' Kontes..
Bayan Üye
Boğarım Seni
durdu azgınlığı dalgaların
tam en sen olduğu yerde
köpük köpük içinde açan bulutlar misali
yağsam mı yağmasam mı der gibisin gözüme
gece bile gelmiyor gittin gideli günüme
karşıladım tan yeri serinliğini yüreğimle
nefes al doldur ciğerlerine sunduklarımı
kelebeklere izin ver öpsün yine soluklarımı
göğün rengi önemli değil ellerinle geldikçe
zembeleksizlik çöktü bedenime
ruhuma deli işkence
kızgın bir rüzgar tekmeliyor
sahipsiz üzgün sarmaşık hayallerimi
göz göze değmeyecek mi
sineye sinenlerin silinmedi izleri
bak gör hisset yüreğine damlayışımı
ah be sevdiğim bu yaptığın bana reva mı
her bir gidişine bir gülüm soldu
gün hüzüne sevdalandı
ayaz kanımın yanında hiç kaldı
menekşelerin inat kahkahaları
sabrımı canlılığıyla boğdu
bak gör hisset her şey sende dondu
biçilen ömür zamanla beslenirken
üstüme üstüme gelen duvarlar
çıkınına biriktirdi sensizliği
yemedi içmedi yaşanmışlıklarla beslendi
sayamadım kaç yürek sesini hapsetti
soğukluğuna aldırmadan
kaç mutlu el izi salınır katılığından
kimbilir yine kaç bulut geçecek gölgeden
sabahtan başlayıp çıkacak geceden
içimi yakan bu boşlukla
ışıl ışıl geldi can pazarı
manzaranın orta yerinde
şehrin tam göbeğinde
yalnız bir ben
sessiz ve kırık inceden
her bir dalgaya yenilmiş
esen her rüzgarla savrulmuş
yoksunluk elsiz kolsuzlukmuş
bir değse gözüm gözüne
ah be kahpe felek
unuttun yine beni bir köşede
git sars uyandır sevdiğimi
hatırlat ona kaybettiklerini
yoksa ellerimle boğarım bak seni...
(01 02 2007)
durdu azgınlığı dalgaların
tam en sen olduğu yerde
köpük köpük içinde açan bulutlar misali
yağsam mı yağmasam mı der gibisin gözüme
gece bile gelmiyor gittin gideli günüme
karşıladım tan yeri serinliğini yüreğimle
nefes al doldur ciğerlerine sunduklarımı
kelebeklere izin ver öpsün yine soluklarımı
göğün rengi önemli değil ellerinle geldikçe
zembeleksizlik çöktü bedenime
ruhuma deli işkence
kızgın bir rüzgar tekmeliyor
sahipsiz üzgün sarmaşık hayallerimi
göz göze değmeyecek mi
sineye sinenlerin silinmedi izleri
bak gör hisset yüreğine damlayışımı
ah be sevdiğim bu yaptığın bana reva mı
her bir gidişine bir gülüm soldu
gün hüzüne sevdalandı
ayaz kanımın yanında hiç kaldı
menekşelerin inat kahkahaları
sabrımı canlılığıyla boğdu
bak gör hisset her şey sende dondu
biçilen ömür zamanla beslenirken
üstüme üstüme gelen duvarlar
çıkınına biriktirdi sensizliği
yemedi içmedi yaşanmışlıklarla beslendi
sayamadım kaç yürek sesini hapsetti
soğukluğuna aldırmadan
kaç mutlu el izi salınır katılığından
kimbilir yine kaç bulut geçecek gölgeden
sabahtan başlayıp çıkacak geceden
içimi yakan bu boşlukla
ışıl ışıl geldi can pazarı
manzaranın orta yerinde
şehrin tam göbeğinde
yalnız bir ben
sessiz ve kırık inceden
her bir dalgaya yenilmiş
esen her rüzgarla savrulmuş
yoksunluk elsiz kolsuzlukmuş
bir değse gözüm gözüne
ah be kahpe felek
unuttun yine beni bir köşede
git sars uyandır sevdiğimi
hatırlat ona kaybettiklerini
yoksa ellerimle boğarım bak seni...
(01 02 2007)
Aslı Demirel