Tarquin
Kayıtlı Üye
Başka bir insandan alıntıdır!
Ben 1985 doğumlu bir insanım. Önceden okul, askerlik falan derken kalabalıklar içersinde birsürü arkadaşım vardı. Sonra bunlar ömürle orantılı bir şekilde azaldı, azaldı ve bir elin parmakları kadar kaldı. Kendime en kafa dengi arkadaşları ayırmıştım. Sonra bir gün Allah`ın, `benden başka gerçek dostun yok` dediğini gördüm. İşin içine Allah girince, bütün boşluklar doldu. Herşey yerine oturdu. Şu zamana kadar son olarak 3 sağlam arkadaşım kalmıştı. Bunlardan ilki ateist bir çocuk. Ben müslümanım diye ortalarda gerine gerine dolaşan, fakat gerçekte müslümanlığa uzak arkadaşlara, müslümanlık dersi verebilecek biri. Din hariç her konuda fazlasıyla uyuştuğum biri. Ama dine, ahirete inanmıyor. Allah hakkında bilmediği şeyler söylüyor, Allah`a sövüyor. Tamamen şu sebeplerden dolayı, evime girip çıkan bir kişi olduğu halde, onunla arkadaşlığı kestim. Mektup yazdım ona, herşeyi anlattım. Artık onunla görüşmüyorum.
İkinci çocuk da koyu bir müslüman olduğunu savunan ama her fiiliyle Kur`ana ters düşen biri. Her türlü sünnete, hadise inanan, ama kalkıp da Kur`andan bir şey söyleyince inanmayan, Kur`anın evrensel manalarını çarpıtan biri. Kolaya, karidese, çalgıya haram diyen ve çarşafa giren kadının mutlaka cennete gideceğini savunan biri. Hiç farkında olmadan Allah`a ortak koşan biri. En umamayacağı, ona basit gelen bir cümleden ya da eylemden Allah`a şirk koşuyor. Aslında onun gibi çok var. Ama ben zaten diğerleriyle de görüşmüyorum. O nedenle onunla da arkadaşlığımı bitirdim. Diğer ateist arkadaşın dinime bir zarar verdiği yok, kendine zarar veriyor. Ama bu çocuk hem kendine, hem başkalarına, hem de dine zarar veriyor. Onunla da artık görüşmüyorum.
Şu anda bir tane akranım arkadaşım kaldı. Onunla tamamen aynı kafadayız. Kafa dengi bir arkadaşım olduğu için Allah`a şükrediyorum. Gayet de mutluyum. Çevresinde kalabalıklar edinerek, mutlu olmaya çabalayan arkadaşlara duyurulur.
Ben 1985 doğumlu bir insanım. Önceden okul, askerlik falan derken kalabalıklar içersinde birsürü arkadaşım vardı. Sonra bunlar ömürle orantılı bir şekilde azaldı, azaldı ve bir elin parmakları kadar kaldı. Kendime en kafa dengi arkadaşları ayırmıştım. Sonra bir gün Allah`ın, `benden başka gerçek dostun yok` dediğini gördüm. İşin içine Allah girince, bütün boşluklar doldu. Herşey yerine oturdu. Şu zamana kadar son olarak 3 sağlam arkadaşım kalmıştı. Bunlardan ilki ateist bir çocuk. Ben müslümanım diye ortalarda gerine gerine dolaşan, fakat gerçekte müslümanlığa uzak arkadaşlara, müslümanlık dersi verebilecek biri. Din hariç her konuda fazlasıyla uyuştuğum biri. Ama dine, ahirete inanmıyor. Allah hakkında bilmediği şeyler söylüyor, Allah`a sövüyor. Tamamen şu sebeplerden dolayı, evime girip çıkan bir kişi olduğu halde, onunla arkadaşlığı kestim. Mektup yazdım ona, herşeyi anlattım. Artık onunla görüşmüyorum.
İkinci çocuk da koyu bir müslüman olduğunu savunan ama her fiiliyle Kur`ana ters düşen biri. Her türlü sünnete, hadise inanan, ama kalkıp da Kur`andan bir şey söyleyince inanmayan, Kur`anın evrensel manalarını çarpıtan biri. Kolaya, karidese, çalgıya haram diyen ve çarşafa giren kadının mutlaka cennete gideceğini savunan biri. Hiç farkında olmadan Allah`a ortak koşan biri. En umamayacağı, ona basit gelen bir cümleden ya da eylemden Allah`a şirk koşuyor. Aslında onun gibi çok var. Ama ben zaten diğerleriyle de görüşmüyorum. O nedenle onunla da arkadaşlığımı bitirdim. Diğer ateist arkadaşın dinime bir zarar verdiği yok, kendine zarar veriyor. Ama bu çocuk hem kendine, hem başkalarına, hem de dine zarar veriyor. Onunla da artık görüşmüyorum.
Şu anda bir tane akranım arkadaşım kaldı. Onunla tamamen aynı kafadayız. Kafa dengi bir arkadaşım olduğu için Allah`a şükrediyorum. Gayet de mutluyum. Çevresinde kalabalıklar edinerek, mutlu olmaya çabalayan arkadaşlara duyurulur.