sensiz olmaz
Kayıtlı Üye
Soyumuz, Oğuz Handan gelmektedir. Atamız Oğuz Hanın Gün Han, Ay Han, Yıldız Han, Gök Han, Dağ Han, Deniz Han adlarında 6 (altı) tane oğlu vardır. Oğuz Hanın her oğlunun da dört tane oğlu vardır. İşte Atamız Oğuz Hanın altı oğlundan olan 24 tane torunu, bugünkü 24 Oğuz Boyunu meydana getirmiştir. Bütün dünyaya yayılan Oğuzlar, bu 24 boya dayanmaktadır.
Şimdi bu boy adlarının ne anlama geldiklerini ve bu boyların nerede yaşadıklarına bakalım:
Boz-Oklar: Dış Oğuzlar da denip, Sağ kolu teşkil ederler.
1. Gün-Alp/Gün-Han: Sembolü şâhin. Oğulları:
a) Kayıg/Kayı-Han: Sağlam, berk anlamındadır. Üç kıta ve yedi denize altı yüz yıldan fazla hâkim olan Osmanlı sülâlesi bu boydandır. Kayı Boyundan Ertuğrul Gâzi ve her biri birer müstesnâ şahsiyete sâhip, çoğu dâhî, cihangir, kumandan, şâir ve sanatkâr olan Osmanlı sultanları, Kayı Han neslinin kıymetini göstermeye kâfidir.
b) Bayat: Devletli, nîmeti bol anlamındadır. Maraş ve çevresine hâkim olan Dulkadiroğulları, İranda Kaçarlar, Horasanda Kara Bayatlar, Maku ve Doğubeyazıt hanları, Kerkük Türkmenlerinin çoğu, bu boydandır. Dede Korkut kitabını 1480de Hicazda yazan Tebrizli Hasan ve meşhûr şâir Fuzûlî bu boydandır.
c) Alka-Bölük/Alka-Evli: Nereye varsa başarı gösterir anlamındadır. Türkiye ve Âzerbaycandaki Alaca, Alacalılar adı taşıyan yerler bu boyun hatırasıdır.
d) Kara-Bölük/Kara-Evli: Kara otağlı (çadırlı) anlamındadır. Karalar ve karalı gibi coğrafî yer adları bunlardan kalmadır.
2. Ay-Alp/Ay-Han: Sembolü kartal. Oğulları:
a) Yazgur/Yazır: Çok ülkeye hâkim anlamındadır. Ab-Yabgu devrindeki Yenibent Yabguları, Batı Türkistandaki Cend Emirleri, Kara-Daş denilen Horasan Yazırları, Ahıskadan aşağı Kür boyundaki Azgur-Et (Azgur Yurdu) Kalesi, Kürmanç Kürtlerinin Azan Boyu, Toroslardaki Gündüzoğulları Hanedanı bu boydandır.
b) Tokar/Töker/Döğer: Dürüp toplar anlamındadır. Yenikentli Vezir Ayıdur, Harput-Diyarbakır-Mardin hâkimleri, Artuklular, Sincar-Siverek, Suruç arasında hâkim eski Caber Beyleri, Memluklar devrinde Halep Döğeriyle Hama Döğerleri, bugünkü Mardin-Urfa arasında yirmi dört oymaklı Kürt Döğerleri, Hazar Denizi doğusundaki Saka Boyu Takharlar; Şavşattaki Ören kale, To-Kharis ve Malatyanın Tokharis bucağı, Dağıstandaki Digor ve Kars ve Arpaçay sağındaki Digor kazası bu boydan hatıradır.
c) Totırka/Dodurga/Dödürge: Ülke almak ve hanlık yapmak anlamındadır. Sivas doğusundaki Tödürgeler bu boydandır.
d) Yaparlı: Misk kokulu anlamındadır. Zaza Çarekliler ve misk ticareti yapan Yaparı Oymağı bu boydandır. Yaparı Oymağının Akkoyunlu ve Giraylı camilerinin mihrap duvar harcına bu güzel ıtriyattan kattıklarından hâlâ hoş kokmaktadır. Diyarbakır ve Kırımda hatıraları vardır.
3. Yıldız-Alp/Yıldız Han: Sembolü tavşancıl. Oğulları:
a) Avşar/Afşar: Çevik ve vahşî hayvan avına hevesli anlamındadır. Hazistan Beyleri, Konyadaki Karamanoğulları, İrandaki Avşarlı Nâdir Şah ve hanedanı, Ürmiye ve Horasan Afşarları bu boydandır.
b) Kızık: Yasakta pek ciddi ve kuvvetli anlamındadır. Gaziantep, Halep ve Ankara çevresindeki Kızıklar, Doğu Gürcistanda ve Şirvan batısındaki ovaya Kızık adını verenler bu boydandır.
c) Beğdili: Ulular gibi aziz anlamındadır. Harezmşahlar, Bozok/Yozgat-Raka/Halep çevresindeki Beğdililer, Kürmanç Badılları bu boydandır.
d) Karkın/Kargın: Taşkın ve doyurucu anlamındadır. Akkoyunlu-Dulkadiroğlu ve Halep-Hatay bölgesindeki Kargunlar, Doğu Anadolu ve Âzerbaycandaki ilkbaharda eriyen karların suları ile kopan sel ve su kabarmasına da Kargın/Korkhun denilmesi bu boyun adındandır.
Üç-Oklar: İç Oğuzlar da denilip, sol kolu teşkil ederler.
1. Gök-Alp/Gök Han: Sembolü sungur. Oğulları:
a) Bayundur/Bayındır: Her zaman nîmetle dolu yer anlamındadır. Akkoyunlular sülâlesi, İzmirden Âzerbaycandaki Genceye kadar Bayındır adlı yerler bu boydan gelir.
b) Beçene/Beçenek/Peçenek: İyi çalışkan, gayretli anlamındadır. Karadeniz kuzeyi ile Balkan Yarımadasına göçen ve 1071 Malazgirt ile 1176 Miryokefalon Meydan Muhârebelerinde Bizanslılardan ayrılarak Selçuklular safına geçen Peçenekler, Dicle Kürmançlarının iki ana kolundan güneydeki Beçene Kolu, Ankara-Çukurova Halep bölgelerindeki Türkmen oymaklarından Peçenekler bu boydandır.
c) Çavuldur/Çavındır: Ünlü, şerefli, cavlı anlamındadır. Türkmenistanda Mangışlak Çavuldurları, Çorum çevresindeki Çavuldur ve Anadoludaki Çavdar Türkmen oymakları, Erzurum ve çevresindeki Çoğundur adlı köyler bu boyun adından gelmektedir.
d) Çepni: Düşmanı nerede görse savaşıp hemen çarpan, vuran ve hızlı savaşan anlamındadır. Rize-Sinop arasındaki çok usta demirci Çepniler ve Çebiler, Kırşehir, Manisa-Balıkesir çevresindeki ve Kars ile Van bölgelerinde Türkmen Oymağı Çepniler bulunmaktadır.
2. Dağ-Alp/Dağ Han: Sembolü uçkuş. Oğulları:
a) Salgur/Salur: Vardığı yerde kılıç ve çomağı ile iş görür anlamındadır. Kars ve Erzurum hâkimi Salur Kazan Han Sülâlesi, Sivas-Kayseri hükümdarı âlim ve şair Kadı Burhâneddin Ahmed ve Devleti, Fars Atabegleri, Salgurlular, Horasandaki Teke-Yomurt ve Sarık adlı Türkmenlerin çoğu bu boydandır.
b) Eymür/Imır/İmir: Pek iyi ve zengin anlamındadır. Akkoyunlu, Dulkadirli ve Halep Türkmenleri içindeki Eymürlü/İmirlü oymakları, Çıldır ve Tiflisteki iyi halıcı ve keçeci Terekeme Oymağı bu boydandır.
c) Ala-Yontlup/Ala-Yundlu: Alaca atlı, hayvanları iyi anlamındadır. Yonca kelimesi bu boyun hatırasıdır.
d) Yüregir/Üregir: Daima iyi iş ve düzen kurucu anlamındadır. Orta Toros ve Çukurova Üç-Oklu Türkmenlerinin çoğu, Adanadaki Ramazanoğulları bu boydandır.
3. Deniz Alp/Deniz Han: Sembolü çakır. Oğulları:
a) Iğdır/Yiğdir/İğdir: Yiğitlik, büyüklük anlamındadır. İçelin Bozdoğanlı Oymağı, Anadoluda yüzlerce yer adı bırakan İğdirler, İranda büyük Kaşkay-Eli içindeki İğdirler ve Iğdır adı, bu boyun hâtırasıdır.
b) Beğduz/Bügdüz/Böğdüz: Herkese tevâzu gösterir ve hizmet eder anlamındadır. Dicle Kürtleri ilbeği olup, Hazret-i Peygambere elçi giden (622-623 yılları arasında Medîneye varan), Bogduz-Aman Hanedanı temsilcisi ve Kürmançın iki ana kolundan Bokhlular/Botanlar, Yenikent-Yabgularından onuncu yüzyıldaki Şahmelikin Atabegi Kuzulu, Halep Türkmenlerinden Büğdüzler bu boydandır.
c) Yıva/Iva: Derecesi hepsinden üstün anlamındadır. Büyük Selçuklu Sultanı Melikşâh (1072-1092) devrinde Suriye ve Filistini feth eden Atsız Beğ, 12. yüzyılda Hemedân batısında Cebel bölgesi hâkimleri Berçemeoğulları, Haçlıları Halep çevresinde yenen Yaruk Beg, Güney-Âzerbaycandaki Kaçarlu-Yıva Oymağı bu boydandır. Ankarada çok makbul yuva kavunu bu boyun yerleştiği ve adları ile anılan köylerde yetişir.
d) Kınık: Her yerde aziz, muhterem anlamındadır. Büyük ve Anadolu Selçuklu devletleri, Orta Toroslardaki Üçoklu Türkmenler, Halep-Ankara ve Aydındaki Kınık Oymakları bu boydandır.
Oğuzlarla ilgili diğer bilgiler: Oğuzlar, Oğuz Boyu Bugün; Türkiye, Balkanlar, Azerbaycan, İran, Irak ve Türkmenistanda yaşayan Türklerin ataları olan büyük bir Türk boyu. Oğuzlara, Türkmenler de denir.
Oğuz kelimesinin türeyişiyle ilgili çeşitli fikirler ileri sürülmüştür. Kelimenin boy, kabile mânâsına gelen Ok ve çokluk eki olan znin birleşmesinden Ok-uz (oklar, koylar) anlamında olduğu ileri sürüldüğü gibi, oyrat (haşarı, yaramaz) kelimesinin eş anlamlısı olduğunu iddiâ edenler de vardır. Ancak kelime, Anadolu ağızlarında halim selim, ağırbaşlı mânâlarına da kullanılmaktadır. Arap kaynaklarında ise guz veya uz şeklinde geçmektedir.
İlk zamanlar Üçok ve Bozok adlarıyla iki ana kola ayrılmış olan Oğuzlar, daha sonraki devirlerde, Dokuz Oğuz, Altı Oğuz, Üç Oğuz adlarında boylara da ayrıldılar. Oğuzlar, yirmi dört boydan meydana gelmişti. Bunlardan on ikisi Bozok, on ikisi Üçok koluna bağlıydı. Tarihçiler, hazırladıkları cetvellerde Oğuz boylarının adlarını, sembollerini ve ongunlarını (armalarını) göstermişlerdir. Buna göre, Bozoklar; Kayı, Bayat, Alka Evli, Kara Evli, Yazır, Dodurga, Döğer, Yaparlu, Afşar, Begdili, Kızık, Kargın; Üçoklar ise; Bayındır, Peçenek, Çavuldur, Çepnî, Salur, Eymur, Ala Yundlu, Yüreğir, İğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık boylarına ayrılmışlardı. Bugün Türkiyede yirmi dört Oğuz boyuna ait işaret ve yer adlarına çok rastlanmaktadır.
Oğuz adına ilk defa Yenisey Kitabelerinde rastlanmaktadır. Barlık Irmağı yöresinde bulunan bu kitabelerde; Altı Oğuz budunda sözü yer almaktadır. Öz Yiğen Alp Turan adlı bir beye ait olan bu kitabelerin yazıldığı devirde, Oğuzlar, Göktürklerin hakimiyeti altında altı boy hâlinde Barlık Irmağı kıyılarında yaşamakta idiler.