ASİMETRİK GÖZLER
Saat 19 suları. Sabit mekan: Adımlar Kitabevikafe. İki kişilik karanlık ve kutsal yalnızlığımızda oturmaktayız. Üç kız geçmekteymiş. Ne oluyoruz?
''Bakıyorlar!'' diye bağırdı kızlardan biri. Alaylama ''bakıyorlar'' bağırdı kızlardan biri. ''Ba...'' ötekirüya gibi bilinçaltı gitmişler.
-Bakıyorlar, dediler bize bakarak.
-Kim?
-Aha şu giden kızlar.
-Baktın mı?
-Baktım.
-Kaç kişilik baktın ahbap?
-Abi benim gözler şaşı, baktığımı nasıl anladılar anlamadım.
-Kaç kişilik baktın dedim!?
-Çok baktım ama çoğul değil, senin yerine bakmadım inan...
-Boşver... adalet dediğin binkaç kişilik bakar. Nasıl, iri laf ama?
-İyi de ben amele bakışı baktım.
-Öğretmediler mi şöyle fiyakalı bir savcı bakışı atmayı? Bu arada amele bakışı nasıl oluyor?
-Amele bakışı: Bel bükük, baş hafif öne çıkık, gözler biraz kısık, ağız üç santim kadar aşık.
-Neden öyle baktın?
-Abi vallahi bakmadım...
-Bu dünyada makamarabası olmak vardı ya, ben yine de atarabası diyorsun yani, bazı şeyler sonradan öğretilmiyor-öğrenilmiyor sanırım, zorlama öğrenemezsin...
-Bilmiyorum abi...
-Hadi yürü, düş önüme bakalım.
-Savcı Bey ... savcı abi... bir saniye, son bir şey daha: Bakmayınca da kibirli oluyoruz?
-Bakışlardan müebbet yememeyi öğretmeliler bizlere.
-Abi ben bu hususta akademik kariyer yapmak istiyorum.
-''İyi'' olur... Bakışımlı bakabilmeliyiz... Tut şu sigarayı.
-Eyvallah savcı bey abi...
Saat 19 suları. Sabit mekan: Adımlar Kitabevikafe. İki kişilik karanlık ve kutsal yalnızlığımızda oturmaktayız. Üç kız geçmekteymiş. Ne oluyoruz?
''Bakıyorlar!'' diye bağırdı kızlardan biri. Alaylama ''bakıyorlar'' bağırdı kızlardan biri. ''Ba...'' ötekirüya gibi bilinçaltı gitmişler.
-Bakıyorlar, dediler bize bakarak.
-Kim?
-Aha şu giden kızlar.
-Baktın mı?
-Baktım.
-Kaç kişilik baktın ahbap?
-Abi benim gözler şaşı, baktığımı nasıl anladılar anlamadım.
-Kaç kişilik baktın dedim!?
-Çok baktım ama çoğul değil, senin yerine bakmadım inan...
-Boşver... adalet dediğin binkaç kişilik bakar. Nasıl, iri laf ama?
-İyi de ben amele bakışı baktım.
-Öğretmediler mi şöyle fiyakalı bir savcı bakışı atmayı? Bu arada amele bakışı nasıl oluyor?
-Amele bakışı: Bel bükük, baş hafif öne çıkık, gözler biraz kısık, ağız üç santim kadar aşık.
-Neden öyle baktın?
-Abi vallahi bakmadım...
-Bu dünyada makamarabası olmak vardı ya, ben yine de atarabası diyorsun yani, bazı şeyler sonradan öğretilmiyor-öğrenilmiyor sanırım, zorlama öğrenemezsin...
-Bilmiyorum abi...
-Hadi yürü, düş önüme bakalım.
-Savcı Bey ... savcı abi... bir saniye, son bir şey daha: Bakmayınca da kibirli oluyoruz?
-Bakışlardan müebbet yememeyi öğretmeliler bizlere.
-Abi ben bu hususta akademik kariyer yapmak istiyorum.
-''İyi'' olur... Bakışımlı bakabilmeliyiz... Tut şu sigarayı.
-Eyvallah savcı bey abi...