Ankaraya Öyle Yakışırdı ki Kar (:

Sibel1

Bayan Üye
424906_239403596153381_105855372841538_497457_722070597_n.jpg


427127_239405149486559_105855372841538_497461_849150279_n.jpg


427127_239405152819892_105855372841538_497462_980164312_n.jpg


427127_239405166153224_105855372841538_497463_1225798656_n.jpg


427127_239405169486557_105855372841538_497464_1863110091_n.jpg


427127_239405176153223_105855372841538_497465_2082720851_n.jpg


426497_239356402824767_105855372841538_497392_1028598567_n.jpg


430476_239318902828517_105855372841538_497326_1190262239_n.jpg


423658_239262152834192_105855372841538_497140_471362620_n.jpg


395358_239241546169586_105855372841538_497059_1523818039_n.jpg


Ankara”ya öyle yakışırdı ki kar
Asfaltlar ışıldar, buz tutardı resmi yalanlar…
Kimse keman çalmaz belki ama
Çok keman çalınsın balolarında
Diye yapılmış
Gri sisli binalar…
Alnının ortasında
Ciddi bir devlet asabiyeti.
Çok kötü günlermiş gibi en genç zamanlar,
Bu zulüm bu sevda bitmezmiş sevmek
Bir halkı sevmekse aşk o zaman sevmekmiş!
(biz bir şeyi delicesine severiz ama tanrım neyi?)
Kahve önü çatlak mozaik
Bel kemiğine tehdit
Kürsüler üstünde
Çok sigara içen
Öğrenciler
Bir daha asla yaşayamayacağı
Aşkları teğet geçerken
Hep onu sevmeyenleri severek
Hep onu sevenin gözlerinden
Kalabalıklara kaçarak
Karışarak toplumcu gerçekçi yalnızlıklara,
Yüksek rakımlarda çatlamış dudaklarını
Bir izmirli güzele dayatmak varken
(hep kardeş olacak değiliz ya,
Yaşasın halkların sevgililiği!)
Soyut bir sevdaya
Beşik kertilmiş olan
Dağda çoban,
Şehirde şark çıbanı sayılan,
Fırat’ın büyük elleri
Ararat’ın kız yelleri
Cilo’nun derin nefesleri
Hülasa kente hukuk mukuk okumaya
Mümkünse o arada da memleketi kurtarmaya gelmiş
Anadolu çocukları, Ankara”ya öyle yakışırdı ki kar
Asfaltlar ışıldar,
Buz tutardı resmi yalanlar
(belki balkona kar seyretmeye çıkar diye
Sevdiğimiz kızlar)
Çok dibimiz donmuştur ve çoğu zaman
Bu kar mevzuu
Kızlara yeterince ilginç gelmemiştir
Hiçbir şey kapalı bir dükkan kadar
Hüzünlü gelmez insana
Ankara’da,
Yoksa bugün bir hayat
Yaşanmayacak mı duygusu çöker bütün bozkıra.
Kimse keman çalmaz belki
Belki bu film hiçbir zaman
O kadar fiyakalı olmayacak ama
Hiçbir lahmacunda
O okul yolundaki üçüncü sınıf lokantadakinin
Tadını vermeyecek bir daha
Çok daha iyilerini yedim sonra
Bizzat urfa’da hatta
Ama hiçbirinde
O kadar aç oturmadım sofraya
Ankara’ya
Öyle yakışırdı ki kar
Çok yabancı bir soluk duyulur bazı
Bilinmez bir dilin ıslığından
Anla ki sıkıldı bizim konsolosluktaki konuklar
Öyle deme ankara’yı sevmeyene bir zulümdür
Bu kadar insanın neden ankara’yı sevdiğini anlamadan
Ankara”da yaşamak
Yollarına hep sevdiğimiz insanların
Adlarını vermediler ama biz her duvara
Bilvesile onların adını yazarak yaşadık
Kül ve betondan mürekkep
Yaşadıkça yaşanılası gelen
O tuhaf bozkır kokusunda.
Ankara’ya öyle yakışırdı ki kar.
Asfaltlar ışıldar…
Bir günden bir sürü gün yapan
Mesai saatlerinde hiçbir şey yapan
Hiçbir şey alıp hiçbir şey sunan
Rakıyı bol sulu içen
Dokunmasın için değil
Çabuk bitmesin diye devletimin tekel rakısı,
Hep kağıtlara bakarak,
Hep kağıtlardan bakarak
Hem neşet ertaş’ ı hem bülent ersoy’ u
Aynı anda sevmeyi başararak,
Karısının bayat ekmeklerden yaptığı tatlıyı
Çok beğenmeyerek ama
Yine de bu tasarrufunu takdir ederek
Boynu hep kıdemli bir atkının içinde saklıyken
Hep bir şeylere birilerine küsmüş gibi
Yürüyen…
Memurlar…….
Ankara’ya öyle yakışırdı ki kar..
Asfaltlar ışıldar,
Buz tutardı resmi yalanlar…
Biz, şimdi kapalı bir kuruyemişçi
Dükkanının -ki bütün plan kar altında
Tuzsuz ay çekirdeği çitleyip
Yanı sıra bafra içmektir-
Kötü ışıklandırılmış vitrininden
Umutsuzca içeri bakan,
Kimliği gereğinden fazla sorgulanmış,
Merhabadan çok çıkar ulan kimliğini denmiş,
-yani sistem kendi verdiği kimliği
Zırt pırt geri istemektedir-
Doğduğu yer yüzünden
Doğuştan kavgacı zannedilen ama
Pek çoğu kavgadan nefret eden
Kavgacı esmer cesur korkak
Çoğu kürt çoğu türk çocuklardık…
Ankara’ya öyle yakışırdı ki kar….
Ha sonra belki ahmed arifin aklına
Hiçbir şairin aklına gelmeyecek
-çünkü hiçkimse bir daha ankara’ yı
O’nun kadar sevemeyecek -bir şiir islenir:
Kar altındadır varoşlar
Hasretim, nazlıdır ankara…..
Ustam yine sen bilirsin ama
Hangi aralıkta bir şair ölmüşse
İşte o, en netameli aydır bence.
Ankara’ya öyle yakışırdı ki kar…
Asfaltlar ışıldar…
Yalanlar…
Şimdi ve sonra ne zaman ankara’ya kar yağsa
Elim gönlüm, çocukluğum buz tutar.

(Yılmaz ERDOĞAN)
 
---> Ankaraya Öyle Yakışırdı ki Kar :)

Güzel, Teşekkürler Sibel'cim :) :R


Ayrıca; Böyle AnkaraGÜCÜMÜZE Gidiyor Be Usta :eek:
 
---> Ankaraya Öyle Yakışırdı ki Kar :)

Böle bir manzara da burda görebilseydim
Çok güzel :)
 
---> Ankaraya Öyle Yakışırdı ki Kar :)

bu kış ankara gitme fırsatım oldu. Tesadüf işte son 30 senedir en soğuk günü gittiğim güne rast geldi :) Çok güzel bir şehir fotoğraflar da öyle..
 
---> Ankaraya Öyle Yakışırdı ki Kar :)

Ankaralı olmak ayrıcalıktır anlatılmaz yaşanır bana katılanlar
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers haber
vozol puff
Geri
Üst