Tarquin
Kayıtlı Üye
Hepimizin peşinden gittiği, özendiği birisi mutlaka vardır. Bu, babamız, annemiz, abimiz, bir grup, bir dernek, bir parti, bir sanatçı... vs. olabilir. Ancak kendi yanlışımızı görürsek kendimizi kurtarabiliriz. Derin olduğu halde sığ görünen konular vardır. İşte bu konu da onlardan biri.
Ben küçüklükten beri babamı kendime örnek aldım diyelim. Ben neden babamı örnek alıyorum? Çünkü babam benden çok büyük. Bir insanın yaşlı olması, onu örnek almak için yeterli midir? Peki ya babam iyi birisi değilse? Ben işte o zaman yanlış insanı örnek almış oluyorum ve onu kendime örnek aldığım müddetçe yanlış şeylerin ardı sıra sürükleniyorum.
Birinin hayranı ya da taraftarı olabiliriz. Ama sırf biz onun hayranıyız diye, o dünyanın en kusursuz insanı mıdır? Hayır. Babamız çok iyi bir baba olabilir ama, yaptığı işte rüşvet alıyor ve başkalarının hakkını çiğniyor da olabilir. O halde ardı sıra gittiğimiz birinin zalimliği bize dokunmazlık etmesin. Kuran`ın söylediği gibi, yakınlarımız aleyhine de olsa adaleti gözetelim. Babamızın rüşvet yemesini değil, iyi bir baba oluşunu örnek alırsak, hiç bir sorun kalmaz. Dinlediğimiz müzik grubunun giyinişini değil de, müziğini alırsak bir sorun kalmaz. Ben bir ateistten çok şey öğrendim. Ama gidip de onun Tanrı`yı inkarını örnek almadım. Herkes herkesin güzelliğini örnek alsın. Mesela peygamberin herşeyini kendime örnek alıyorum dersek, yanlış yaparız. Peygamberler de insandır, hata yaparlar. Musa yanlışlıkla da olsa adam öldürmüştür. Kuran`da peygamberlerin hataları da zaten mevcuttur.
Bal verebilmek için, çiçeklerin özlerini bünyemizde barındırmak gerekir. Biz arılar, çiçeklerin sapını, dikenini değil; özünü alırsak, ancak o zaman bal verebiliriz. Çiçeklerin ürettiklerinin en güzelini alalım. Arı yoksa yaşam da yok unutma!
Ben siyahım, sen beyazsınları; ben Müslümanım, sen Hıristiyansınları; ben şucuyum, sen bucusunları bir kenara bırakalım. Bu hiziplerin hepsi de insan. Ve hepsi de hayatlarında illa ki güzel bir şey yapmışlardır. İşte biz arılar, bu güzel şeyleri toplayalım. Toplayalım ki bal olsun. Kalpten beyne kan gitsin, yol olsun.
Ben küçüklükten beri babamı kendime örnek aldım diyelim. Ben neden babamı örnek alıyorum? Çünkü babam benden çok büyük. Bir insanın yaşlı olması, onu örnek almak için yeterli midir? Peki ya babam iyi birisi değilse? Ben işte o zaman yanlış insanı örnek almış oluyorum ve onu kendime örnek aldığım müddetçe yanlış şeylerin ardı sıra sürükleniyorum.
Birinin hayranı ya da taraftarı olabiliriz. Ama sırf biz onun hayranıyız diye, o dünyanın en kusursuz insanı mıdır? Hayır. Babamız çok iyi bir baba olabilir ama, yaptığı işte rüşvet alıyor ve başkalarının hakkını çiğniyor da olabilir. O halde ardı sıra gittiğimiz birinin zalimliği bize dokunmazlık etmesin. Kuran`ın söylediği gibi, yakınlarımız aleyhine de olsa adaleti gözetelim. Babamızın rüşvet yemesini değil, iyi bir baba oluşunu örnek alırsak, hiç bir sorun kalmaz. Dinlediğimiz müzik grubunun giyinişini değil de, müziğini alırsak bir sorun kalmaz. Ben bir ateistten çok şey öğrendim. Ama gidip de onun Tanrı`yı inkarını örnek almadım. Herkes herkesin güzelliğini örnek alsın. Mesela peygamberin herşeyini kendime örnek alıyorum dersek, yanlış yaparız. Peygamberler de insandır, hata yaparlar. Musa yanlışlıkla da olsa adam öldürmüştür. Kuran`da peygamberlerin hataları da zaten mevcuttur.
Bal verebilmek için, çiçeklerin özlerini bünyemizde barındırmak gerekir. Biz arılar, çiçeklerin sapını, dikenini değil; özünü alırsak, ancak o zaman bal verebiliriz. Çiçeklerin ürettiklerinin en güzelini alalım. Arı yoksa yaşam da yok unutma!
Ben siyahım, sen beyazsınları; ben Müslümanım, sen Hıristiyansınları; ben şucuyum, sen bucusunları bir kenara bırakalım. Bu hiziplerin hepsi de insan. Ve hepsi de hayatlarında illa ki güzel bir şey yapmışlardır. İşte biz arılar, bu güzel şeyleri toplayalım. Toplayalım ki bal olsun. Kalpten beyne kan gitsin, yol olsun.