'hayaL
Bayan Üye
Allah korkusu ile akan gözyaşları
Rivayet edilir ki, Kıyamet günü cehennem ortaya çıkınca öylesine kükreyecek ki, bütün ümmetler dehşetinden dizüstü kapaklanacaklardır.
Allah (C.C.) buyuruyor ki:
«— ... Ve sen her ümmeti dizüstü çökmüş (ne olacağını endişe ile bekler) görürsün. Her ümmet amel defterini almaya çağılır.
Kur'an-ı Kerim/Casiye Sûresi, 28
İnsanlar cehenneme yaklaştırıldıklarında onun öfke ve kükreyişini duyacaklar, bu kükreyiş 500 yıllık mesafeden duyulacaktır.
O zaman peygamberler dahil herkes kendi derdine düşerek «ben ne olacağım, ben ne olacağım» diyecektir. Yalnız peygamberlerin ulusu olan Hz. Muhammed (S.A.S.) müstesna, O «ümmetim ne olacak, ümmetim ne olacak» diyecektir.
O sırada cehennemden dağlar gibi bir ateş kütlesi çıkacaktır.
Peygamberimizin (S.A.S.) ümmeti «ey ateş kütlesi! Namaz kılanlar, doğruluktan ayrılmayanlar, Allah'dan korkanlar ve oruç tutanlar hakkı için geri dön» diye yalvararak ateşi geldiği yere göndermeye çalışacaklar, fakat ateş geri dönmeyecektir.
Bu sırada Cebrail'in (A.S.) «ateş kütlesi Muhammed Ümmet üzerine yöneldi» diye seslendiği duyulacaktır. Bunun üzerine Cebrail (a.s), bir bardak su getirerek Peygamber'imize uzatacak ve «ey Allah'ın Resulü! Bunu al, ateşin üzerine serp» diyecektir.
Peygamber'imiz (S.A.S.) Cebrail'den aldığı bardağı ateşin üzerine boşaltır boşaltmaz ateş sönecektir. Herkez hayretler içinde iken !? Peygamber'imiz (S.A.S.) «bu su nedir ey Cibril?» diye soracak ve Cebrail'den (a.s) şu cevabı alacaktır: «Bu senin ümmetinin, (küçük) günahkâr olanlarının Allah korkusu ile ağlayarak akıttığı gözyaşlarıdır. Şimdi ateşin üzerine serpip onu Allah'ın izni ile söndüresin diye sana getirmem bana emredildi »
(kaynak: Bidayet-ül Hidâye)
Rivayet edilir ki, Kıyamet günü cehennem ortaya çıkınca öylesine kükreyecek ki, bütün ümmetler dehşetinden dizüstü kapaklanacaklardır.
Allah (C.C.) buyuruyor ki:
«— ... Ve sen her ümmeti dizüstü çökmüş (ne olacağını endişe ile bekler) görürsün. Her ümmet amel defterini almaya çağılır.
Kur'an-ı Kerim/Casiye Sûresi, 28
İnsanlar cehenneme yaklaştırıldıklarında onun öfke ve kükreyişini duyacaklar, bu kükreyiş 500 yıllık mesafeden duyulacaktır.
O zaman peygamberler dahil herkes kendi derdine düşerek «ben ne olacağım, ben ne olacağım» diyecektir. Yalnız peygamberlerin ulusu olan Hz. Muhammed (S.A.S.) müstesna, O «ümmetim ne olacak, ümmetim ne olacak» diyecektir.
O sırada cehennemden dağlar gibi bir ateş kütlesi çıkacaktır.
Peygamberimizin (S.A.S.) ümmeti «ey ateş kütlesi! Namaz kılanlar, doğruluktan ayrılmayanlar, Allah'dan korkanlar ve oruç tutanlar hakkı için geri dön» diye yalvararak ateşi geldiği yere göndermeye çalışacaklar, fakat ateş geri dönmeyecektir.
Bu sırada Cebrail'in (A.S.) «ateş kütlesi Muhammed Ümmet üzerine yöneldi» diye seslendiği duyulacaktır. Bunun üzerine Cebrail (a.s), bir bardak su getirerek Peygamber'imize uzatacak ve «ey Allah'ın Resulü! Bunu al, ateşin üzerine serp» diyecektir.
Peygamber'imiz (S.A.S.) Cebrail'den aldığı bardağı ateşin üzerine boşaltır boşaltmaz ateş sönecektir. Herkez hayretler içinde iken !? Peygamber'imiz (S.A.S.) «bu su nedir ey Cibril?» diye soracak ve Cebrail'den (a.s) şu cevabı alacaktır: «Bu senin ümmetinin, (küçük) günahkâr olanlarının Allah korkusu ile ağlayarak akıttığı gözyaşlarıdır. Şimdi ateşin üzerine serpip onu Allah'ın izni ile söndüresin diye sana getirmem bana emredildi »
(kaynak: Bidayet-ül Hidâye)