Efsunkar
Bayan Üye
ALINYAZISI
İ.Ö. V. yüzyıl, antikçağ Yunan düşüncesinin aydınlanma çağıdır.
Bu çağda, gelecek yüzyılların en önemli akımlarının temel düşünceleri kaynaşmaktadır.
Çağı, bütünüyle kavrayabilmek için, bir sanat yapıtının aynasında da seyretmeli bir kez. Birbirinden değerli birçok büyük yapıtlar arasından seçtiğimiz yapıt, ünlü tragedyacı Sophoklesin Antigonesidir.
Sophokles, olayı, kadercilik açısından görüyordu. Erdemli Antigone, ölümü küçümseyerek görevini yerine getirecek, erdemlerinin gerektirdiği yolda yürüyecekti. Toplumun sesi olan koro "ölümlüler alınlarına yazılmış olan felaketlerden asla kaçıp kurtulamazlar" diyordu. Antigone de alnına yazılmış olandan kurtulamayacak, "tanrıların katında şerefli olan"a ulaşacaktı.
Olay şuydu:
Oidipus, babası Laiosu bilmeyerek öldürmüş, Thebai kentine kral olmuştu.
Gene bilmeyerek evlendiği annesi İokasteden iki kız, iki oğlan çocuğu doğdu. Babasını öldürüp annesiyle evlendiğini öğrenince, gözlerine mil çekerek kendisini cezalandırdı. Artık kör bir kraldı. Kör bir kralsa, çevresindekilerin, hepsinden çok da çocuklarının oyuncağı olur. Oidipusun kaderi buydu. Oğluyla evlendiğini öğrenen İokaste de kaderine yönelmiş, kendini asmıştı.
Oğulları, kör kral Oidipusa o kadar çektirdiler ki, krallığını bırakarak kızı Antigoneyle beraber Kolonnasa gitmek zorunda kaldı. Oysa, ölmeden önce oğullarına ilenecek, birbirlerinin kanına girmelerini dileyecekti. Kör kralın bu ilenişi çabucak gerçekleşti. Birer yıllık süreyle Thebai tahtını paylaşan oğullarından Eteokles, krallığı, süresi gelen Polyneikese bırakmak istemedi. Polinekies, Argosa kaçtı. Argos kralının kızıyla evlenerek kaynatasının yardımını sağladı. Argos ordusuyla Thebai kentine yürüdü. Savaş, Argosluların bozgunuyla bitti ama, iki kardeş de birbirlerini öldürdüler. Thebai krallığını eline alan dayıları Kreon, Eteoklesi törenle gömdürdü, yabancı bir orduyu kendi ülkesine saldırttığından ötürü vatan haini saydığı Polyneikesiyse kurtlara kuşlara bıraktı, onu gömmeye yeltenecek olanı da ölümle cezalandıracağını bildirdi.
İşte genç Antigonenin erdemleri burada belirmeye başlar. Görevi, kardeşini gömmektir. Dayısı yeni kral Kreonun oğlu Haimonla nişanlıdır, onu sevmektedir. Toplum kaypak, güçlüye karşı eziktir.
Koro,
"ölülere saygı bizi yükseltir ama, güçlülerin gücünü hor görmek de doğru değildir" demektedir. Oysa, Antigonenin kaderi gene koronun söylediği gibi, "alnına yazılmış"tır, bundan "kaçıp kurtulunmaz".
Antigone erdemlerinin gerektirdiği görevini yerine getirecek, kardeşini gömecek, dayısı Kreonun emriyle diri diri gömülecektir.
Kader, bütün yolları çizmiştir. Kral Kreonun da "alnına yazılmış olanlar" vardır. Nişanlısının acısına dayanamayan oğlu Haimon kendini öldürecek, oğlunun acısına dayanamayan karısı Kraliçe Eurydike de oğlunun yolundan gidecektir. Bütün bunlardan Kreonun çıkardığı sonuç şudur:
"Acaba en iyisi yerleşmiş geleneklere, kanunlara ömrümüzce uymak değil miydi?" Toplum da koronun ağzıyla şu yargıya varmaktadır:
"Ey insan... Temkinli bir akıl, mutluluğun ilk gereğidir".
Orhan Hançerlioğlu
İ.Ö. V. yüzyıl, antikçağ Yunan düşüncesinin aydınlanma çağıdır.
Bu çağda, gelecek yüzyılların en önemli akımlarının temel düşünceleri kaynaşmaktadır.
Çağı, bütünüyle kavrayabilmek için, bir sanat yapıtının aynasında da seyretmeli bir kez. Birbirinden değerli birçok büyük yapıtlar arasından seçtiğimiz yapıt, ünlü tragedyacı Sophoklesin Antigonesidir.
![GP-Sophokles.jpg](http://www.christusrex.org/www1/vaticano/GP-Sophokles.jpg)
Sophokles, olayı, kadercilik açısından görüyordu. Erdemli Antigone, ölümü küçümseyerek görevini yerine getirecek, erdemlerinin gerektirdiği yolda yürüyecekti. Toplumun sesi olan koro "ölümlüler alınlarına yazılmış olan felaketlerden asla kaçıp kurtulamazlar" diyordu. Antigone de alnına yazılmış olandan kurtulamayacak, "tanrıların katında şerefli olan"a ulaşacaktı.
![cuneyt_gokcer_vefat_04.jpg](http://www.evetbenim.com/content/uploads/14/Image/Tiyatro/DT/cuneyt_gokcer_vefat_04.jpg)
Olay şuydu:
Oidipus, babası Laiosu bilmeyerek öldürmüş, Thebai kentine kral olmuştu.
Gene bilmeyerek evlendiği annesi İokasteden iki kız, iki oğlan çocuğu doğdu. Babasını öldürüp annesiyle evlendiğini öğrenince, gözlerine mil çekerek kendisini cezalandırdı. Artık kör bir kraldı. Kör bir kralsa, çevresindekilerin, hepsinden çok da çocuklarının oyuncağı olur. Oidipusun kaderi buydu. Oğluyla evlendiğini öğrenen İokaste de kaderine yönelmiş, kendini asmıştı.
Oğulları, kör kral Oidipusa o kadar çektirdiler ki, krallığını bırakarak kızı Antigoneyle beraber Kolonnasa gitmek zorunda kaldı. Oysa, ölmeden önce oğullarına ilenecek, birbirlerinin kanına girmelerini dileyecekti. Kör kralın bu ilenişi çabucak gerçekleşti. Birer yıllık süreyle Thebai tahtını paylaşan oğullarından Eteokles, krallığı, süresi gelen Polyneikese bırakmak istemedi. Polinekies, Argosa kaçtı. Argos kralının kızıyla evlenerek kaynatasının yardımını sağladı. Argos ordusuyla Thebai kentine yürüdü. Savaş, Argosluların bozgunuyla bitti ama, iki kardeş de birbirlerini öldürdüler. Thebai krallığını eline alan dayıları Kreon, Eteoklesi törenle gömdürdü, yabancı bir orduyu kendi ülkesine saldırttığından ötürü vatan haini saydığı Polyneikesiyse kurtlara kuşlara bıraktı, onu gömmeye yeltenecek olanı da ölümle cezalandıracağını bildirdi.
![antigone-sophokles.jpg](http://savaska.files.wordpress.com/2009/04/antigone-sophokles.jpg?w=212&h=300)
İşte genç Antigonenin erdemleri burada belirmeye başlar. Görevi, kardeşini gömmektir. Dayısı yeni kral Kreonun oğlu Haimonla nişanlıdır, onu sevmektedir. Toplum kaypak, güçlüye karşı eziktir.
Koro,
"ölülere saygı bizi yükseltir ama, güçlülerin gücünü hor görmek de doğru değildir" demektedir. Oysa, Antigonenin kaderi gene koronun söylediği gibi, "alnına yazılmış"tır, bundan "kaçıp kurtulunmaz".
Antigone erdemlerinin gerektirdiği görevini yerine getirecek, kardeşini gömecek, dayısı Kreonun emriyle diri diri gömülecektir.
![elektra-sofokles.jpg](http://savaska.files.wordpress.com/2009/04/elektra-sofokles.jpg?w=207&h=300)
Kader, bütün yolları çizmiştir. Kral Kreonun da "alnına yazılmış olanlar" vardır. Nişanlısının acısına dayanamayan oğlu Haimon kendini öldürecek, oğlunun acısına dayanamayan karısı Kraliçe Eurydike de oğlunun yolundan gidecektir. Bütün bunlardan Kreonun çıkardığı sonuç şudur:
"Acaba en iyisi yerleşmiş geleneklere, kanunlara ömrümüzce uymak değil miydi?" Toplum da koronun ağzıyla şu yargıya varmaktadır:
"Ey insan... Temkinli bir akıl, mutluluğun ilk gereğidir".
Orhan Hançerlioğlu