' Kontes..
Bayan Üye
Başabaş Gel Gitler
Yokluğunla harmanlayıp sana dair arzuları
Ellerimle şekil verip saçlarının isyanına
Ve bana gelişlerinden emanet bakışlarını
Yerleştirip olması gereken yere
Her seferinde
Başka bir güzellikteki
Muhteşem senler oturtuyorum yanıbaşıma
Elele verip alevler uçuruyoruz semaya
Susuyoruz ve
Acıkmaktan öte susuyoruz
Yanışlardan serinlikler damıtıp
Birbirimizi gezdiriyoruz içinde
Susuzluğumuza çare
Ve birer atlı koşuyor gözlerimizden
Ayak seslerine saklı suskunluğumuza çığlık
Zaman takılıyor gözüme aniden
Sarkarken kirpiğimden az sonrası
Akreple yelkovana cadı oluyorum kaşlarımın düşüklüğüyle
Korkup mıh gibi kalakalsınlar yerlerinde diye
Nafile
Kah gülüyorsun bulunduğun yerle özdeşip
Kah hüzün bulutlarına davettesin gidişleri hatırlayıp
Senle bir düşüyorum bu girdaba
Kâbusların çeker beni dibe
Neşense hayat ciğerlerime
İstersen
Tek hamlenle boğazımda attırırsın yüreğimi
Heyecanlardan pembe düşler
Geçiverir dolu gizgin
Tam alışmışken kırların bahar kokusuna
Göğsüne yaslı başım dorukların tadına varmışken
Bir yerlerden bir çaresizlik seslenir
Korkutur kollarındaki bebekliğimi
Pusuya yatmış kem gözlü bir cani misali
Ustaca sevdiğimden acemice kopamam
Anlatamam
Ormanda annesini kaybetmiş yavru bir asalan parçası
Sendelerken terk edilişinden korkar ya
Hiç büyüyemeyecektir
Korkuların büyütmediği bebek
Ve hep ürkek
Anlasana
Ulu çamlar gövdesindeki halkalar gibi
Her özlem bir halka gözlerimin altına
Herbiri asırlara bedel
Ama ben şekil veriyorum yokluğuna
Aynı ipte olan adımlarımızdan feyz alıp
Mecburi gidişlerin eşiğindesin diye
Saçlarını tararken başıma taç sevdam
Mutluluk dokunuşları oluyor haçerliğin
Yanıbaşıma her uzanışın ayrı bir diriliş
Bilirim gidişlerin de var
Başabaş bir gel gitken bu coşkular
Katlanırım dağlayışlarına
Alabildiğine serindir yangınlar...
(15 04 2008)
Yokluğunla harmanlayıp sana dair arzuları
Ellerimle şekil verip saçlarının isyanına
Ve bana gelişlerinden emanet bakışlarını
Yerleştirip olması gereken yere
Her seferinde
Başka bir güzellikteki
Muhteşem senler oturtuyorum yanıbaşıma
Elele verip alevler uçuruyoruz semaya
Susuyoruz ve
Acıkmaktan öte susuyoruz
Yanışlardan serinlikler damıtıp
Birbirimizi gezdiriyoruz içinde
Susuzluğumuza çare
Ve birer atlı koşuyor gözlerimizden
Ayak seslerine saklı suskunluğumuza çığlık
Zaman takılıyor gözüme aniden
Sarkarken kirpiğimden az sonrası
Akreple yelkovana cadı oluyorum kaşlarımın düşüklüğüyle
Korkup mıh gibi kalakalsınlar yerlerinde diye
Nafile
Kah gülüyorsun bulunduğun yerle özdeşip
Kah hüzün bulutlarına davettesin gidişleri hatırlayıp
Senle bir düşüyorum bu girdaba
Kâbusların çeker beni dibe
Neşense hayat ciğerlerime
İstersen
Tek hamlenle boğazımda attırırsın yüreğimi
Heyecanlardan pembe düşler
Geçiverir dolu gizgin
Tam alışmışken kırların bahar kokusuna
Göğsüne yaslı başım dorukların tadına varmışken
Bir yerlerden bir çaresizlik seslenir
Korkutur kollarındaki bebekliğimi
Pusuya yatmış kem gözlü bir cani misali
Ustaca sevdiğimden acemice kopamam
Anlatamam
Ormanda annesini kaybetmiş yavru bir asalan parçası
Sendelerken terk edilişinden korkar ya
Hiç büyüyemeyecektir
Korkuların büyütmediği bebek
Ve hep ürkek
Anlasana
Ulu çamlar gövdesindeki halkalar gibi
Her özlem bir halka gözlerimin altına
Herbiri asırlara bedel
Ama ben şekil veriyorum yokluğuna
Aynı ipte olan adımlarımızdan feyz alıp
Mecburi gidişlerin eşiğindesin diye
Saçlarını tararken başıma taç sevdam
Mutluluk dokunuşları oluyor haçerliğin
Yanıbaşıma her uzanışın ayrı bir diriliş
Bilirim gidişlerin de var
Başabaş bir gel gitken bu coşkular
Katlanırım dağlayışlarına
Alabildiğine serindir yangınlar...
(15 04 2008)
Aslı Demirel