızlığı ciddi bir suçtur!!! Bana bişi olmaz, beni yakalayamazlar, yerim ben interneti diyenler bu cesaretlerinin de neticesine katlanmak zorundadır. Çok yakında Yerli Plaka'da görüşmek üzere...
Fatih
ayhansayiner.jpg
ayhan sarıyer
roka.jpg
roka
 
cashflowbluejeanbuyukww1.jpg
Cash Flow uzunca bir süredir İzmir’de yeraltında rap hayatını sürdüren bir grup. Daha önce “1 milyon” adını verdikleri proje ile Türkçe Rap piyasasında kendilerinden söz ettirmiş olan grup şimdilerde ise İrem Records’dan çıkardıkları “Bir Anlık Hata” isimli albümleri ile müzik marketlerde yerlerini aldılar. Biz de Cash Flow kimdir, ne yapar diye Volkan ve Çağdaş’a sizler için sorduk.

Çağdaş: Volkan ile Ortaokul yıllarına dayanan bir dostluğumuz var. İlk tanıştığımızda Volkan’ın rap dinlediğini bile bilmiyordum. Aradan belli bir süre geçtikten sonra lise çağlarında rap müzikle daha bir içli dışlı olmuştum ve ilk üretmeye başladığım yıllar (1998–1999) Volkan’ın da bir şeyler yapmak istediğini duydum ve ona destek oldum. Gelişen zaman içinde yollarımız kesişti ve birlikte üretmeye başladık. Cashflow’u ilk olarak 2000 yılında bir aile olarak tanıtmıştık ama sonra Hakan MC’nin yurt dışında eğitimi ve diğer çalıştığımız MC’lerin rap ile bizim kadar ilgilenememesi sonucu ilk albümü ikimiz tamamladık ve Aykut Gürel ile bağlantıya geçip İrem Records’dan bandrol aldık.

Volkan: “Bir anlık hata” albümünün içinde 2003 yıllında yapılmış parçalar da 2005 yılında kaydedilmiş parçalar da var. Biz “hadi albüm yapalım” diye direk stüdyo çalışmasına girmedik. Sürekli parça kaydettik, kendimizi geliştirdik ve bu arada beğendiğimiz parçaları saklayıp “Bir anlık hata” adlı ilk albümümüzde topladık. Amacımız yeraltı ruhunu yansıtabilmekti. Amatör ruhla hazırlanmış profesyonel rap müzik yaptık diyebiliriz.

Çağdaş: Çıkan albümleri destek amaçlı alıyorum. Killa Hakan “Semt Semt Sokak” ve Sagopa Kajmer’in “Romantizma”sı en son beğendiğim albümler. Türkçe rap dinlemiyorum aslında, genelde yabancı underground rap, reggae ve trip hop dinliyorum.
 
Suikast nokta De , Mode XL Röportaj

Snoopra : Mode XL´in albümünden önceki rap hayatını biraz anlatır mısınız?

Mode XL: Sürekli çalışmalar içerisindeydik.Yaptığımız demo kayıtlarla reklam yapmak yerine sürekli çalışma içerisinde kalıp,dinleyicinin karşısına gerçek bir prodüksiyonla çıkmanın daha iyi olacağına inandık.Bir anlamda Altın Jak´tan önce sürekli antremandaydık.

snoopra: Albüm fikri nasıl çıktı?

Mode XL: Çalışmalar sırasında belli bir noktada kendimizi hazır hissettik.Albüme sokabileceğimiz bir kaç parça yaptıktan sonra bu kararı verdik.

snoopra:Albümden , konsept olarak biraz bahsedermisiniz?

Mode XL: Albümde kesin bir tarz yok.Parçalar bir bütün olarak birbirine yakın gibi kulağa gelsede aslında farklar var.Aynı zamanda Altın Jak sadece belli bir rap dinleyici kitlesi için veya kendimiz için hazırlanmış bir albüm olmaktan çok gelişmeye ve çoğalmaya ihtiyacı olan Türkçe rap adına yapılmış bir albüm.
modexl2.jpg
snoopra: Albümden hangi parçaya klip çekeceksiniz,klip hakkında biraz ipucu verebilir misiniz?

Mode XL: Parça sürpriz olsun.Şu anda video için yönetmenlerle sürekli irtibat içindeyiz. Kafamızdakiler netleştiği zaman çekimlere başlıyacağız.

snoopra: Klibi tv de görebilecekmiyiz?

Mode XL: Tv de görmedikten sonra klip çekmenin bir anlamı yok.

snoopra: Klibin Ankara´da çekilmeyeceğini duyduk,neden?

Mode XL: Bizde Ankara´da çekmek isteriz.Fakat taknik destek açısından çok zor.

snoopra: Hip hop oscarları için düşünceleriniz neler?

Mode XL: Rap adına düzenlenen her organizasyonu destekliyoruz. İlerde bu organizasyonların daha yüksek bütçeli ve daha medyatik olacağından eminiz.Umarız bu sefer de daha başarılı olur ve gölge düşmez.
modexl3.jpg
snoopra : İlk albüm tam isabet mi?

Mode XL : Türkçe rap piyasasında gayet başarılı bir albüm.Ancak hedef burası olmadığı için budur diyemiyoruz.

snoopra : Albüm satışları nasıl gidiyor?

Mode XL: Gayet iyi.İnşallah daha da iyi olucak.

snoopra : Mode XL´in diğer rap gruplarından farkı ne?

Mode XL : Farka dinleyiciler karar vermeli.Ancak bize göre fark Altın Jak.

Snoopra:. Türkçe rap ile ilgili düşünceleriniz neler?

Mode XL: Şu an kesinlikle amacına ulaşmış değil.Bizim istediğimiz noktaya ulaşabilmek için biraz daha zamana ve sabıra ihtiyaç var
modexl4.jpg
snoopra : Cartel´den sonra Türkçe rap çok yol katetti fakat medyada o kadar çok yer bulmadı.Bunun nedeni sizce nedir?

Mode XL : Cartel piyasaya çıktığında dinleyicileri arasında dinledikleri müziğin rap olduğunun farkında olmayanlar bile vardı.Türkiye için çok taze bir müzik tarzıydı ve o zamanın akışına göre iyi ayak uydurdu. Şu sıralar medyada yeterince yer almamasının sebebi Türkçe rapin köklü bir müzik tarzı olmaması ve büyük firmaların müzik sektörüne istediği gibi yönverme gücünün olması.Şu anda neredeyse insanların ne dinleyeceğine büyük sermayeli müzik şirketleri ve medya karar veriyor.

snoopra : Şu anda herkes hızlı rap yapmaktan yana.Siz buna nasıl bakıyorsunuz?

Mode XL : Kesinlikle hızlı rap yapmak iyi rap yapmak anlamına gelmez.Önemli olan altyapıya karakter kazandıracak vokali atabilmek.Bu çok yavaş ta olabilir çok hızlı da.

snoopra : Bu aralar mc ler birbirleriyle diss yapıyor.Sizde yapmayı düşünüyor musunuz?

Mode XL: Sağa sola laf atmış olmak için diss yapılmaz.Yapılan diss in kayda değer bir nedeni olmalı.Her yerden ufak tefek laflar gelir gider.Bizim bu sıralar kimseyle bir derdimiz yok.Ancak sabır zorlanmamalıdır.Aksi takdirde bir kelimeye bir albüm iki kelimeye double albümle cevap veririz.

snoopra: Geleceğe dair planlarınız neler?

Mode XL: Şu anda ikinci albüm çalışmaları içerisindeyiz.Ancak bu parça yapımı olarak değil, bir sound arayış çalışmaları.Öncelikle önümüze bakıyoruz.İmkanlarımızı ve stüdyomuzu geliştirme çabası içerisindeyiz...Sonrasında prodüksiyonlar arka arkaya yağacak...

snoopra : Mode XL´in internet sitesi olacak mı?

Mode XL: Kesinlikle olacaktır.Kısa bir zaman sonra açacağız.

snoopra:Yasin´in iyi bir dj olduğunu biliyoruz.Başka kimlerle çalışıyorsunuz?

Mode XL: Öncelikle şuna açıklık getirelim;Yasin dj değil prodüktör.Prodüktör yapar dj çalar. Biz Evren ve Yasin olarak aynı zamanda prodüksiyon grubuyuz.Çalışmalarımızda altyapılardan tutunda vokal kayıtları ve masteringe kadar ortak çalışırız.

snoopra: Yapımcılığını yaptığınız rapçiler var mı?

Mode XL: Bikere inanılmaz derecede prodüksiyon talebi var. İçlerinden yetenekli ve bu işi gerçekten yapmak isteyenleri seçmeye çalışıyoruz. İsimlerini de zamanı gelince öğrenirsiniz.


snoopra: Herkes alt yapı yapmanın çok kolay olduğunu söylüyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz ?

Mode XL: Altyapı yapmak hiçde kolay değil . Kolay diyenlerin nekadar başarılı olduğunu sizde görüyorsunuz. Bir de daha önce sorduğun " fark " sorusuna cevap bulabilirsin.

snoopra: Plak şirketiniz İstanbul´da . Siz Ankara´dasınız Bu durum zorluk çıkarıyor mu ?

Mode XL : Mutlaka zorluk çıkarıyor, Fakat aşılabilir zorluklar. Bunun bir olumlu birde olumsuz sonucu var. Bizim de olmamız gereken bir iş olduğunda devamlı gidip gelmek zorunda kalıyoruz bu bizi olumsuz etkiliyor. Olumlu olan ise İstanbul´daki dedilodulardan uzak kalmamız. Böylece kendimizi işimize verebiliyoruz.

snoopra: İkinci albümde nasıl bir tarz izlemeyi düşünüyorsunuz ?

Mode XL : Birinci albümde istediğimiz soundu yakalayamadık. Şuan ikinci albümün soundu üzerinde çalışıyoruz. Albümde belli bir konsept olacak .

snoopra: Ropörtaj için çok teşekkürler. Suikast ailesi ve Türkçe Rap camiası için son olarak düşünceleriniz neler?

Mode XL: Biz de teşekkür ederiz Suikast ailesine başarılarının devamını dileriz. Tüm camiayaya sevgiler saygılar.


veyasin.jpg


829458385_m.jpg


modexl


 
Ayben röportajı;
MyRap-Selam Ayben.Temamız undergorund a yönelik olduğu için Underground dan başlayalım.Sana göre undergorund nedir?

Ayben-Underground bence insanın kendine yakışanı giymesidir
Şaka bir yana insanlar biraz yanlış tabir ediyorlar bende şu anda kendimi Underground görüyorum bunu hissetmek önemli tabi, ancak albüm yaptıktan sonra artık Underground değilsiniz demektir.


MyRap-Peki Underground Türkçe Rapte hakkettiği yerde mi?

Ayben-Undergrounda ilgi ve saygı büyük,şu anda yapılan çalışmaları takip etmeye çalışıyorum ki belki bilmediğim dinlemediğim bir çok mc vardır.ancak Underground hakkettiği yerde mi derken bana sorduğunuz soru cevabı şu yöne götürüyor; yeterince tanınıyor mu?hayır tanınmıyor ve tanınmadığı için sadece bizler bildiğimiz için zaten Underground kalıyorlar,henüz albüm yapmadıkları için.Demin de söylediğim gibi bandrol almışsanız ve albüm çıkartıyorsanız tvde klipleriniz dönüyorsa artık Underground değilsiniz.bu bir gerçek.

MyRap-Underground da başarılı bulduğun beğendiğin isimler var mı?

Ayben-Tabiiki var,Sahtiyan, Alaturka Mavzer,Sansar,Mic Rap,Rap Angels,Buğra aka Milat Farkinsan ve Enmuel ve belki daha sayamadığım bir çok mc var dinlediğim.Kadıköy ekibi , Sahto ve Rap Angels,Engin (Enmuel) zaten dostlarım sürekli görüşüyoruz çalışmalar yapıyoruz.Farkinsan ve Enmuel bu saydıklarımın arasında en küçük yaşta olanları ancak çok iyi olacaklarına inanıyorum.

Bana demolarını dinletmek isteyenler Hammer müziğe benim adıma yollarlarsa bana ulaşacaktır.


MyRap-Türkiye'de Türkçe Rap adına sayılı bayan mclerimizden birisin.Kimilerine göre en iyisin.Öncelikle şunu belirtmeni istiyorum.Bu işe nasıl başladın?Başlarken böyle bir noktaya çıkacağını tahmin etmiş miydin.?

Ayben-Aslında çıkarken böyle olacağını tahmin ediyordum bir insan kendine güvenmeden bu işi başaramaz zaten,ancak bu kadar çabuk olmasını hiç beklememiştim.bir şeyi çok isterseniz oluyor ve çok çalışmak gerekiyor ben boş durmadım sürekli yazdım konserlere çıktım.sahneden korkmadım en önemlisi bu ve benim benimsediğim ve herkesinde bildiği şey şu ki yalnız başına konser veremeyen rapper gerçek bir mc
değildir.Bizim yerimiz sahne,oraya çıkmadan asla tamamen olamazsın istersen 100 albüm yap ama gerçek bu.Asıl şov orda,orda kendini ispatlaman gerekiyor.

MyRap-Peki bu başarını neye borçlusun ve bu başarında abinin rolü nedir?

Ayben-Bu başarının büyük bölümünü abim oluşturdu ben bunu her zaman gururla söyledim.O bana güvenip onlarca büyük organizasyonda yanına aldı ve bende ona bu güveni verebilmek ve onu utandırmamak için çok çalıştım.Sonunda başardım.Kaldı ki gerçekten bende bir ışık görmeseydi asla bu desteği vermezdi ama sizde takdir edersiniz ki ben yaptığım her işi dinleyenlerden önce dünyanın en iyi mc sine beğendirmeye çalışıyorum.Bu daha başlangıç,çok daha iyilerini yapmak için çalışıyorum

MyRap-Bir rapper olmasaydın eğer tam olarak ne olmayı amaçlardın ?

Ayben-Hayatımda bir şekilde rap olurdu,vokal yeteneğim olmasaydı bir şekilde prodüktörlük yapmak, yani rape bir şekilde tutunmak isterdim oda olmazsa kıyafet tasarlayabilirdim rapperlar için

MyRap-Albüm hakkında konuşalım biraz.Kariyerinin ilk albümü yolda.Öncelikle en merak edilen soru şu : Belirli bir tarih var mı , çalışmalar nasıl gidiyor?

Ayben-Belli bir tarih veremem çünkü verdiğim tarih olmadı,insanlar bunun bizden kaynaklandığını sanıyorlar ancak biz albümleri evimizin oturma odasında yapmıyoruz,bir sürü aksilik oluyor ve anladım ki bu işler planlandığı gibi gitmiyormuş ve tarih vermeye tövbe ettim.çalışmalar mükemmel gidiyor araya başka sürpriz çalışmalar giriyor.aldığım teklifler beni inanılmaz şaşırtıyor ancak şu anda albüme yoğunlaştığım için çoğunu ertelemek durumunda kalıyorum.albüm kayıtları sırasında Nil Karaibrahimgil 'in albümü için bir parça kaydettik.Bir de geçtiğimiz günlerde Sertab Erener konserlerinde eşlik etmemi istedi ve bende seve seve projeye katıldım.Onun varolan 3parçasına yeni sözler yazarak sahnede eşlik ettim.7 nisan cuma akşamı venue deydik ve mükemmel bir konser gerçekleşti.


MyRap-Bu albümde daha önce albüm dışı yaptığın çalışmalardan farklı bir şey yaptın mı?

Ayben-Albümde de diğer çalışmalarımda yapmış olduğum gibi rap yaptım,bu albüm benim birikimlerimi yansıtacak.yazdığım sözleri yaşadığım çoğu şeyi bu albümde toparladım ,tam zamanı olduğunu düşünüyorum.insanlar geç bile kaldığımı söylüyorlar ancak ben o ara dönemde boş durmadım zaten.Konserler düetler vs.

MyRap-Kimlerle featin var?bizi ne gibi sürpriz ler bekliyor?

Ayben-Tabi ki Ceza ,Sahtiyan olacak herkesin tahmin ettiği gibi.Rap Angels,Alaturka Mavzer bir aksilik olmazsa yer alacaklar. Birkaç isim daha var ama onlarda sürpriz olsun.

MyRap-Umarım albüm hakkında merakı olanlar tatmin olmuşlardır.Gelelim gündemi meşgul eden diss konusuna : sana göre rap te diss mutlak olmalımı?Yada biri diss yaptığında mutlak karşılık olmalımı ?

Ayben-Dünyanın her yerinde Rap te diss var. Rap in bel kemiklerinden kabul edilmiş.Foxy Brown Lil Kim e diss attığında kimse Foxy ortamı böldü yada bilmem kimi sattı dememiştir emin olun bu iş bu şekilde yürüyor. Biz kavga edip birbirimize şiddet uygulamıyoruz.Biz sözlerimizle gerekeni yapıp kendimizi savunuyoruz.Öyle yada böyle diss her zaman olacak.ve biri diss yapıyorsa dissin muhatabı da aynı şekilde cevap verebilir.Mutlak karşılık olmalımı derken ben kendi adıma her disse karşılık vermem yani tanımadığım alakasız bir insan bana diss yaparsa olaya neden atlayayım ki?Bırakırım kendi kendine konuşsun.

MyRap-Diss te küfür şart mıdır sana göre?Daha iğneleyici küfürsüz sözler seçilmesi daha uygun değil mi sana göre?

Ayben-Bunu diss olarak sınıflandırmamak lazım,biz rap yazarken günlük hayatta kullandığımız cümleleri bir araya getiriyoruz. kim küfür etmiyorum derse yalan söyler dünyanın en kibar insanı bile diline almasa da aklından geçirir.Küfür hayatın içinde zaten var.illa rapçi ler küfrediyorlar diye bir şey yok yani.Ayrıca küfürler nadiren çıkıyor kalemimizden.illa küfretmek için rap yapanları tasvip etmiyorum ancak arada kaçan olur o da sorun yaratmamalı.

MyRap-Gerek albüm hakkında,gerek Underground hakkında gerekse şahsın hakkında merak edilenler umarım yanıtını bulmuştur.MyRap.Org olarak bizi kırmayıp zaman ayırdığın çok teşekkür ederiz.Undergrounda destek için açtığımız siteye en yakın zamanda senide bekleriz.

Ayben-Ben teşekkür ederim,sorular elime ulaşınca üye oldum zaten saygı ve sevgiler herkese.
 
Serin Röportajı İzmir'den Dünyaya kadar olan yolculuğundan
biraz bahseder misin ?
Açıkçası ben bu tür şeyleri konuşmak istemiyorum. Bunları gereksiz buluyorum. Çünkü ben müzikle ortaya çıktım ve müzik hakkında yoğunlaşmak istiyorum. Öyle bir şey var ki, albümü çıkardım ve daha müzik dinlenmeden saldırıya uğradım. Bir de oturup da hayatımı adım adım anlatmak istemiyorum. Açıkçası bu konuda oldukça dertliyim. O yüzden bunları boş verelim.
serinpw6.jpg

Peki o zaman Müzikten bahsedelim.
Rap müziğine dair neler yaptın ?
Daha önceden müzik dersleri almıştım ama akademik ya da konservatuar eğitimi görmedim. Şarkı sözleri yazıyordum. Hip-hop New York’tan çıkan doğal bir müzik. Ve bu işin orijinalini yapıp, kendi kültürümüzün süzgecinden geçirerek ortaya özgün bir çalışma çıkarmak istedim. Zaten müzik çevresinden birkaç arkadaşım vardı. Tabii onların aracılığıyla prodüktörlerle tanışmam kolay oldu. Zamanla belli bir müzik çevresi içerisine girdim. Bu arada demo çalışmalarına başladım. İşte bu arada İzmir'in keyfini çıkardım. Demo çalışmalarıma bir süre daha devam ettim.

Demo çalışmalarında Türkçe mi söylüyordun ?
Türkçe. Zaten bu albümdeki şarkıların bir kısmı onların içerisinden çıktı. Sonra bu çevre sayesinde Ahmet Ertegün ile tanışma fırsatı buldum. Ona bir demo sundum. Çok beğendi ve çalışmalarımı sürdürmemi istedi. Bu arada ben de 98 yılında Almanya'ya geri dönecektim. O da albüm çıkarmak için Pozitif ile görüşmemi tavsiye etti. Ben de görüştüm. Bunun yanı sıra bir iki plak şirketiyle de görüştüm. Bu sayede Türkiye’deki müzik endüstrisinin nasıl işlediğini ve şartların nasıl olduğunu inceledim.
Bunları yaparken yalnız mıydın ?
Yoksa sana destek olan birileri var mıydı ?
Genel olarak her şeyi kendim yaptım. Sonra Pozitif ile görüşmeye devam ettim. Onlar da benimle epey ilgilendiler. Daha sonra 98’de İzmir’de Parliement Jazz Festivali’ne konuk sanatçı olarak katılmam için Burhan Öçal tarafından teklif aldım. Ben de memnuniyetle kabul ettim. İki şarkıyla katıldım. O şarkılar albümde de yer aldı. Pozitifle olan görüşmemi sözlü olarak noktaladım. Bana ilgilendiklerini ama prodüksiyona 99’da başlayabileceklerini belirttiler. Ben de bunun üzerine New York’a gidip çalışmalarıma devam ettim. Nitekim işler yoluna girince anlaşma yaptık. Bu arada bütün müzikal alt yapı hazır hale gelmişti. Anlaşmayı imzaladıktan bir iki ay sonra da stüdyoya girip kayıt işlerine başladık. Aslında ben taksimleri daha New York’tayken hemen yapmayı planlıyordum. Ama orada bunun için müzisyen yoktu. Albümün Ocak-Şubat gibi çıkması kararlaştırıldı. Ben de Türkiye’ye geldim. Fakat bazı sorunlar yüzünden ertelendi. Bu fırsattan istifade taksimleri burada kaydedelim dedik ve Metin ile stüdyoya girdik. Çok güzel oldu. Onları da ekledikten sonra ortaya çıkan ürünü New York’a gönderdik ve master’ını orada tamamladık. Albümün grafik çalışmalarını bitirdik
İlk albümünü Nev York'ta yapmanın nedeni ne ?
Türkçe konuşuyorum. Ayrıca Türkiye’de hip-hop pek tanınmıyordu. Bunu doğru bir şekilde yapıp, doğru bir şekilde dünyaya tanıtmak istedim. ..
İngilizce’yi nerede öğrendin ?
Ben Turizmciyim. Çalıştığım sektörde bu işi öğrendim.
Düzgün bir aksanla Türkçe konuşabiliyorsun ?
Ama şarkılar için bunu söyleyemeyiz ? Şarkı söylerken aksanını bilerek mi bozuyorsun ?
Ama bu rap ile, ritimle alakalı bir şey. Gazetede yazılan birkaç eleştiri okudum. ‘ Türkçe’si bozuk. ’ gibi laflar ediliyordu. Buna katılmıyorum. Aksine Türkçem bozuk değil. Gayet güzel cümlelerimi kuruyorum. Hatta bazen şarkılarımda Almanca kelime kullanmak istemiyorum. Ama bu bahsettiğiniz durum kesinlikle albümdeki ritimle ilgili bir şey. Bu yüzden aksan bozukluğuyla ilgili eleştirileri kabul etmiyorum. Ona bakarsanız pek çok Türkçe şarkıda da ritme uygun olması için aksan bozuluyor. Rap nedir anlamadıkları için direkt “ aksan bozuk ” etiketini yapıştırıyorlar.
Argo, yaptığın müzikte olmazsa olmaz bir element mi ?
Bence bu sanatçıyla alakalı bir şey. Ben günlük yaşamda çok fazla argo kullanmıyorum. Albümde de birkaç kelime dışında fazla argo yok aslında. Ama öyle bir şeyi seviyorsam ve onu yansıtmak istiyorsam, argo şarkı yapabilirim.
İzmir’deki konserde bu işin piri diyebileceğimiz insanlarla aynı sahneyi paylaştın. O zamanki tepkiler nasıldı ?
Cemalletin Takuma ve Burhan Öçalan çok beğendiler. Ama işin en güzel tarafı, konserdeki seyirci muhteşemdi. O gün çok mutlu olmuştum. Çok güzel bir seyirci vardı. O yüzden İzmir’de bir konser vermeyi çok istiyorum.

Böyle agresif sözlerin yer aldığı bir albümü Türkiye’de çıkarmaktan endişe duyacakmısın ?
Bu hip-hop zaten. Ayrıca Türkiye’deki üslup da agresif. Politikacılardan tutun da sokaktaki insana kadar herkes agresif.

Serin agresif mi ?
Gerektiğinde olurum tabii ki ama normalde sakinimdir.
Ama şu anda karşımda oturan Serin oldukça Efendi. Bir yanda bir efendi diğer yanda da “Para ile *****lik”...
Yani bir efendi“ Para ile *****lik” diyemez mi ? Ayrıca şarkılarımda agresiflik hissediliyor diye, benim de her gün birine çatan biri olmam gerekmiyor. Atletizm koşucusu sahada yüz metre koşar ama sokakta yürür. Ama tabii eğer birisi bana saygısızlık ederse tepki göstermekten geri kalmam. Hem herkesin içinde vardır bu. Sizin içinizde agresiflik yok mu ? Bazı konularda, o konuyla alakalı olarak bu ortaya çıkıyor. Ama normal hayatta agresif olduğumu düşünmüyorum.
Peki müziğin hep böyle agresif bir üslup
taşıyacak mı diye sorsam ?
Belki daha farklı olabilir. Mesela hep Orhan Gencebay’ın bir şarkısını hip-hop ile harmanlayarak söylemek istemişimdir. Neden olmasın ?
Satışlar nasıl ? Hedeflediğin kitleye ulaşabildin mi ?
Hedef kitleye ulaştı. Mesela geçen gün çok güzel bir şey oldu. Diyarbakır’dan genç bir kız bana mektup yazmış. Bu beni çok mutlu etti. Zaten albüm için ilk gelen sipariş, ilginçtir Tokat’tan geldi.
Türkiye’deki müzisyenler arasında yetenekli insanların olduğunu, ama çoğunun bakış açısının yetersiz olduğunu iddia ediyorsun ? Serin’in bakış açısı nedir ?
Türkiye’de gerçekten çok beğendiğim müzisyenler var. Bilemiyorum ama sanırım plak şirketlerinin de bunda önemli bir payı var. Mesela Doublemoon ile çalışan müzisyenler, çok orijinal ve çok güzel işler çıkarıyor. Çünkü Doublemoon, müzisyeni kendi sanatında hür bırakıyor ve bence müziğin sanat olabilmesi için böyle bir şeyin yapılması gerekiyor. Ama diğer plak şirketlerine baktığınızda, hep tek tip örneklerin çıkarıldığını görüyorsunuz. Plak şirketleri kısıtlayıcı bir unsur, bu da yaratıcılığı köreltiyor. Hep aynı tarz müzikler ve hatta aynı tip insanlar ortaya çıkarılıyor. Sanırım farklı müzik zamanı geldi. Biraz farklı düşünelim diyorum. Çünkü aksi taktirde birey olamıyorsunuz. Ama bu biraz değişiyor galiba.
Bugüne kadar Türk müziğinde pek çok dalgalanmalar yaşandı. Ama galiba var olmak için eninde sonunda pop ile ilgili bir noktaya kaymak durumunda
sernan9.png

kalıyorsun. Belki de Türkiye’nin müziği pop. Buna katılıyor musun ?
Bence öyle değil. Avrupa’daki ya da Amerika’daki gelişmeye baktığınız zaman, yeni çıkan bir şeyin, daha öncekini tamamıyla yok etmediğini görüyorsunuz. Yani gelişme yeni olanın eskinin üzerine eklenmesiyle birlikte sağlanıyor ve sonuçta bir tarih oluşuyor. Bizde ise her şey sil baştan yapılıyor. Baştan sona doğru bir gelişmenin yaşandığını gözlemleyemiyorsunuz. Mesela 70’lerde Orhan Gencebay’ın başlattığı arabesk kültür gelişim göstermedi, o orada kaldı. Bence popüler anlamda gelişmeye çok elverişli bir müzikti ama gelişmedi. Hatta gelişseydi, Türk müziği bugün çok başka bir yerde olurdu. Ama işte yıllar sonra dışarıdan birisi geliyor ve etnik müziğimizin dışarıda tutulabileceğini gösteriyor. Böylelikle bizim de aklımız başımıza geliyor. Bu durum sürekli tekrarlanıyor. Bence pop müziğinin de kalıcı olmasının nedeni bu. Gelişmeyi hep yanlış yapıyoruz. Bu Arnavut kaldırımını söküp yerine asfalt döşemeye benziyor.
Orhan Gencebay’dan söz açılmışken, mesela Gencebay, göç, hızlı kentleşme ve gecekondu üçlüsünün hakim olduğu bir Türkiye’ye sesleniyordu ve o dönemde oluşmaya başlayan bir kültürü temsil ediyordu. Sence pop bu şekilde günümüzün Türkiye’sine seslenebiliyor mu ? Veya hip-hop buna aday olabilir mi ?
Bence pop müzik insanların ihtiyaçlarını karşılamıyor. Ama hip-hop bunu karşılamaya aday.
Neden ?
Çünkü hip-hop insanla ilgili bir müzik. Sonuçta iyilikleri, kötülükleri bu müzikle dile getirebiliyorsunuz. Yeni yüzyılda insanlar hip-hop müziğini daha severek dinliyor. Ayrıca elektronik müziği etnik motiflerle bütünleştirebiliyorsunuz. Bu çok daha kapsamlı ve yaratıcı olabiliyor. Toplumsal bir sorunu gördüğünüzde, bunu hip-hop müziğiyle çok iyi bir şekilde işleyebiliyorsunuz. Pop müzikte bunu yapamıyorsunuz.

Nasıl bir Türkiye görüyorsun karşında ?
Açıkçası Türkiye bir illüzyonu yaşıyor. Avrupalı değiliz Avrupalı olmaya çalışıyoruz. Türkiye’nin o kadar çok problemi var ki, ekonomik olsun, toplumsal konular olsun, ama biz bunları hep göz arda ediyoruz. Yurtdışındaki ülkeler kendimiz hakkındaki gerçeği bizden daha iyi biliyor. Ve bu sorunlar bize aktarılmıyor. Mesela benim insan olarak ülkemdeki gerçekleri bilmeye hakkım var. Sosyal sorunlar nasıl çözümleniyor, hangi kanunlar çıkarılıyor, mecliste neler oluyor, bunları benim bir vatandaş olarak bilmeye hakkım var. Ödediğim vergiler bana nasıl geri dönüyor, belediye bu konuda ne yapıyor ? Yani ben sabahtan akşama kadar çalışıp maaşımın yarısını vergiye veriyorsam, bu bana nasıl dönüyor, bunu bilmek en yasal hakkım... Bence İstanbul’u bir ön cephe olarak alıyoruz ve kendimizi dünyaya öyle tanıtıyoruz. Ama maalesef olduğumuzu sandığımız kişi değiliz.
Sanatın çok etkileyici bir anlatım gücü var. Mesela Amerika aşağı yukarı Türkiye’yi hala “ Geceyarısı Treni ” ( Midnight Express ) filmindeki Türkiye olarak tanıyor. Sanatını yaparken Türkiye’yi iyi bir şekilde tanıtmak gibi bir misyon taşıyor musun ?
Müziğimle Türkiye’yi anlattığım gibi aynı zamanda Türkiye’yi temsil de ediyorum. Bu çok önemli bir şey bence. Mesela Türkçe hip-hop yapmak, hip-hop’u başka bir seviyeye getirmek güzel bir olay. Belki de bizim bunu çok daha önce yapmamız gerekiyordu. “ Midnight Express ”i zamanında yapmışlar. Tamam, belki belli bir gerçeklik payı vardır ama esas sorun bizden kaynaklanıyor. Biz ülkemizi yeterince tanıtmıyoruz. Ülke olarak daha kendimize güvenimiz yok. Mesela bizim çok güzel bir kolonya kültürümüz vardır. Kolonya kullanmak bizde yüzyıllardır devam eden bir gelenektir. Ama bugün bakıyorsunuz dünyada Johnson & Johnson kolonyada söz sahibi oluyor. O insanlar yıllar önce yapmamız gereken şeyi bulup çıkarıyor ve çok güzel kullanıyor. Biz ise hala eldeki kolonyayla dolaşmakla yetiniyoruz. Bunun gibi o kadar çok şey var ki...Biz Türkiye’yi tanıtamıyoruz. Ben şu mesajı vermek istiyorum: Herkes istediğini yapar bu dünyada. Gerçekten istediğin şey için uğraştığın zaman ulaşamayacağın amaç yoktur. Buna gerçekten inanıyorum ve hatta yaşayan bir örneğiyim. Mesela bana hitap eden müziği yapıyorum. Konuşmak istediğim konuları müzikle dile getiriyorum. Müzik yaparken de bir sanatçı sorumluluğu taşıyorum. Eğer topluma bir şeyler verebiliyorsam ne mutlu bana...
Peki Tarkan hakkında ne düşünüyorsun.
Yurt dışında Türkiye’yi başarıyla temsil ediyor. Tarkan'ın bir Türk olarak dünyaya açılması çok güzel. Yani mesela Brezilya’da bile Tarkan dinleniyor. Bir Türk sanatçısının bu kadar çok tanınması çok güzel.
Albümünde yerel motifleri hip-hop ile bütünleştirdin.
Ülkemiz, yerel müziklerin çeşitliliği anlamında müzisyenler için geniş bir yelpaze sunuyor. Evet, gerçekten çok zengin bir müzik potansiyeli mevcut. Hatta, ileride bizim folklorik danslarımızı da hip-hop ile bütünleştirmek istiyorum. Çünkü çok ritmik ve çok güzel motifler var. Yeni bir dans türü geliştirmek isterim, mesela Türk Halk-hip-hop dansı gibi. Bunu kıyafetlere de yansıtmak isterim. Bence kendi kişiliğimizi korumamız gerekiyor. Bizler daha kendi kişiliğimizi bulamadan bir başkası olmaya çalışıyoruz.
Son dönem Türkiye’deki müzik çevrelerinde yerel müziğimizin Batılı müziklerle sentezlenerek özünü kaybettiği konusu gündeme gelmişti. Bu konu hakkında ne düşünüyorsun ?
Bu sorun bence bizdeki “ orijinalini tamamıyla yık yerine yenisini koy, sonra onu da yık ” eğilimden kaynaklanıyor. Böyle bir şey olduğu sürece bu sorunun olması çok normal. Ama orijinalini koruduktan sonra herkesi o müziği başka seviyelere getirmekte serbesttir. Maalesef bu orijinali koruyamadığımız için böyle tartışmalar gündeme geliyor.

Mesela geçenlerde Atilla Özdemiroğlu, şimdiki müziklerde ruh olmadığından bahsediyordu. Yaratma sürecinden ziyade bir şarkıların bir araya getirilip karıştırılması söz konusu.
Atilla Özdemiroğlu’nu çok iyi anlıyorum ve bu tavrını saygıyla karşılıyorum. Ama zamanın ve jenerasyonun değiştiğini görmek gerekiyor. Bu onun ruhuna hitap etmeyebilir. Ama bu biraz daktiloyla yazan birinin, bilgisayarı ve printer’ı olan birini kötülemesi gibi bir şey. Atilla Özdemiroğlu tabii ki canlı enstrüman çalıyor. Ama mesela dj’lerin yaptığı da bir yaratım bence. Her ne kadar stüdyoya geçip canlı çalmasa da, o enstrümanlarını birer birer işliyor ve karıştırıyor. Buna da büyük bir emek veriliyor. Bence saygı duyulması gerekiyor.
Peki Türkiye'de bandrollü bir albüm yapacakmısınız.?
Türkiye'de elbette albüm yapıyorum fakat albüm için bandrol almıyorum. Albümleri bandrolsüz underground olarak dinleyicilerime sunmayı hedefliyorum. Ve böylede devam etmek istiyorum. Bilmem zaman ne gösterir.
Serin'e teşekkür ediyoruz

Durdurun Dünyayı.html
Masun kul.html
Hepimiz Öleceğiz.htm
Çıkmaz Sokak.htm​
 
22 Eylül 1982'de İstanbul Üsküdar'da doğan Ayben İlköğretimini babası Danyal Bey ve abisi Ceza gibi ilkokulu Bağlarbaşı İlköğretim Okulunda tamamladı.

Liseyi ise Üsküdar Cumuhuriyet Lisesi'nde.Şu anda Açık Öğretim Üniversitesi'nde işletme okumakta.

şu günlerde yeni albüm hazırlıklarında.
Seslendirdiği şarkılar..

1999 Nefret - Meclis i Ala Yüzyüze
2000 Nefret - Anahtar Doğru Olan Zordur
2001 Narcotic - Beyaz Karanlık Doğuştan Katil
2004 Ceza - Rapstar Sinekler ve Beatler , Araba
2005 Aylin Aslım - Gulyabani Gelinlik Sarhoşluğu
2005 Fuat - Her Ayın Elemanı İllegal , Ayben'de
2005 I-Ben Underground
2005 Mihenk Taşı Sukutu Hayal
2006 Ayben Günlerin Ağlak
2006 - Kadıköy Acil Bekler
2006 - Understation Jingle
2006 - Rap Benim
2006 Nil Karaibrahimgil Peri
2006 Emre ft. Ayben Yetenekoloji


Aşağıdaki etkinliklerde ve konserlerde yer aldı


Gebze Hiphop Time Party
Studio Live Ceza Konseri
Onyedi Rock Festivali 2
Peyote
Converse Unimayfest
Hiphoplife boom
HIP HOP & BEYOND 1 / KREUZBERG - KADIKÖY JAM
İstanbul Hiphop Festivali 2
Ceza Bursa Konseri
Izmir Fest 2006
Yeditepe Üniversitesi Bahar Senliği
Hiphop Underground Live 2
İstanbul Hiphop Festivali - Maslak / Venue (Burada RZA ile sahne aldı)
h2000 Hiphop Festivali
Fight of free Stylers 1 ve 2
Rock'N Coke 2005
İstanbul Hiphop Festivali 2005 (Levent Gösteri Merkezi)
Aylin Aslım ile Fanta Türkiye Turu
Prodigy Konseri Alt Sanatçı
Cream Fest
Harley Davidson Fest
Yeni Melek Ceza Konseri
Babylon Ceza Konseri
Buzhol Ceza Konseri
İndigo Ceza Konseri
Manastır Ceza Konseri
Old City Ceza Konseri
Kemancı Underground Party
Ankara Migros Ceza Konserleri
Antalya Hiphop Festivali
Mimarsinan Festivali
Almanya Konserleri


Tv Programları ve Filmler

5N 1K
Televizyon Makinası
Beyaz Show
Crossing the Bridge - Fatih Akın 2005
Ceyhun Yılmaz Show Cine5
Dream TV Ceza Weekend
Kanal D Çocuk Klübü
 
rapizim çağla

Merhaba, Seni Tanımayanlar İçin Biraz Kendinden Ve Rap Yaşantından Bahseder misin ?

Rapizm Çağla : İzmirliyim.Yaklasık iki senedir rap yapıorum.Önce MEON die bi grupla 3 parca kaydettik dj manyaxxta. Sonra CashFlowda solo calısmalarıma basladım..artık kendı kayıtlarımı kendı ewımde kendım yapıoum yaklasık 70 ten fazla kaydım war..

Şu An'a Kadar Yaptığın Çalışmalardan Bahseder misin ?

Rapizm Çağla : Sirmc -Snow - Bela -Morfın-Eral-Dumanyak-Corrupt-Yunus Emre-İzah-Mırza-Selıs-Enkaz-Alpi gıbı ısımlerle ortak calısmalarımız oldu.. undergorund albumun butun parcalarıda hazır ama daha sağlam olsun dıe bekletıyorum..

Bu Zaman'a Kadar Bir Çok Parça Yaptın, Bir Çok Parçada Feat'lerin var. Bunun Doğrultusunda Dışarıdan Gelen Tepkiler Nasıl?

Rapizm Çağla : Yüzüme karsı gelen tepkıler süper. Sadece sanal ortamda karalamaya calısılıyor biraz.bu yuzden nete fazla parca vermıyorum zaten. Canlı performansımda begenılıyorum..

Yakın Zaman da Yeni Projelerin Var mı?

Rapizm Çağla : Önce çok sağlam bı underground album ıcın ugrasıyorum.

Seni İzmir Underground’dan Tanıyoruz Orda ki Rap Ortamı Nasıl Çalışmalarınız Nasıl ilerlio?

Rapizm Çağla : Ortam rap açısından çok iyi çok sağlam mc var ama tek sorun birlik olmaması..rapin ilerlemesınden bahsedıyoruz ama kımse kımseye destek olmuyor..bunu sadece İzmir ıcın soylemıyorum genel olarak bu boyle..

İlerde Ne Gibi Çalışmaların Olacak Turneler, Organizasyonlardan Ve Partylerden Bahseder misin?

Rapizm Çağla : İzmirde özellikle her hafta partiler oluyor ve ben de her partıde bulunuyordum ama bunun artık ıyı olmadıgını dusunuyorum..daha secıcı olcam.mesela Bursa Rap muzık odullerınde bulundum süper bır organızasyondu.artık su cesıt organızasyonlarda bulunmayı ıstıyorum sadece..

İlk Kayıt Yaptığın Zaman'ı Hatırlıyormusun ?

Rapizm Çağla : Tabii..eskı gurubumla dj manyaxxta kaydetmıstık.ben o zaman cok utanıyordum herkesın ıcınde rap soylemekten JJ.ve sarkılarımı arka arkaya acıp dınlıyordum benım ıcın hazıne gıbıydı kayıtlarım cok heyecanlanıyordum..

O Zamandan Bu Zaman'a Kadar Rap Hayatında Neler Değişti?

Rapizm Çağla : O zamanlar ben Türkıyenın kız mclerı arasında gosterılmek ıstıyordum sımdı radyorap muzık odullerınde en ıyı bayan rapper odülü aldım.. hedeflerıme yawas yawas dahada yaklasıorum..

Kendini Nerelerde Görüyorsun?

Rapizm Çağla : Cok ortalarda degilim beni tanımayanda cok wardır..ama bu benım ıcın bence bır avantaj cunku herkes bır ıkı kayıtla pıyasaya cıkarken ben yeraltından saglam adımlarla gelıyorum.

Kendini Overground Olmaya Hazır Hissediyor musun?

Rapizm Çağla : Hayır henüz degıl.. overground olmam için kusursuz olmam lazım..

Türkiye de Rap Artık Göz Önünde Ama Eksik Bir şeyler Var, Sence Eksik Olan Ne?

Rapizm Çağla : DESTEK !

Şu An Türkçe Rap'in Bulunduğu Konumdan Memnun musun, Gelişmeye İhtiyacı Olduğunu Düşünüyor musun?

Rapizm Çağla : Tabikide geliscek.. su anda müzik denilince Türkiyede nasıl akla arabesk-pop falan gelıyorsa RAP de gelmelı..

Son Olarak Söylemek İstediklerin?

Rapizm Çağla : Rape DESTEK olmayan rapte destek olmaya calısanları karalayanlar lutfen RAPın gelısımınden bahsetmesın ! peace!
 
SiRmC aka SS [Mehmet Eyüpoğlu]

1986 Erzurum doğumlu.
6 yaşından beri İzmir/Karşıyaka'da
yaşamaktadır. Rap'e 1995 Cartel ile
başlayıp, 2 yıl ara verdikten sonra
tekrar hiphop kültürüne bağlanmıştır.
Bu başlayışta kuzeninin büyük bir
etkisi olmuştur. Rap'e adımını attığı
ilk günden beri SiR lakabını kullanmakta.

2003 yılında ilk demo kaydını giren
SiR olumlu tepkiler aldıktan sonra,
daha profosyonel kişilerle çalışıp daha
kaliteli çalışmalar ortaya koymuştur.
2005 yılında ilk Solo albümünü çıkardı...
26 Haziran 2005 "istihare"
15 Kasım 2005 "son tango"
14 Şubat 2006 "PLATONİK DUGULAR"
16 Temmuz 2006 "Anafordan Kaçış
Albümleri ile hızlı çıkışını sürdürmüştür.
Şuanda Dream TV de dönmekte olan
"yüreğim ağlar" klibi çok ilgi görmüş
durumdadır.

Son albümünden "MAHZENE YOLCULUK"
ve Sığınak grubu ile "nerdeyim"
parçasına Klip çekmiştir.
DREAM TV ve TATLISES TV Kanallarında
Gösterimdedir.

Discografi

26 Haziran 2005 "istihare"

15 Kasım 2005 "son tango"

14 Şubat 2006 "PLATONİK DUGULAR"

16 Temmuz 2006 "Anafordan Kaçış
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst