Önce ortada tek su kabı vardır, sonra da tek bardak. Herkesin ayrı bardağı olması yüzyıllar alacaktır. Avrupada bardak kullanımı 16. yüzyılda başlar. Bardağın geç kalışı dilde de kendisini gösterir. Roma zamanında çivitotu (Latince vitrum) mavi-yeşil camın yapımında kullanılmaktadır ve yeşil sözcüğü (Latince viridis, Fransızca vert, İtalyanca verde, İspanyolca verde) ile cam sözcüğü (İtalyanca vetro, Fransızca verre, İspanyolca vidrio) aynı kökten üretil-miştir. Bu dillerde bardakla cam birbiri yerine kullanılır. Germen dil-lerinde de durum aynıdır, cam ve bardak (Almanca Glas, Ingilizce ,, glass) aynı sözcüktür ve Gias eskiden amber anlamına gelirken, zamanla Kelt dillerinde yeşil anlamına gelmiştir; cam ambere benzetilmişken, bardak cama denk görülmektedir. Glas sözcüğünden türeyen diğer anlamlar da parlaklık ifade eder (İngilizce glaze gibi).
Bardak Slav topluluklara daha geç girmiş ve cam bulunmadığı için eskiden içme kabı olarak kullanılan, bardak gelince unutulan, gerçekte adını Gotçadan almış olan boynuzdan aletin, stikillin yerine geçmiştir. Güney Amerika dillerinde ise, bardak Portekizcede olduğu gi-bi vasodur, Latince yas, küçültme hali vascellumdan İngilizce vessel olmak üzere, Avrupa dillerinde tabak, fıçı, şişe, vazo, tekne, gemi anlamlarında sözcükler bulunur ve iç içe geçer. Endonezya, Bangladeş, Pakistan gibi ülkelerde bardak glasstan alınmıştır. Avrupa dillerinin su bardağı konusundaki tembelliği, sürahi ve kadehte de görüldüğü için, ihtiyaçlarını başka biçimlerde karşıladıklarından söz etmek zor görünüyor. Türkçede standart kadeh sözcüğü bulunduğu gibi, ayak, suğrak, dolu, kanya, piyale vb. gibi doğrudan içki bardağını anlatan birçok sözcük vardır.Oysa masa adabının kurucusu Fransız kültürü, içki türlerine ve biçimlerine göre çok zengin olsa da (şampanya, likör, brendi, şarap, kokteyl, bira vb. kadehleri farklıdır) Fransızcada kadeh karşılığı gerçekte yoktur; bu dilde yine sözcükler verre, coupe, Ingilizcede cup ve glasstan ibarettir (İngilizce şiir dilinde kalmış olan ve ayin sırasında kullanılan kadehe verilen ad chalice Latince calix den ve yine günlük dilde kullanımı olmayan goblet Latince cupa > cupellusdan gelir)(bkz. Kap Kacak).
Türkçede su içilen kap, ilginç biçimde çok eski tarihlerde bardak sözcüğüyle istikrar kazanmıştır. Kaşgarlı Mahmud bart sözcüğünü verdiği gibi, Eski Kıpçakçada küçültme eki almış bugünkü biçimiyle olarak da bilinmektedir. Su, cam eşyanın yaygınlaşmadığı taş bardak ve kırsal kesimde yakın zamana kadar Arapçadan alınan sözcüklerle tastan ve maşrabadan içilse, Anadolu halk ağızlarında, yöresine göre ahşap veya toprak bardak için boduç, bocut gibi değiş-ken biçimleriyie ayrı bir sözcük bulunsa da, eski çamlar bardak oldu deyiminin dönüşümüyle bardağın gösterdiği standart, üstelik sürahi ile birlikte düşünüldüğünde, ilgi çekici bir durumdur.
Bardak Slav topluluklara daha geç girmiş ve cam bulunmadığı için eskiden içme kabı olarak kullanılan, bardak gelince unutulan, gerçekte adını Gotçadan almış olan boynuzdan aletin, stikillin yerine geçmiştir. Güney Amerika dillerinde ise, bardak Portekizcede olduğu gi-bi vasodur, Latince yas, küçültme hali vascellumdan İngilizce vessel olmak üzere, Avrupa dillerinde tabak, fıçı, şişe, vazo, tekne, gemi anlamlarında sözcükler bulunur ve iç içe geçer. Endonezya, Bangladeş, Pakistan gibi ülkelerde bardak glasstan alınmıştır. Avrupa dillerinin su bardağı konusundaki tembelliği, sürahi ve kadehte de görüldüğü için, ihtiyaçlarını başka biçimlerde karşıladıklarından söz etmek zor görünüyor. Türkçede standart kadeh sözcüğü bulunduğu gibi, ayak, suğrak, dolu, kanya, piyale vb. gibi doğrudan içki bardağını anlatan birçok sözcük vardır.Oysa masa adabının kurucusu Fransız kültürü, içki türlerine ve biçimlerine göre çok zengin olsa da (şampanya, likör, brendi, şarap, kokteyl, bira vb. kadehleri farklıdır) Fransızcada kadeh karşılığı gerçekte yoktur; bu dilde yine sözcükler verre, coupe, Ingilizcede cup ve glasstan ibarettir (İngilizce şiir dilinde kalmış olan ve ayin sırasında kullanılan kadehe verilen ad chalice Latince calix den ve yine günlük dilde kullanımı olmayan goblet Latince cupa > cupellusdan gelir)(bkz. Kap Kacak).
Türkçede su içilen kap, ilginç biçimde çok eski tarihlerde bardak sözcüğüyle istikrar kazanmıştır. Kaşgarlı Mahmud bart sözcüğünü verdiği gibi, Eski Kıpçakçada küçültme eki almış bugünkü biçimiyle olarak da bilinmektedir. Su, cam eşyanın yaygınlaşmadığı taş bardak ve kırsal kesimde yakın zamana kadar Arapçadan alınan sözcüklerle tastan ve maşrabadan içilse, Anadolu halk ağızlarında, yöresine göre ahşap veya toprak bardak için boduç, bocut gibi değiş-ken biçimleriyie ayrı bir sözcük bulunsa da, eski çamlar bardak oldu deyiminin dönüşümüyle bardağın gösterdiği standart, üstelik sürahi ile birlikte düşünüldüğünde, ilgi çekici bir durumdur.