58 cezaevinde 615 tutuklu ve hükümlünün sürdürdüğü açlık grevi bugün 40. gününe ulaştı. Açlık grevine başlayan ilk grupta kritik eşiğe gelinirken, burun kanaması, sese karşı aşırı hassasiyet, halsizlik, uykusuzluk, görme ve hafıza kaybı, vücut ağrıları gibi sağlık problemleri yaşamaya başladığını belirtiliyor.
12 Eylül günü PKK ve KCK davalarından cezaevinde bulunan 63 kişinin başlattığı eyleme her gün yeni tutuklu ve hükümlüler katılıyor. Son olarak, tutuklu BDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ve Van Belediye Başkanı Bekir Kaya da açlık grevcilerinin arasına katıldı. Siirtin bağımsız Belediye Başkanı Selim Sadak da açlık grevine dikkat çekmek için 24 saatlik açlık grevine girdi.
Vatan gazetesinden Burak Kara'nın haberine göre, KCK ve PKK davalardan hükümlü ve tutukluların açlık grevi, Öcalana yönelik tecridin kaldırılması ve mahkemelerde anadilde savunma hakkının tanınması talepleriyle sürüyor. 58 cezaevine yayılan eylemde ay sonuna kadar destek verenlerin sayısının artabileceği belirtiliyor.
Sayı 615e çıktı
Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Dernekleri Federasyonu (TUAD FED) Başkanı Zübeyde Teker, 12 Eylül günü açlık grevine başlayan ilk gruptan 63 kişinin burun kanaması, sese karşı aşırı hassasiyet, halsizlik, uykusuzluk, görme ve hafıza kaybı, vücut ağrıları gibi sağlık problemleri yaşamaya başladığını söyledi:
Açlık grevinin temelini 15-20 yıldır cezaevinde bulunan hükümlüler oluşturuyor. Bu nedenle bunların yaşları 35-40ın üstünde. Sayı bugün 615e çıktı ve her gün artıyor. Birçok cezaevlerinde grevdeki eylemcilere şeker, limon, tuz ve B1 vitamini verilmiyor. Bazı mahkumlar da B1 vitaminini kendileri almıyor. Eylemin başladığı ilk yedi cezaevindeki 63 kişinin durumu her geçen gün gittikçe ağırlaşıyor. Kanamalar başladı, genel semptomlar ağır bir şekilde görülüyor. Kritik aşamaya gelenler var, eylemler fiilen ölüm orucuna dönüşüyor. Adalet Bakanlığı, Türk Tabipleri Birliğinin uzman bir heyetle, bütün cezaevlerindeki eylemcileri muayene etmek için başvurusuna olumsuz yanıt verdi. Bakanlık bilinçlerini kaybetsinler müdahale edeceğim diyor, hiç bir talebi kabul etmiyor. Açlık grevine başladıklarında ilk 10 gün B1, şeker ve tuz verilmedi. Şu anda 58 cezaevinde grev var, PKK ve KCK tutuklularının olduğu ülke genelindeki 76 cezaevine yayılacaktır yakında. Bu sayı ay sonu binlere ulaşır.
"Ölüm eşiğinde bir süreç yaşanmakta"
Açlık grevlerinin sona erdirilmesi için yetkililere çağrılar da sürüyor. İHD İstanbul Şubesi Başkanı Ümit Efe Ölüm eşiğinde bir süreç yaşanmakta. Geçmiş tecrübeleri yaşamak istemiyoruz. Sağlık ve Adalet Bakanlığının bir an önce tutuklu ve hükümlülerle temasa geçip bu süreci durdurmalarını istiyoruz. Ölümlerin engellenmesi için bayram öncesi ailelerin acı içinde bir süreç yaşamasının önüne geçilmesini talep ediyoruz dedi.
Gül sessiz kalmasın
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Gülün devreye girmesini istedi: Bu insanlar cezaevlerinde yaşamını yitirirse dışarıda hiç kimse artık iyi şeyler olacak lafını bu halka asla yutturamayacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı, ülkenin tümünün Cumhurbaşkanı olarak böylesine büyük bir olaya karşı asla ve asla sessiz kalmamalıdır. Sayın Cumhurbaşkanından en kısa sürede açlık grevine karşı açıklama yapmasını bekliyoruz ve diliyoruz dedi.
Eylemin sona erdirilmesi için bir çağrı da Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemirden geldi. Baydemir, Twitterdan Benim çağrım ve ricam: ölüm yaşanmadan ve vücutta kalıcı hasar olmadan açlık grevi hemen sonlandırımalıdır...
Wernicke Korsakoff riski
Uzmanlara göre açlık grevi yapan kişilerin B1 vitamini kullanması gerekiyor. B1 kullanmayan mahkumların, 40 ila 60 gün arasında, bir çeşit sinir hastalığı olan, tedavisi bulunmayan Wernicke Korsakoff hastalığına yakalanma riski yüksek. TUAD FED Başkanı Zübeyde Tekerin verdiği bilgiye göre özellikle eyleme başlayan ilk gruptaki 63 kişinin bazılarında Wernicke Korsakoff belirtileri olan sese karşı aşırı hassasiyet hafıza kaybı, burun kanaması gibi şikayetler görülmeye başlandı. Cezaevlerinden gelen avukat raporuna göre greve 12 Eylülde başlayan Nurcan Can, Semra Tekin, Hanım Çelik, Melek Dolaz, Çimen Türk ve Canan Gülerin sağlık durumları kritik eşiğe ulaştı. Günde 4-5 saat uyuyabilen kadın tutuklular 40ncı günde uyku problemi, parmaklarda morartılar, kalp ritimlerinde düzensizlik, mide ağrıları, idrar yolları problemleri yaşıyorlar. Burun kanaması başlamış durumda.
12 Eylül günü PKK ve KCK davalarından cezaevinde bulunan 63 kişinin başlattığı eyleme her gün yeni tutuklu ve hükümlüler katılıyor. Son olarak, tutuklu BDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ve Van Belediye Başkanı Bekir Kaya da açlık grevcilerinin arasına katıldı. Siirtin bağımsız Belediye Başkanı Selim Sadak da açlık grevine dikkat çekmek için 24 saatlik açlık grevine girdi.
Vatan gazetesinden Burak Kara'nın haberine göre, KCK ve PKK davalardan hükümlü ve tutukluların açlık grevi, Öcalana yönelik tecridin kaldırılması ve mahkemelerde anadilde savunma hakkının tanınması talepleriyle sürüyor. 58 cezaevine yayılan eylemde ay sonuna kadar destek verenlerin sayısının artabileceği belirtiliyor.
Sayı 615e çıktı
Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Dernekleri Federasyonu (TUAD FED) Başkanı Zübeyde Teker, 12 Eylül günü açlık grevine başlayan ilk gruptan 63 kişinin burun kanaması, sese karşı aşırı hassasiyet, halsizlik, uykusuzluk, görme ve hafıza kaybı, vücut ağrıları gibi sağlık problemleri yaşamaya başladığını söyledi:
Açlık grevinin temelini 15-20 yıldır cezaevinde bulunan hükümlüler oluşturuyor. Bu nedenle bunların yaşları 35-40ın üstünde. Sayı bugün 615e çıktı ve her gün artıyor. Birçok cezaevlerinde grevdeki eylemcilere şeker, limon, tuz ve B1 vitamini verilmiyor. Bazı mahkumlar da B1 vitaminini kendileri almıyor. Eylemin başladığı ilk yedi cezaevindeki 63 kişinin durumu her geçen gün gittikçe ağırlaşıyor. Kanamalar başladı, genel semptomlar ağır bir şekilde görülüyor. Kritik aşamaya gelenler var, eylemler fiilen ölüm orucuna dönüşüyor. Adalet Bakanlığı, Türk Tabipleri Birliğinin uzman bir heyetle, bütün cezaevlerindeki eylemcileri muayene etmek için başvurusuna olumsuz yanıt verdi. Bakanlık bilinçlerini kaybetsinler müdahale edeceğim diyor, hiç bir talebi kabul etmiyor. Açlık grevine başladıklarında ilk 10 gün B1, şeker ve tuz verilmedi. Şu anda 58 cezaevinde grev var, PKK ve KCK tutuklularının olduğu ülke genelindeki 76 cezaevine yayılacaktır yakında. Bu sayı ay sonu binlere ulaşır.
"Ölüm eşiğinde bir süreç yaşanmakta"
Açlık grevlerinin sona erdirilmesi için yetkililere çağrılar da sürüyor. İHD İstanbul Şubesi Başkanı Ümit Efe Ölüm eşiğinde bir süreç yaşanmakta. Geçmiş tecrübeleri yaşamak istemiyoruz. Sağlık ve Adalet Bakanlığının bir an önce tutuklu ve hükümlülerle temasa geçip bu süreci durdurmalarını istiyoruz. Ölümlerin engellenmesi için bayram öncesi ailelerin acı içinde bir süreç yaşamasının önüne geçilmesini talep ediyoruz dedi.
Gül sessiz kalmasın
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Gülün devreye girmesini istedi: Bu insanlar cezaevlerinde yaşamını yitirirse dışarıda hiç kimse artık iyi şeyler olacak lafını bu halka asla yutturamayacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı, ülkenin tümünün Cumhurbaşkanı olarak böylesine büyük bir olaya karşı asla ve asla sessiz kalmamalıdır. Sayın Cumhurbaşkanından en kısa sürede açlık grevine karşı açıklama yapmasını bekliyoruz ve diliyoruz dedi.
Eylemin sona erdirilmesi için bir çağrı da Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemirden geldi. Baydemir, Twitterdan Benim çağrım ve ricam: ölüm yaşanmadan ve vücutta kalıcı hasar olmadan açlık grevi hemen sonlandırımalıdır...
Wernicke Korsakoff riski
Uzmanlara göre açlık grevi yapan kişilerin B1 vitamini kullanması gerekiyor. B1 kullanmayan mahkumların, 40 ila 60 gün arasında, bir çeşit sinir hastalığı olan, tedavisi bulunmayan Wernicke Korsakoff hastalığına yakalanma riski yüksek. TUAD FED Başkanı Zübeyde Tekerin verdiği bilgiye göre özellikle eyleme başlayan ilk gruptaki 63 kişinin bazılarında Wernicke Korsakoff belirtileri olan sese karşı aşırı hassasiyet hafıza kaybı, burun kanaması gibi şikayetler görülmeye başlandı. Cezaevlerinden gelen avukat raporuna göre greve 12 Eylülde başlayan Nurcan Can, Semra Tekin, Hanım Çelik, Melek Dolaz, Çimen Türk ve Canan Gülerin sağlık durumları kritik eşiğe ulaştı. Günde 4-5 saat uyuyabilen kadın tutuklular 40ncı günde uyku problemi, parmaklarda morartılar, kalp ritimlerinde düzensizlik, mide ağrıları, idrar yolları problemleri yaşıyorlar. Burun kanaması başlamış durumda.