mavi liman
Kayıtlı Üye
Bugüne kadar hiç kimseyi böyle büyülü bir aşkla sevmedim
Ve hiç kimse senin gibi büyülü bir aşkla sevmedi beni.
Seninle yaşadığım her an bir filmin karesi gibi . Seninleyken gerçek hayattan çıkıp bir filmin ortasında buluyorum kendimi. Bir filmi film yapan olmak istediğimiz insanları bize yansıtmasıdır. İşte tamda bu oluyor senin yanındayken. Olmak istediğim insana dönüşüyorum.
Zaman duruyor sanki. Etraftaki herkesin yüzü siliniyor .Ne söylediğini bile duymuyorum çoğu zaman.Yanındayken ne söylediğinin önemi yok ki . Bana öyle bak yeter.
Sen benim için gerçek hayat değilsin. O yüzden belki de gerçek hayatıma koyamadım seni. Sende hastalıklar , sıkıcı gündelik yaşamlar, zoraki arkadaşlar , gündelik stresler yok yani.
Gerçek aşk, sıradanlıklarla karşılaşmamalı. Birbirlerini yok eden iki kutup gibiler. Aşkının ışıl ışıl parlayan yıldızı, onun ne kadar sıradan biri olduğunu gördüğünde yok olup gidiyor.
Ama bizim aşkımız sıradanlıkla aynı cümlede bile olamazdı değil mi ?
Üç günden fazla sevinemedik ki mesela. Üç gün mutlu ettim seni . Üç günde üzdüm. Bitti dediğin yerde yeniden girdim hayatına. Artık gitmez dediğin anda gittim. Acı verdim, teselli ettim. İşte bu yüzden bana hala aşıksın. Tüm bunları bir arada yaşayabileceğin başka aşk var mı yeryüzünde.
Mutlu son istemiyorum bu aşkta.Çünkü son istemiyorum. Sonlar mutlu bile olsa hayatın bittiğini, aşkında az sonra
biteceğini düşündürüyor. Oysa bizim aşkımız o uzmanların biçtiği ömrü geçmeli Üç yıl mı en fazla dört diyorlar
Bu aşkta mutlu mutsuz hiç son olmayacak.Çünkü bizim aşkımızın sonu olmayacak . Seni hep seveceğim sevgilim. Hepsi bir oyundu sanma sakın .Hepsi aşktı.
Gerçek aşk kalp atışlarını takip eder .Düz çizginin anlamını biliyorsun. Ve yarın bize ne olacağını bilmemek güzel.Çünkü yarın hala seni seviyor olacağım. Yani yarın nefes alıyor olacağım.Güne başlamak için nedenim olacak.
belki bir gün diyecek umudum olacak..
Ve hiç kimse senin gibi büyülü bir aşkla sevmedi beni.
Seninle yaşadığım her an bir filmin karesi gibi . Seninleyken gerçek hayattan çıkıp bir filmin ortasında buluyorum kendimi. Bir filmi film yapan olmak istediğimiz insanları bize yansıtmasıdır. İşte tamda bu oluyor senin yanındayken. Olmak istediğim insana dönüşüyorum.
Zaman duruyor sanki. Etraftaki herkesin yüzü siliniyor .Ne söylediğini bile duymuyorum çoğu zaman.Yanındayken ne söylediğinin önemi yok ki . Bana öyle bak yeter.
Sen benim için gerçek hayat değilsin. O yüzden belki de gerçek hayatıma koyamadım seni. Sende hastalıklar , sıkıcı gündelik yaşamlar, zoraki arkadaşlar , gündelik stresler yok yani.
Gerçek aşk, sıradanlıklarla karşılaşmamalı. Birbirlerini yok eden iki kutup gibiler. Aşkının ışıl ışıl parlayan yıldızı, onun ne kadar sıradan biri olduğunu gördüğünde yok olup gidiyor.
Ama bizim aşkımız sıradanlıkla aynı cümlede bile olamazdı değil mi ?
Üç günden fazla sevinemedik ki mesela. Üç gün mutlu ettim seni . Üç günde üzdüm. Bitti dediğin yerde yeniden girdim hayatına. Artık gitmez dediğin anda gittim. Acı verdim, teselli ettim. İşte bu yüzden bana hala aşıksın. Tüm bunları bir arada yaşayabileceğin başka aşk var mı yeryüzünde.
Mutlu son istemiyorum bu aşkta.Çünkü son istemiyorum. Sonlar mutlu bile olsa hayatın bittiğini, aşkında az sonra
biteceğini düşündürüyor. Oysa bizim aşkımız o uzmanların biçtiği ömrü geçmeli Üç yıl mı en fazla dört diyorlar
Bu aşkta mutlu mutsuz hiç son olmayacak.Çünkü bizim aşkımızın sonu olmayacak . Seni hep seveceğim sevgilim. Hepsi bir oyundu sanma sakın .Hepsi aşktı.
Gerçek aşk kalp atışlarını takip eder .Düz çizginin anlamını biliyorsun. Ve yarın bize ne olacağını bilmemek güzel.Çünkü yarın hala seni seviyor olacağım. Yani yarın nefes alıyor olacağım.Güne başlamak için nedenim olacak.
belki bir gün diyecek umudum olacak..
