Ağladığımı duyar mısın?

TatLı prenses

Bayan Üye
Ağladığımı duyar mısın?

Ağladığımı duyar mısın?
Ağladığımı duyar mısın?
Gülerken gözlerimin gülmediğini görür müsün?

Sana baktığımda kalbimin hızlı atışının farkına varır mısın?

Bunu anlamaman için senden kaçtığımın farkında mısın?

Seni gördüğümde mutlu ve umursamayan kızı oynadığımı tahmin eder misin?

Ama arkanı döndüğün anda yüreğimin arkandan ağladığını hisseder misin?


Sana "git seninle oLmam" dediğim o sözLerin yüreğime ait olmadığını anlar mısın?

Şimdi çık git yüreğimden bu söyledikLerimi duymamış ol

Çık git bu dediklerime inanmamış ol desem

DiNLER MiSiN beni?
 
---> Ağladığımı duyar mısın?



Yanıyorum cehennem misali yokluğun
Bu yüreğe bir tek sen yakışırdın
Sen yoksan bu yüreği istemiyorum
Yüreğime İNTİHAR VAKTİ!!!







Bir intihar daha çağırdım bu gel
Sol yanımdaki sol ağrı bitsin diye
Yine gelmedi...







Yorgunum.. !
Yoruldum..!
Yordular Yar..!







Senden yoksun ilerleyen her dakikamda sızlanmaktan ..
Her yalnızlığımda ki yalvarışımdan ..
Her Gecede yıldızlarla dertleşmekten ..
Yoruldum !



Çıldıracağım İnanki ..
Yokluğun bana hem yara hem deva olmasa ..
Yokluğunda sızlayan yaram , hayalinle avunmasa ..
Yalnızlıktaki yalvarışımı , Sesin kandırmasa ..
Yıldızlarla dertleşmemi , ışığın bozmasa ..








Geceye hep seni anlatmaktan ..
Her saniyeye seni koymaktan ..
Her geceye resmini çizmekten ..
Yorgunum !





Yorgunluğum resmini çizmekten değil ..
Sensiz dakikaları saymaktan değil ..
Geceye seni anlatmaktan da değil ..







Resmini gecenin görmemesinden ..
Dakikaların Beni dinlemez gibi geçmesinden ..
Ve gecenin anlamamasından şikayetçiyim ..
Ve seni anlatacak kelime aramaktan Yorgunum ..







Yordu !
Gözyaşlarım gözlerimi ..
Yorgun düştü yüreğim ..
Söylemek istediğini anlatamamaktan ..
Yordun yüreğimi sevdiğim ..
Kendini saklamaktan ..







Nerdesin ?
Hangi Şehirde ?
Benim bulunduğum yerin neresinde ?
Neresindesin Yüreğimin ..
Neresindeyim Yüreğinin ..







Nerde olursan ol ..
Bi defa olsa gülümse karsımdan bana ..
Umutsuzdum yoksun diye , çok ağladım sensizliğe..
Kaybettim kendimi , Yok yüreğim , Verdim sana ..







Ben Kendimi kaybettim ..
Hayallerimden bana işledin ,
Ruhumdan Bana eser bırakmadın ..
Beni arıyorum artık ..
Boş , ıslak sokaklarda ..







Kendimi inanki çok aradım ıslak kaldırımlarda..
Kaldırıma bakıpta ,
Yüzümün yansımasını görürmüyüm diye ..
Çok dolaştım yalnız yalnız o sokaklarda ..
Aynaya bakmaya Korkar oldum ..
Her aynaya bakışımda seni görmekten ..
Ya Dayanamazsa Yüreğim Bir gün ..
Kaybolur giderse karsında , aynada ..







Islak kaldırımlarda arıyom şimdi kendimi ..
Ben yansır mıyım acaba kaldırıma ..
Benim kendimi aradığım kaldırıma sen yağıyorsun aslında ..
Baktığım her yer sensin..
Sen oldum ..
Benim kim oldugum önemli değil







Yoruldum aramaktan kendimi ..
Yordum Yüreğimi ..
Yordu beni kaldırımlar ..







Koskoca sevgi ülkesinin ..
Boş bir sokağında ..
Umut caddesi ile zaman bulvarının arasında ..
Kanadı kırık ,
Yüreği yaralı ..
Ağlıyor , Sızlıyor , Acıtıyor yarası ..







Zaman ya onu vuracak tamamen öldürecek ..
Ya da duracak dünya dönmeyecek ..
Sevda takviminin Kimbilir hangi gününde ..
Zamanın Hangi dakikasında bilinmez ..
Yüreğin yaralarının sarılacağı ..







Sevda aynı hissi taşımaksa ..
Aynı hayallere dalmaksa ..
Paylasmaksa ..
Ve ben o sokakta uçan kuşsam ..







O Sokakta Kalacağım hep ..
Yemin ederim sana ..
Yüreğim sende olsada ..
Yaram durmaksızın kanasada ..
Ölümü bekleyen hasta gibi ..
Bende bekleyeceğim seni ..
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

Benim Dünya'm..


Çağır beni çağırda büyüsün içimde biriktirdiğim bütün yalnızlıklarım!
Adım adım büyür yalnızlık yürüdükçe devasallaşır kimsesizlik!
Dur!Ne olur Sende gitme!
Yalnızlığın üzerime yüklediği bu sessizlik artık beni boğuyor.
Buradayım baksana karanlığın tam ortasında.
N'olur artık gitme. Sana çok ihtiyacım var.
Kurtulmak istiyorum ama koşamıyorum.Çaresizlik öyle bir bulaşmışki bu sokaklara takılıp düşüyorum.
Off.. bu kadar mı zor sen bu kadar mı zor sensizlik!! Canım o kadar çok acıyor ki.. Artık bağırmak istiyorum sesimin yettiğince.
Bağıra bağıra ağlamak ve haykırmak istiyorum "Anla artık anla!! seni seviyorum" diye.
Ama olmuyor işte. Ve yine o şarkı sözleri başlıyor bir uğultu misali;
"gitme nolur gitme itirazlar elimde değil
yalnızım yalnızız yalnızlıklar elimde değil
düşerken son birkez yalana benimsin benim
yalansan yalanı severim elimde değil.."

Biliyormusun.....
"Seyirci kaldıysam bu yürek yangınlarına..Her yıla bir nefes tutar oldum..
Arta kalan küllerden..Kurşuni sevdalara bir adım var..
Lakin..
Yüreğime adım geçmiyor..
Ömür defterimden hüzün yapraklarını yırttım..
Ama..
Yüreğine adı'mı astım.."
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

Umutlarım Islandı Kurut Hadi Anne
Hayallerimin Sırtı Terledi Koşmaktan
Havlu Koy Anne..

Çocuk Aklımla Topraga Cizdigim Mutluluk Resmini,
Yirmi üç Nisan Şiirlerimi , Kurtar Anne...

Düşlerim Düştü Yere...
Kanıyor Dizi Kaldır Anne...

Bak Yine Gizlendim Bir Köşeye;
Ağlıyorum , duy Sesimi Anne...

Küstügüm Arkadaşlarımla Barıştırdıgın Gibi,
Hayatlada Barıştır Anne...
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

İkinci şiir çok güzeldi.Tebrikler
Bu arada kendine ait şiirin varsa bana gönder, bir bakayım , olmaz mı?
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

Dün bir dosttan uzun bir mektup aldım
Beni anlatmış sana ve sen ona
“Unuttum artık onu” demişsin.
Hem bu sözü gülerek
Medar-ı iftihar ile söylemişsin.
Unutamazsın Nokta Noktam
Unutamazsın!
Çünkü; unutmak için
önce unutulmak gerek
Oyasa ki sen
Hala bende esen
Eski kavak yelisin.
Unutamazsın…
Kan değil tüküremezsin
Ruj değil silemezsin
Dişi dudaklarına dişimle yazdığım
İki heceli erkek adımı
Unutamazsın Nokta Noktam
Unutamazsın!
Seninle biz halâ bir kabukta
İki badem içi gibiyiz.
Baharsın; kokacaksın
Güneşsin; yakacaksın.
Sabah yatağım kadar rüyâ dolu
Sabah yatağım kadar sıcaksın
Unutamam
Unutamazsın!
Şimdilik bu kadar.
Öbür mektubuma daha diyeceklerim var
Darılma bana gücenme sakın
Ankara günlerinin bembeyaz ufkundan
Binlerce selam sana.
Bahar başladı nokta noktam
Ankara’da bahar veriminde toprak ana
Aylar var ki sana tek satır yazamadım
Oysa ki şimdi mevsim bahar
Ötüşlerde adın kokuşlarda tadın var
Artık yazmalıyım.
Takvime baktım bu sabah
ayrılalı beş ay olmuş.
Düşün ki Nokta Noktam
Beş ay denilen nesne tam yüz elli gün eder.
Bunca uzun ayrılıksa;
İnan bana Nokta Noktam
İnsanı herşeye küskün eder.
İnan bana… Dargınlığım herkese
Ve tek hasretim sana
Düşünüyorum…
Aşıklar pazarına çıkan yolu düşünüyorum.
Bu yolun sağında yükselen
Her geçişinde penceresinden tebessümler gelen
Bahçesinde iri yedi veren
kayısı gülleri açan evi düşünüyorum.
Bir türlü gelmiyor düşüncelerimin ardı
Ablan yanımda çorapsız gezerdi
Baş örtüsüz annen.
Düşünüyorum… Bu mevsimde baban
Her akşam bir yerine iki içerdi.
Miyoplaşınca gözleri “Şair iç be oğlum
bahar dişidir doğurur” derdi.
Bahar başladı Nokta Noktam.
Ankara’da bahar
Gönül ufkunda yağmur bulutları
Cennet olsa artik sevmiyorum
Sevmiyorum sensiz baharı…
Sen; ey yirmidört baharın en güzel süsü!
Sen; ey mutlu günlerimin mutlu türküsü!
Sen; ey ilk yaz akşamları kadar güzel çocuk!
Sen; ey altın gözlerinin hisli dünyası!
Ölümsüz bir yolculuk yaratan
Sen; ey çıplak bir hançer gibi!
Boylu boyunca gönlümde yatan
Sen; ey herşeyim olan herşey!
Son mektubunda söz verdin
Tut diyorsun unuttum
Unut diyorsun unutmak mı???
Güneş tekrar doğmayı unutabilir mi hiç?
Gönül ferman dinlemez sözü unutulabilir mi hiç?
Sen; ey mutlu günlerimin mutlu türküsü!
Sen; ey herşeyim olan herşey!
Bu gece Yılbaşı…
Başkent’de kar yağıyor Nokta Noktam
Başkentte kar ve tütüyor gözlerimde
Küllenmiş bir mangal gibi hatıralar
Başkent’de kar yağıyor başkent’de kar…
Bu gece yılbaşı.
Bilirsin ki Nokta Noktam
Yılbaşında hesaplanır
Çoğu zaman insanların yaşı.
Bu gece yılbaşı…
Tokmaklarında yirmi dört hece
Eğilip üstüme sessizce
Şehrin kule saati
Bilir misin Nokta Noktam?
Bilir misin bilir misin ne dedi?
“Şair kutlu olsun yaş otuz yedi.”
Ve bir el saçlarımdan tutarak
Kalbimi sana kadar sürükledi.
Bu gece yılbaşı başkent ayakta
Çalınan Tuna dalgaları komşu plâkta.
Ne de kıvrak bu vals havası
Başladı yine gönlümün
On yıl evvel ki kanaması
Ne günlerdi o günler cancağızım
Ne günlerdi…
Sen on yedisinde sevgilerin sisinde
Başı duman duman bir kız.
Ben yirmi üstünde
Gönlü gördüğü her güzelliğe nişanlı
Öylesiye bir şair öylesiye bir delikanlı.
Ne çabuk geçti zaman.
Hey gidi Dünya hey…
Bu gece yılbaşı
Dışarıda kar yağıyor ve tütüyor gözlerimde
Küllenmiş bir mangal gibi eski hatıralar
Köşede bir kırlent kırlentde bir resim.
Bartın’da bahar.
Elimle yapmışım
“asma köprüsünden” Kocanaz deresi
Sağda orta okul
Okulda çocukların sesi.
“Çakır beylerin” elma bahcesi.
Derede kayık dümende ben.
Küreklerde sen.
Hava berrak hava ılık
Hava temiz
Ve sularda sarmaşan gölgemiz
Bu gece yılbaşı başkent ayakta
Çalınan Tuna dalgaları değil artık
komşu plâkta.
Gönlüm bu diyardan çok çok uzakta.
Dışarıda kar yağıyor.
Dışarıda kar ve tütüyor gözlerimde
Küllenmiş bir mangal gibi
Eski hatıralar…
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

hangi şiire gzl diyeym hangisi için tebrik edeym şaşırdm çok süperler....
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

ßir Sigaradaki Duman Kadar Nefesim
ßir Mum Işıgındaki Işın Kadar Gözlerim
ßir Derya ßir Dünya Kadardır Çektiklerim
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni

Esrar Çekmiş Mumlarsız Feleğim
Nasıra Sitem Kabarmış Ellerim
Genç Vucuda Sinmis Yaşlı Gözlerim
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni

Güneşim Karanlık Geceler Matemim
Azrail Nişanlım Mezar Düğün Evim
Hayata Peşkeş Cekmis İsyankar Erkekligim
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni

Soğuk Mu Soğuk Kış Yaşar Tenim
Gören Yaşlanır Ömür Eritir Gençligim
Adıma Delikanlı Namert'ine Kanlıdır Yüreğim
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni

Katarlıgım Nerden Gelir Bilemedim
Dünya Katı Dünya Zalim Ben Cileyi Bildim
Yaşamı Arzularken Beden , Bedenden Sıkılmış Ben
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni

Yaz Ayında Karlara Yol Olur Serim
Seher Vakti Name Şiir Olur Sözlerim
Ne Uyak Nede Kafiye Nedir Bilirim
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni

Dudaklarım Gibi Kuraktır Topragım
Sakın Yanlışa Yol Alma Kul Degildir Taptıgım
Siteme İsyanıma Aldanma Haşa Kaderimdir Yaşadıgım
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni

Göz Yaşı Yerine Kan Akıtsada Gözlerim
İsyankara Bulanmış Olsada Söz-ü Dilim
Genç Bedenimde Yaşlanmıs Olsada Tenim
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni

Bir Gecenin Aşkı , Sabahın Maşuku Benim
Aşk Benim Ferhat Benim Mecnun Benim
Sevdayı Bulan Aşkı Yaşayan Ve De Yaşlanan Benim
Yaz Mürekkebin Kalemin Varsa Beni..
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

Sonsuz Aşk


Dalga ile kıyının aşkını bilir misin?
Öncesinden başlayıp sonsuza giden dalga
Hep aşka kavuşma özlemiyle atılır kıyıya.
Dalga seven - kıyı sevilendir.
Dokunur parmaklarının ucuyla sevdiğine dalga
Ve döner hep geriye
Bilir kavuşamayacağını ama hep koşar kıyıya
Her bir dokunuşunda aşkına verir bedenini hesapsızca
İşte ben de seni böyle severim yar.

Yar bilir misin dağ başında açan uçurum çiçeklerini?
Bilirler görünmeyeceklerini...
Sevilmeyeceklerini...
Koklanmayacaklarını...
Okşanmayacaklarını...
Ama inatla açarlar aşkla sevgiyle özlemle.
Hep beklerler gelmeyecek sevgilinin onu kucaklamasını
İşte ben de seni böyle beklerim yar.

Yar ipek böceğini bilir misin?
Onun kozasının içinde ördüğü o ipliğe olan aşkını
Bilir o ördüğü ipliğin kendisinin ölümü olacağını
Ama aşkına feda eder kendini.
Öyle verir kendini yarenine korkusuzca
İşte ben de kendimi böyle veririm sana yar.

Yar ağaç ile meyvesinin aşkını bilir misin ?
Meyvesini vermelidir ağaç yeniden doğmak için
Öyle zorludur ki ayrılmaları
Verir meyvesini ağaç
meyve tohum olur tohum kök olur
Ve yeniden doğar ağaç kendi meyvesinden

İşte bende böyle yar;
Yok olmayı göze aldım tekrar sende doğmak icin.
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

herşeyime canıma

Unutulmuyor, bitmiyor, geçip gitmiyor...


Yudum yudum yalnızlığı
İçerken gecenin dudaklarından
Sakın ağlama sen.
Yüreğin süzülürse al yanağına
Demir parmaklıklar susar
Gözlerimde küllenen umutlar
Yıldızların koynunda
Kan ağlar.


Uykusuz yüreğine
Yastık diye
Kiraz çiceklerini sererken
Sen hüzün bulutlarını
Topla göğünden.
Uzaklarda acıların için
Sabır elbisesi dikerken
Sen vuslat türkülerini kaldır
Islak kirpiklerinden.


Ayazlarda beklerken yüreğimi
Yağmur yüklü bulutları
Gülüşlerinle kurut.
Kurut ki ;
Güneş boynunu kurtarsın
Celladın kanlı ellerinden.
Göğünü yitirmiş kuşlara
Yüreğini aç.
Aç ki ;
Acıların son kez
Dağların boynuna sarılıp
Veda busesini yapıştırsın karanlığa.


Acıya inat
Baharlara gülümsediğinde
Karakışların kendinden utanıp
Yüreğini darağaçlarına astığını
Bilir misin ey yâr ?
Sevdamı nefes diye
İçine çektiğinde
Demir parmaklı hücremde
Menekşelerin tomurcuk açtığını
Bilir misin ey yâr ?


Umuda tutunmuşken
Güllerim yansın avuçlarında.
Ve küllendikçe içten içe
Karanlıklarıma yıldızların serilsin.
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

SANA

Bir dostun acısıUnutulmuyor, bitmiyor, geçip gitmiyor... neler çektiğini bildiğin

Elini sımsıkı tutan cadının minik eli

Dudağında ıslık yürüdüğün yol

Birden çıktığın yolculuk

Sana açılan kapılar

Sana kapıyı açanlar

Hoş gelenler

Hoş buldukların

Yalnız kalabilmek - dilediğinde

Kavuşabilmek - özlediğinde

.(Gerisini ve milyonlarca satırı boş bırakıyorum;

kendi küçük mutluluklarını yazmanUnutulmuyor, bitmiyor, geçip gitmiyor...

bundan da küçücük bir mutluluk duyman dileğiyle…)
 
---> Ağladığımı duyar mısın?




Sen Yine Beni Yanlış Anlarsın

anlamadığını bildiğim halde
sana biriktirdiğim satırları
anlarsın umuduyla sana bir kez daha yazıyorum...

Unutulmuyor, bitmiyor, geçip gitmiyor...

seni seviyorum!
aslında dilimden çıkması gereken en güzel ve en kolay sözcük bu
ama sen sade sevmezsin hemen yanlış anlar "bu kadarcık mı" diye sorarsın
sözcüklerimin yetmediği bir dilde
"senden başka kimseyle yaşlanamam"
sözüm gelse aklıma yüzünde minik bir gülümseme oluşur yine yanlış anlarsın
sana şiirler yazarım
en güzel bestelerimi senin için söylerim
satır aralarına gizlediğim gamzelerini dudaklarının kenarına iliştiririm
ama yine yanlış anlar "nasıl yani" dersin...
sensiz geçen zamanı yaşanmamış sayar
seni görmediğim anlarda âmâ olduğumu
yıkık dökük bir limanda martılara anlattığımı söylerim
ama anlamazsın
eksik kalır
sevgime yetişemez tırnak içine aldığım cümleler...

şehir susar
ben susarım...

sen susarsın
aşk susar...

senden sonra
bir bir mısralarım kendini asar
bir uçurum kenarından duygularım atlar
dudaklarımdan çıkmayan sözcükler yüreğimi yaralar derim
ama yine anlamazsın...
kaldırım taşlarında ararım gölgeni
"ıssız bir çölde beklerim yıllarca gelmeyecek sevgi sözcüklerini" derim
yine beni yanlış anlarsın...
sen hep beni yanlış anlarsın
biliyorum sade olucak senin için ama seni seviyorum...
 
---> Ağladığımı duyar mısın?

Çağır Meleğim

Hani bulutlarla bana haber yollayacaktın
Sen her yağmur damlasına bir kelime yazacak;
Ben de o damlaları avuçlarıma alıp
Yazdığın mektubu okuyacaktım.
Kokunu çiçeklere iliştirip yollayacaktın hani?
Söz vermiştin...
Bülbüller sözlerini getirecekti bana
Dalgalar vurup vurup hasretini solumayacak mıydı?
Yıldızlar sana giden yolu gösterecek
mehtap yolumuzu aydınlatacaktı.
Aşkımıza ondan başka kimse şahit olmayacaktı
Öyle sevecektik ki birbirimizi
Sorgusuz sualsiz girecektik cennete
Kıskanacaktı nurumuzu melekler bile...


Şimdi neden solgunsun böyle birtanem
Niçin açıp gözlerini ellerimden tutmuyorsun?
Uzat ellerini al beni de yanına.
Bunca hasret yetmez mi çıkmak için katına
Yoksa gittin ve unuttun mu beni;
Unuttun mu oralarda?
Göz kırp bana yıldızlardan.
Bir an bile durmam buralarda inan;
Davetini bekliyorum
Çağır geleyim artık
Çağır meleğim...
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst