R00T3R
Kayıtlı Üye
Ne zaman saadet asrını düşünsek
Arkadaşlarından
O güzîde ashabından biri ağlar gönlümüzde.
Önce sen ağlarsın.
Abdullah bin mesud’a
“ Bana kuran oku” demiştin.
“Ya Rasulallah! Kur’an sana indirilmişken
Sana mı kur’an okuyayım” demişti.
“O’nu başkasından dinlemeyi de severim” buyurmuştun
İbn’i mesut nisa suresini okumuş
Bir ayete gelmişti:
“Her ümmetten birer şahit
Onların üzerine de Habibim
Seni bir şahit olarak getirdiğimiz zaman
Onların hali nice olur”
“Şimdi yeter” demiştin.
İbn-i mesud gözlerini kaldırıp bakmıştı sana
Gözyaşların mübarek sakalına inmişti.
Hani bir defasında ashabına kuran okuyordun;
“ Sakının o ateşten ki
Onun yakıtı insanlar ve taşlardır” diyordun.
Önünde oturan siyahi bir adam
yüksek sesle ağlamaya başlamıştı.
O ağlayışa Cibril inmişti semadan.
“ Ya rasulallah
huzurunda ağlayan bu zat kimdir?” demişti
Sen de
“ Habeşli biri” demiş ve onu övmüştün.
Cebrail’se şu müjdeyi vermişti;
“Allah buyuruyor ki:
İzzet ve celâlime
arş üzerindeki hakimiyetime yemin ederim ki
Dünyada benim korkumdan ağlayan bir kulun gözünü
Cennette çok güldüreceğim.”
Ne zaman saadet asrını düşünsek
Arkadaşlarından
O güzîde ashabından biri
Hesap gününden korkar gönlümüzde.
Şeddat bin evs korkar yatağına girdiğinde
Sağına soluna döner durur
uyuyamaz.
“Allah’ ım!” der
“ Cehennem ateşi uykumu kaçırdı”
Sonra kalkar sabaha kadar namaz kılar.
Ebu derdâ düşer gönlümüze:
“Keşke ailemin koçları olaydım da
Kendilerine misafir geldiğinde beni yedirselerdi.” der.
Imran bin husayn’ düşer gönlümüze;
“Keşke bir tepede kül olaydım da
Fırtınalı bir günde rüzgâr savursaydı.” der.
Ne zaman saadet asrını düşünsek
Arkadaşlarından
O güzîde ashabından biri
Peygamber sevgisini öğretir bize.
Ashabından biri sana gelmişti;
“Ya Rasulallah” demişti
“Seni o kadar çok seviyorum ki
Aklıma geldiğinde gelip seni görmesem
Canım çıkacak gibi oluyor.
Sonra ahireti düşünüyorum.
Cennete girsem bile
Seninle birlikte olamayacağım
Aşağı mevkilerde kalacağım
Bu da zoruma gidiyor.
İstiyorum ki ahirette de yanında olayım.”
Sen de;
“Kişi sevdiğiyle beraberdir” buyurmuştun.
Abdurrahman bin Sad anlatıyor Ya Rasulallah!
Diyor ki;
“Bir gün Ömer’in oğlu Abdullah’la otururken ayağı kasılıp kaldı.
Ayağına ne oldu? dedim
Şuradan itibaren sinir toplandı
dedi
Ben de dedim ki
En çok sevdiğin insanın adını an da iyileşsin.
“Ya Muhammed!” dedi ve hemen ayağını uzattı.”
Ya rasulallah
Sen abdest aldığında
Ashâb-ı Güzîn efendilerimiz koşarak
Abdest suyunu alır yüzlerine sürermiş.
Bir defasında sormuşsun;
“Niçin böyle yapıyorsunuz?”
“Bereket ve hayır umuyoruz” demişler
Sen de buyurmuşsun ki;
“Allah ve Rasulünün sevgilisi olmak isteyen
Doğru söylesin
emanete riayet etsin
Komşusunu incitmesin.
Ne zaman saadet asrını düşünsek
Arkadaşlarından
O güzîde ashabından biri
Hamd eder Allah’a
şükrü öğretir bize.
Eba Eyyûb-el Ensâri ona öğrettiğin kelimeleri söyler;
“Allah’tan başka ilâh yoktur. Mülk ve saltanat O’nundur.
Hamd O’nun hakkıdır
O’nun ortağı yoktur.”
Arkadaşlarından
O güzîde ashabından biri ağlar gönlümüzde.
Önce sen ağlarsın.
Abdullah bin mesud’a
“ Bana kuran oku” demiştin.
“Ya Rasulallah! Kur’an sana indirilmişken
Sana mı kur’an okuyayım” demişti.
“O’nu başkasından dinlemeyi de severim” buyurmuştun
İbn’i mesut nisa suresini okumuş
Bir ayete gelmişti:
“Her ümmetten birer şahit
Onların üzerine de Habibim
Seni bir şahit olarak getirdiğimiz zaman
Onların hali nice olur”
“Şimdi yeter” demiştin.
İbn-i mesud gözlerini kaldırıp bakmıştı sana
Gözyaşların mübarek sakalına inmişti.
Hani bir defasında ashabına kuran okuyordun;
“ Sakının o ateşten ki
Onun yakıtı insanlar ve taşlardır” diyordun.
Önünde oturan siyahi bir adam
yüksek sesle ağlamaya başlamıştı.
O ağlayışa Cibril inmişti semadan.
“ Ya rasulallah
Sen de
“ Habeşli biri” demiş ve onu övmüştün.
Cebrail’se şu müjdeyi vermişti;
“Allah buyuruyor ki:
İzzet ve celâlime
Dünyada benim korkumdan ağlayan bir kulun gözünü
Cennette çok güldüreceğim.”
Ne zaman saadet asrını düşünsek
Arkadaşlarından
O güzîde ashabından biri
Hesap gününden korkar gönlümüzde.
Şeddat bin evs korkar yatağına girdiğinde
Sağına soluna döner durur
“Allah’ ım!” der
“ Cehennem ateşi uykumu kaçırdı”
Sonra kalkar sabaha kadar namaz kılar.
Ebu derdâ düşer gönlümüze:
“Keşke ailemin koçları olaydım da
Kendilerine misafir geldiğinde beni yedirselerdi.” der.
Imran bin husayn’ düşer gönlümüze;
“Keşke bir tepede kül olaydım da
Fırtınalı bir günde rüzgâr savursaydı.” der.
Ne zaman saadet asrını düşünsek
Arkadaşlarından
O güzîde ashabından biri
Peygamber sevgisini öğretir bize.
Ashabından biri sana gelmişti;
“Ya Rasulallah” demişti
“Seni o kadar çok seviyorum ki
Aklıma geldiğinde gelip seni görmesem
Canım çıkacak gibi oluyor.
Sonra ahireti düşünüyorum.
Cennete girsem bile
Seninle birlikte olamayacağım
Aşağı mevkilerde kalacağım
Bu da zoruma gidiyor.
İstiyorum ki ahirette de yanında olayım.”
Sen de;
“Kişi sevdiğiyle beraberdir” buyurmuştun.
Abdurrahman bin Sad anlatıyor Ya Rasulallah!
Diyor ki;
“Bir gün Ömer’in oğlu Abdullah’la otururken ayağı kasılıp kaldı.
Ayağına ne oldu? dedim
Şuradan itibaren sinir toplandı
Ben de dedim ki
En çok sevdiğin insanın adını an da iyileşsin.
“Ya Muhammed!” dedi ve hemen ayağını uzattı.”
Ya rasulallah
Sen abdest aldığında
Ashâb-ı Güzîn efendilerimiz koşarak
Abdest suyunu alır yüzlerine sürermiş.
Bir defasında sormuşsun;
“Niçin böyle yapıyorsunuz?”
“Bereket ve hayır umuyoruz” demişler
Sen de buyurmuşsun ki;
“Allah ve Rasulünün sevgilisi olmak isteyen
Doğru söylesin
Komşusunu incitmesin.
Ne zaman saadet asrını düşünsek
Arkadaşlarından
O güzîde ashabından biri
Hamd eder Allah’a
Eba Eyyûb-el Ensâri ona öğrettiğin kelimeleri söyler;
“Allah’tan başka ilâh yoktur. Mülk ve saltanat O’nundur.
Hamd O’nun hakkıdır