SuskunDervis
Kayıtlı Üye
Kufeyi görür gibiyim. Âlisiz insanların halini ve maskelerini çıkaran binlerce zebaniyi. Yabancıyım bu şehirde. Lakin ne her yer Kufedir şimdi, ne de her gün derd-i dil. Ne ben Selmanım ne de gördüklerim Ebu-zer
Neden ağlıyorsunuz? Ali şehit oldu diye mi? Ya da sizlere haber vermeden sessiz bir şekilde çıkıp gitti diye mi?
Sizler onun takipçileri olmalısınız. Onu tanıdığını iddia edip aslında hiç tanımayan, tanımakta gayret göstermeyip onu anlamayan. Onu yalnız bırakan ve emanetlerine sahip çıkmayan.
Evet! Evet! Siz Ali sessiz sedasız çekip gitti diye ağlıyorsunuz. Nitekim eğer onu anlasaydınız Alinin bu gidişine ağlamaz aksine sevinirdiniz. Ali giderken kurtuldum demişti. Oysa siz onun kurtuluşuna da ağlıyorsunuz.
Yoksa Ali sizden mi kurtulmuştu. Sizleri tanıyorum. Nehrevan ve Sıffın'da Alinin saflarında görmüştüm ve bir de Cemel savaşında.
Şimdi anlıyorum Aliyi ve kurtuldum cümlesini.
Cemeli hatırlarsınız sanırım. Ali sizleri meydana Allahın hüccetini tamamlamanız için göndermişti. Sizlerin her biriniz savaş meydanına çıkıp Aliyi ve kendinizi övecek şiirler okuyordunuz. Ve her biriniz sırasıyla şehit olarak saflara geri dönüyordunuz.
Sabrınız kalmamış ve Alinin yanına gelip kendisinin hücceti tamamlamasını aksi takdirde savaşı başlamadan kaybedeceğinizi söylemiştiniz.
Ve Ali savaş meydanına çıkmış düşmanın tam ortasında şunları söylemişti.
Ey Talha ve Zubeyr sizlere ne oldu da kendi hanımlarınız Medine'de dururken peygamber hanımını bu savaşa çektiniz?
İşte o an, Ali meydana arkasını döndüğünde, sizler düşman saflarının allak bullak olduğunu görüp de sevinç naraları attığınızda Ali nin sıkıntısını fark etmediniz.
O an bile anlamadınız.
Ali Allahın dinini, siz ise kendinizi düşünmekteydiniz. Ve her biriniz İmamı övmekteydiniz yine. Cemelden sonra tüm tanıdıklarınıza Alinin nasıl bir sözle düşmanı mağlup ettiğini anlatıyordunuz. Oysa kendinizin meydanlarda Allah için savaşmadığınızı ve meydanlarda sadece kendinizi öven şiirler okuyup slogan attığınızı unutuyordunuz.
Aliyi de böyle unuttunuz, sadece ismi kaldı geriye. Ve şimdi oturmuş ağlıyorsunuz öyle mi?
Evet, Ali kurtuldu, ama kimden?
Muaviyeden mi, yoksa amr b. Asdan mı? Yoksa savaş meydanlarında ki düşmanlarından mı?
Hayır! Hayır o bir kahramandır onun hiç meydanda korktuğunu gördünüz mü?
Öyleyse kimden kurtuldu?
Alinin kendisinden alalım bu cevabı.
Ya Ali! Kimden kurtulmuştun?
Ve Ali yıllar öncesinden cevap veriyordu.
Gönülleri bir olmayıp ta sayıca fazla olanlardan.
Sanki bizi anlatıyor değil mi?
Ağlayın şimdi, Aliyi anlamadığınız için. Ağlayın o giderken bile kendimizi kandırdığımız için.
Ali giderken kurtuldum demişti. Ne olur en azından şimdi Aliyi takip ediniz.
Onun kurtuluşuna ortak olunuz, onunla birlikte siz de kurtulunuz.
Kalkın hadi! Atın üzerinizden bu tembelliği. Kendinize acımıyorsanız bari çocuklarınıza acıyın. Vallahi, Ali sizleri böyle görse yine kalbi acırdı yine gecelerini sıkıntıyla geçirirdi. Ne olursa olsun, siz Alinin taraftarlarısınız.
Ve şimdi Aliyi anlamak istiyorsanız onun emanetine sahip çıkınız.
Ve bu emanet, yoksul ve yetimlerdi. Bari şimdi Alinin başını öne eğdirmeyin.
Allah için Allah için, yetimleri koruyun yoksulları gözetleyin, onları bir gün aç bir gün tok bırakmayın. (İmam Ali)
Evet Ali kurtulmuştu, ya biz?
FATIH KAHRAMANI
Neden ağlıyorsunuz? Ali şehit oldu diye mi? Ya da sizlere haber vermeden sessiz bir şekilde çıkıp gitti diye mi?
Sizler onun takipçileri olmalısınız. Onu tanıdığını iddia edip aslında hiç tanımayan, tanımakta gayret göstermeyip onu anlamayan. Onu yalnız bırakan ve emanetlerine sahip çıkmayan.
Evet! Evet! Siz Ali sessiz sedasız çekip gitti diye ağlıyorsunuz. Nitekim eğer onu anlasaydınız Alinin bu gidişine ağlamaz aksine sevinirdiniz. Ali giderken kurtuldum demişti. Oysa siz onun kurtuluşuna da ağlıyorsunuz.
Yoksa Ali sizden mi kurtulmuştu. Sizleri tanıyorum. Nehrevan ve Sıffın'da Alinin saflarında görmüştüm ve bir de Cemel savaşında.
Şimdi anlıyorum Aliyi ve kurtuldum cümlesini.
Cemeli hatırlarsınız sanırım. Ali sizleri meydana Allahın hüccetini tamamlamanız için göndermişti. Sizlerin her biriniz savaş meydanına çıkıp Aliyi ve kendinizi övecek şiirler okuyordunuz. Ve her biriniz sırasıyla şehit olarak saflara geri dönüyordunuz.
Sabrınız kalmamış ve Alinin yanına gelip kendisinin hücceti tamamlamasını aksi takdirde savaşı başlamadan kaybedeceğinizi söylemiştiniz.
Ve Ali savaş meydanına çıkmış düşmanın tam ortasında şunları söylemişti.
Ey Talha ve Zubeyr sizlere ne oldu da kendi hanımlarınız Medine'de dururken peygamber hanımını bu savaşa çektiniz?
İşte o an, Ali meydana arkasını döndüğünde, sizler düşman saflarının allak bullak olduğunu görüp de sevinç naraları attığınızda Ali nin sıkıntısını fark etmediniz.
O an bile anlamadınız.
Ali Allahın dinini, siz ise kendinizi düşünmekteydiniz. Ve her biriniz İmamı övmekteydiniz yine. Cemelden sonra tüm tanıdıklarınıza Alinin nasıl bir sözle düşmanı mağlup ettiğini anlatıyordunuz. Oysa kendinizin meydanlarda Allah için savaşmadığınızı ve meydanlarda sadece kendinizi öven şiirler okuyup slogan attığınızı unutuyordunuz.
Aliyi de böyle unuttunuz, sadece ismi kaldı geriye. Ve şimdi oturmuş ağlıyorsunuz öyle mi?
Evet, Ali kurtuldu, ama kimden?
Muaviyeden mi, yoksa amr b. Asdan mı? Yoksa savaş meydanlarında ki düşmanlarından mı?
Hayır! Hayır o bir kahramandır onun hiç meydanda korktuğunu gördünüz mü?
Öyleyse kimden kurtuldu?
Alinin kendisinden alalım bu cevabı.
Ya Ali! Kimden kurtulmuştun?
Ve Ali yıllar öncesinden cevap veriyordu.
Gönülleri bir olmayıp ta sayıca fazla olanlardan.
Sanki bizi anlatıyor değil mi?
Ağlayın şimdi, Aliyi anlamadığınız için. Ağlayın o giderken bile kendimizi kandırdığımız için.
Ali giderken kurtuldum demişti. Ne olur en azından şimdi Aliyi takip ediniz.
Onun kurtuluşuna ortak olunuz, onunla birlikte siz de kurtulunuz.
Kalkın hadi! Atın üzerinizden bu tembelliği. Kendinize acımıyorsanız bari çocuklarınıza acıyın. Vallahi, Ali sizleri böyle görse yine kalbi acırdı yine gecelerini sıkıntıyla geçirirdi. Ne olursa olsun, siz Alinin taraftarlarısınız.
Ve şimdi Aliyi anlamak istiyorsanız onun emanetine sahip çıkınız.
Ve bu emanet, yoksul ve yetimlerdi. Bari şimdi Alinin başını öne eğdirmeyin.
Allah için Allah için, yetimleri koruyun yoksulları gözetleyin, onları bir gün aç bir gün tok bırakmayın. (İmam Ali)
Evet Ali kurtulmuştu, ya biz?
FATIH KAHRAMANI