` nazLı ..
Bayan Üye
Sayısız faydası bulunan anne sütünün bebek ve çocuk ölümlerini azalttığı belirlendi.
İlk 6 ay içerisinde bebeğe anne sütünden başka hiçbir gıda verilmemesini tavsiye eden uzmanlar, verilecek her gıdanın anne sütünün etkisini azaltacağı uyarısında bulunuyor.
Erciyes Üniversitesi Sosyal Pediatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Türkan Patıroğlu, anne sütü ile beslenen bebeklerde zatürre, ishal, orta kulak iltihabı, idrar yolu enfeksiyonu, menenjit, alerjik hastalıkların daha az görüldüğünü veya daha hafif seyrettiğini açıkladı.
Ayrıca anne sütü ile beslenen çocuklarda ileri yaşlarda kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, şeker hastalığı, bazı bağırsak hastalıkları, şişmanlık ve bazı kanser türlerine daha az rastlandığının belirlendiğini açıklayan Prof. Dr. Patıroğlu, "Bununla birlikte anne sütü ile beslenen bebeklerin psiko sosyal gelişimleri daha iyi olur ve çeşitli ruhsal hastalıklar daha az görülür.
Ayrıca, anne sütü ile beslenen bebeklerin zeka düzeylerinin daha iyi olduğu ve okulda daha başarılı oldukları biliniyor. Bu nedenle anne sütü bebek ve çocuk ölümlerinin azalmasında çok büyük bir katkıya sahip. Annelerin doğumdan sonra ilk altı ay tek başına kendi sütünü vermesi gerekiyor.
İlk 6 ay için anne sütü bebeğin her türlü gereksinimini tek başına karşılama kapasitesine sahiptir. Bu dönemde anne sütü dışında verilecek her türlü besin ya da sıvı anne sütünün etkinliğini azaltır. Altıncı ayda uygun şekilde tamamlayıcı besinlere başlanarak emzirmenin iki yaşına kadar sürdürülmesi gerekir." diye konuştu.
Emzirmenin annenin bedensel ve ruhsal sağlığı için de sayısız yararları olduğuna dikkat çeken Patıroğlu, emziren annelerde meme ve yumurtalık kanseri, kemik erimesi gibi rahatsızlıkların daha az görüldüğünü ve bir sonraki gebeliğin geciktiğini söyledi.
Emziren annelerin daha sağlıklı bir şekilde kilo verebileceklerine değinen Patıroğlu, bunların yanında emziren annelerin annelik duygularının daha güçlü olacağını ve bebek ile anne arasında daha güvenli bir bağ oluşarak anneler ruhsal açıdan daha sağlıklı olmasına ortam hazırlayacağını vurguladı.
Anne sütü ve emzirmenin bütün bu yararlarına rağmen hem Türkiye'de hem de dünyada anne sütü ile beslenme oranlarının istenilen düzeylerde olmadığını kaydeden Patıroğlu, şunları söyledi: "Türkiye'de 2008 yılı Nüfus ve Sağlık Araştırması sonuçlarına göre altı aydan küçük bebeklerin sadece yüzde 40'ı anne sütü ile besleniyor.
Bundan dolayı anne sütü ile beslenmenin yaygınlaştırılması için dünya genelinde olduğu gibi Türkiye'de de çeşitli etkinlikler yürütülüyor ve eğitim programları düzenleniyor. Anne adaylarının daha gebeliklerinin son aylarından itibaren anne sütü ve emzirmenin yararları konusunda bilgilendirilmesi ve emzirme danışmanlığı verilmesi gerekiyor.
Anneye bebek bakımında yardımcı olacak kişilerin de anne sütü ve emzirmenin yararları konusunda bilgilendirilmesi ve anneye destek olması önem taşıyor. Doğumdan hemen sonra bir saat içinde bebek anne sütü ile tanışmalı ve emzirme tekniği anneye tekrar gösterilmelidir. Emzirme ile ilgili herhangi bir problemle karşılaşan annelerin hiç vakit kaybetmeden doktora başvurması gerekiyor."
İlk 6 ay içerisinde bebeğe anne sütünden başka hiçbir gıda verilmemesini tavsiye eden uzmanlar, verilecek her gıdanın anne sütünün etkisini azaltacağı uyarısında bulunuyor.
Erciyes Üniversitesi Sosyal Pediatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Türkan Patıroğlu, anne sütü ile beslenen bebeklerde zatürre, ishal, orta kulak iltihabı, idrar yolu enfeksiyonu, menenjit, alerjik hastalıkların daha az görüldüğünü veya daha hafif seyrettiğini açıkladı.
Ayrıca anne sütü ile beslenen çocuklarda ileri yaşlarda kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, şeker hastalığı, bazı bağırsak hastalıkları, şişmanlık ve bazı kanser türlerine daha az rastlandığının belirlendiğini açıklayan Prof. Dr. Patıroğlu, "Bununla birlikte anne sütü ile beslenen bebeklerin psiko sosyal gelişimleri daha iyi olur ve çeşitli ruhsal hastalıklar daha az görülür.
Ayrıca, anne sütü ile beslenen bebeklerin zeka düzeylerinin daha iyi olduğu ve okulda daha başarılı oldukları biliniyor. Bu nedenle anne sütü bebek ve çocuk ölümlerinin azalmasında çok büyük bir katkıya sahip. Annelerin doğumdan sonra ilk altı ay tek başına kendi sütünü vermesi gerekiyor.
İlk 6 ay için anne sütü bebeğin her türlü gereksinimini tek başına karşılama kapasitesine sahiptir. Bu dönemde anne sütü dışında verilecek her türlü besin ya da sıvı anne sütünün etkinliğini azaltır. Altıncı ayda uygun şekilde tamamlayıcı besinlere başlanarak emzirmenin iki yaşına kadar sürdürülmesi gerekir." diye konuştu.
Emzirmenin annenin bedensel ve ruhsal sağlığı için de sayısız yararları olduğuna dikkat çeken Patıroğlu, emziren annelerde meme ve yumurtalık kanseri, kemik erimesi gibi rahatsızlıkların daha az görüldüğünü ve bir sonraki gebeliğin geciktiğini söyledi.
Emziren annelerin daha sağlıklı bir şekilde kilo verebileceklerine değinen Patıroğlu, bunların yanında emziren annelerin annelik duygularının daha güçlü olacağını ve bebek ile anne arasında daha güvenli bir bağ oluşarak anneler ruhsal açıdan daha sağlıklı olmasına ortam hazırlayacağını vurguladı.
Anne sütü ve emzirmenin bütün bu yararlarına rağmen hem Türkiye'de hem de dünyada anne sütü ile beslenme oranlarının istenilen düzeylerde olmadığını kaydeden Patıroğlu, şunları söyledi: "Türkiye'de 2008 yılı Nüfus ve Sağlık Araştırması sonuçlarına göre altı aydan küçük bebeklerin sadece yüzde 40'ı anne sütü ile besleniyor.
Bundan dolayı anne sütü ile beslenmenin yaygınlaştırılması için dünya genelinde olduğu gibi Türkiye'de de çeşitli etkinlikler yürütülüyor ve eğitim programları düzenleniyor. Anne adaylarının daha gebeliklerinin son aylarından itibaren anne sütü ve emzirmenin yararları konusunda bilgilendirilmesi ve emzirme danışmanlığı verilmesi gerekiyor.
Anneye bebek bakımında yardımcı olacak kişilerin de anne sütü ve emzirmenin yararları konusunda bilgilendirilmesi ve anneye destek olması önem taşıyor. Doğumdan hemen sonra bir saat içinde bebek anne sütü ile tanışmalı ve emzirme tekniği anneye tekrar gösterilmelidir. Emzirme ile ilgili herhangi bir problemle karşılaşan annelerin hiç vakit kaybetmeden doktora başvurması gerekiyor."