SU KATIYORUM
Polisin biri yolda yürürken küçük bir çocugun çamurla oynayip.birseyler yaptigini görüyor ve yanina yaklasip soruyor:
"-ne yapiyorsun yavrum?" - polis yapiyorum. Nasil yapiyorsun? -Su katiyorum,kum katiyorum,bok katiyorum.
Bunun üzerine polis çocuga bir ik tokat atar.Bir iki gün sonra cocogu tekrar çamurla oynarken görür ve sorar:
- ne yapiyorsun küçük?- polis yapiyorum .- Nasil yapiyorsun?-Su katiyorum,kum katiyorum,bok katiyorum.
Polis kizar ve yine bir iki tokat cocuga akseder.Yine aradan üç bes gün geçer ve polis çocogu yine çamurla oynarken görür
ve artik akillanmistir diye yanina gider ve sorar.- Ne yapiyorsun? -Jandarma yapiyorum,-Nasil yapiyorsun.
-su katiyorum,kum katiyorum. -Bok katmiyormusun? iiiihh!!- niye ?-Bok katinca polis oluyor.
Laz soruları
1-Bir laz pilot uçağı nasıl uçurur?
Dinamitle.
2-Bir lazı sınıfta nasıl teşhis edebilirsiniz?
Öğretmen tahtayı silerken oda defterini siler.
3-Bir lazı cenazede nasıl teşhis edebilirsiniz?
Sadece o hediye getirmiştir.
4-İstanbul-Trabzon uçağında niçin film gösterilmiyormuş?
Film bitince uçaktakiler arka kapıdan çıkıyorlarmış.
5-Dolapta iskelet ne anlama gelir?
laz saklambaç oynamış.
6-Rize'deki köpeklerin burnu neden basıktır?
Park etmiş otomobilleri kovaladıkları için.
7-Lazlar buzdolabında niçin boş şişe bulundurur?
İçki içmeyen misafirleri için.
SON EKLENENLER
Temelle Yunan askeri
Temel askerligini yunan sınırında yapıyormuş.
Temel'in canı çok sıkılıyormuş.
Yunan'a bir ıslık çalmış elleriyle "Havacı mısın?" işareti yapmış,Yunan aldırmamış.
Bir ıslık çalmış elleriyle "Karacı mısın?" işareti yapmış, Yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış "Denizci misin?" anlamında yüzme işareti yapmış, yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış. El haraketi yaparak "Topçu musun?" demiş, yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış "Gözcü müsün?" anlamında dürbün işareti yapmış, yunan aldırmamış.
Nöbetler degişmiş sıra yine Temel'le Yunan'a gelmiş.
Yunan'a hadi sınıra git demişler yunan da:
- "Ben oraya gitmem. Orada bir deli türk askeri var, bana hava kararınca yüzerek gelip sana bir koyacam gözlerin fırlayacak diyor.."
Gerçek Cesaret
Kara' cıların komutanı bir asker çağırmış. Asker
- "Emret komutanım" diyerek yanına gitmiş.
Komutanı yere yatmasını istemiş. Daha sonra da bir tanka askerin üzerinden geçmesi için emir vermiş asker kılını bile kıpırdatmadan yattığı yerde beklemiş ve malumunuz ezilmiş. Komutan diğerlerine dönerek
-"İşte cesaret" demiş.
Havacıların komutanı bir asker çağırmış. Asker yine
- "Emret komutanım "diyerek komutanının yanına gitmiş.
Komutanı helikoptere binmesini emretmiş. Asker helikoptere binmiş ve havalanmış daha sonra komutanı askere aşağıya paraşütsüz atlamasını emretmiş asker de emre itaat etmiş ve atlamış. Yereçakılmış ve can vermiş. Komutan da diğeri gibi dönerek
- "İşte cesaret " demiş.
Sıra gelmiş denizci komutana. Denizci komutan askerini çağırmış. Asker çakı gibi hazırola geçmiş ve
-"Emret komutanım" demiş. Komutan
- Derhal denize atla ve 10 dakika yüzeye çıkma demiş.
Asker;
- "Hadi lan" demiş.. Komutan diğer komutanlara dönerek
- "İşte asıl cesaret bu " demiş.
Temel ve Tüp Geçit
Mısır hükümeti Kızıldeniz'in altına tüp geçit yaptırmak için ihale açar.
İhaleye İngiltere'den, Amerika'dan, Japonya'dan birer firma ve Türkiye'den de Temelin firması olmak üzere dört firma katılır. Firmaları teker teker mülakata çağırırlar ve teknik bilgi isterler.
İngiliz Firması:
- Biz iki taraftan da eşzamanlı olarak tüneli kazmaya başlarız ve denizin altında tam ortada buluşuruz.
Tüneller arasında maksimum 1 metre fark olur, 30 metre enindeki tünelde de 1 metreyi rahatlıkla düzeltiriz. derler.
Amerikan Firması:
- Biz de iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz.
Maksimum 50cm fark olur. derler.
Japon Firması:
- Biz iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz.
Maksimum 20cm fark olur. derler.
Sıra bizim Temel'e gelir.
Temel:
- lla biz de iki taraftan kazmaya başlarız.
Ortada buluştuuuk buluştuk, buluşamadık iki tüneliniz olur. der!!!
Trabzon Maçı
Adamın biri ölüp cennetin kapısına dayandığında, cennetin baş meleği durdurur onu.
-İçeri almadan önce sorularıma cevap vermelisin? Hayatın boyunca tam anlamıyla iyi bir iş yaptın mı, bakalım?
Adamcağız uzun uzun düsünür, hafızasını zorlar, ama ne yazık ki yaptığı iyi bir şeyi hatırlayamaz. Melek tekrar sorar.
-Peki, bari söyle, hiç cesaret gerektiren bir şey yaptın mı, hayatında?
Adam hemen atılır gururla.
-Yaptım, tabii!
-Anlat bakalim, neymiş bu cesur iş?
Adam anlatmaya baslar.
-Ben futbol hakemiydim. Trabzon'da bir Trabzonspor-Fenerbahçe maçını yönetiyordum. Maçin son dakikasinda Trabzon aleyhine penalti çaldim.
-Vay canına, gerçekten cesurmussun sen, hadi geç bakalim!
Cennetin kapıları açılır. Bizim hakem tam geçecekken, melek merak eder:
-Ne zaman olmustu bu maç?
-Asagi yukarı üç dakika oluyor biteli...
Yanlış oturma.
İriyarı kabadayı tipli bir adam
kahvede otururken birden ayağa
kalkmış ve gürlemiş;
-Ulan bu sağ taraftaki masalarda
oturan herkes İNBE, sol tarafta'ki
masalarda oturanlar ise ZEVEPENK
tir. Varmı itirazı olan.
Kahvede çıt yok. Herkesin başı önünde.
Derken sol taraftan ufak tefek biri
kalkmış yavaşca sağ tarafa yürümeye
başlamış.
Kabadayı gürlemiş;
-Nereye lan.
Adam ıkınmış sıkınmış yavaşca;
-Şey ben yanlışlıkla yanlış yere
oturmuşumda.
Sen konuş
Birgün şehirler arası yolculuk yaparken şöyle bir olaya tanık oldum. Otobüsümüz Trabzondan hareket etmişti. Bartına doğru yol alırken şoför mahalinin arkasındaki koltuktaki bey yasak olmasına rağmen cep telefonu ile konuşuyordu. Şoför bir iki "şey efendim", "yasak" falan dediyse de beyfendi konuşmaya devem ediyordu.
Şoför dayanamayıp :
- Kardeşim bilmiyor musun otobüste konusmak yasaktır,arabanın sistemini bozuyorsun.
Beyefendi hiç oralı bile olmadan:
- Uşağum Tursun otobüste konuşmak yasakmış. Sen konuş ben seni dinleyrum...
İki Deli Şehirde
İki deli hastaneden kaçmışlar o kadar koşmuşlarki şehrin ortasına geldiklerinde nefes nefese kalmışlar. Aksilik ikisininde acil tuvalet ihtiyacı gelmiş, büyük olan ordan geçen genç bir delikanlıya:
- "Afedersiniz burada tuvalet var mı? Arkadaşla çok şıkıştık." Deli olduklarını anlayan genç ilerde cadde ortasında duran çöp varıllerini göstererek:
- "İşte burası tuvalet."
Dalgasını geçer ve gider. Bizmkileri hemen çöp varillerinin üzerine çıkarlar. Büyük tuvaletlerini yapmaya başlarlar. Bu arada delileri gören halk seyretmek için etrafına toplanır. Bir kalabalık bir kalabalık büyük deli yanındaki deliye:
- "Ulan iyiki acele etmişiz şu tuvalet sırasına, bak bizi bekliyorlar."
EMEĞE SAYGI...
Polisin biri yolda yürürken küçük bir çocugun çamurla oynayip.birseyler yaptigini görüyor ve yanina yaklasip soruyor:
"-ne yapiyorsun yavrum?" - polis yapiyorum. Nasil yapiyorsun? -Su katiyorum,kum katiyorum,bok katiyorum.
Bunun üzerine polis çocuga bir ik tokat atar.Bir iki gün sonra cocogu tekrar çamurla oynarken görür ve sorar:
- ne yapiyorsun küçük?- polis yapiyorum .- Nasil yapiyorsun?-Su katiyorum,kum katiyorum,bok katiyorum.
Polis kizar ve yine bir iki tokat cocuga akseder.Yine aradan üç bes gün geçer ve polis çocogu yine çamurla oynarken görür
ve artik akillanmistir diye yanina gider ve sorar.- Ne yapiyorsun? -Jandarma yapiyorum,-Nasil yapiyorsun.
-su katiyorum,kum katiyorum. -Bok katmiyormusun? iiiihh!!- niye ?-Bok katinca polis oluyor.
Laz soruları
1-Bir laz pilot uçağı nasıl uçurur?
Dinamitle.
2-Bir lazı sınıfta nasıl teşhis edebilirsiniz?
Öğretmen tahtayı silerken oda defterini siler.
3-Bir lazı cenazede nasıl teşhis edebilirsiniz?
Sadece o hediye getirmiştir.
4-İstanbul-Trabzon uçağında niçin film gösterilmiyormuş?
Film bitince uçaktakiler arka kapıdan çıkıyorlarmış.
5-Dolapta iskelet ne anlama gelir?
laz saklambaç oynamış.
6-Rize'deki köpeklerin burnu neden basıktır?
Park etmiş otomobilleri kovaladıkları için.
7-Lazlar buzdolabında niçin boş şişe bulundurur?
İçki içmeyen misafirleri için.
SON EKLENENLER
Temelle Yunan askeri
Temel askerligini yunan sınırında yapıyormuş.
Temel'in canı çok sıkılıyormuş.
Yunan'a bir ıslık çalmış elleriyle "Havacı mısın?" işareti yapmış,Yunan aldırmamış.
Bir ıslık çalmış elleriyle "Karacı mısın?" işareti yapmış, Yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış "Denizci misin?" anlamında yüzme işareti yapmış, yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış. El haraketi yaparak "Topçu musun?" demiş, yunan aldırmamış.
Bir ıslık daha çalmış "Gözcü müsün?" anlamında dürbün işareti yapmış, yunan aldırmamış.
Nöbetler degişmiş sıra yine Temel'le Yunan'a gelmiş.
Yunan'a hadi sınıra git demişler yunan da:
- "Ben oraya gitmem. Orada bir deli türk askeri var, bana hava kararınca yüzerek gelip sana bir koyacam gözlerin fırlayacak diyor.."
Gerçek Cesaret
Kara' cıların komutanı bir asker çağırmış. Asker
- "Emret komutanım" diyerek yanına gitmiş.
Komutanı yere yatmasını istemiş. Daha sonra da bir tanka askerin üzerinden geçmesi için emir vermiş asker kılını bile kıpırdatmadan yattığı yerde beklemiş ve malumunuz ezilmiş. Komutan diğerlerine dönerek
-"İşte cesaret" demiş.
Havacıların komutanı bir asker çağırmış. Asker yine
- "Emret komutanım "diyerek komutanının yanına gitmiş.
Komutanı helikoptere binmesini emretmiş. Asker helikoptere binmiş ve havalanmış daha sonra komutanı askere aşağıya paraşütsüz atlamasını emretmiş asker de emre itaat etmiş ve atlamış. Yereçakılmış ve can vermiş. Komutan da diğeri gibi dönerek
- "İşte cesaret " demiş.
Sıra gelmiş denizci komutana. Denizci komutan askerini çağırmış. Asker çakı gibi hazırola geçmiş ve
-"Emret komutanım" demiş. Komutan
- Derhal denize atla ve 10 dakika yüzeye çıkma demiş.
Asker;
- "Hadi lan" demiş.. Komutan diğer komutanlara dönerek
- "İşte asıl cesaret bu " demiş.
Temel ve Tüp Geçit
Mısır hükümeti Kızıldeniz'in altına tüp geçit yaptırmak için ihale açar.
İhaleye İngiltere'den, Amerika'dan, Japonya'dan birer firma ve Türkiye'den de Temelin firması olmak üzere dört firma katılır. Firmaları teker teker mülakata çağırırlar ve teknik bilgi isterler.
İngiliz Firması:
- Biz iki taraftan da eşzamanlı olarak tüneli kazmaya başlarız ve denizin altında tam ortada buluşuruz.
Tüneller arasında maksimum 1 metre fark olur, 30 metre enindeki tünelde de 1 metreyi rahatlıkla düzeltiriz. derler.
Amerikan Firması:
- Biz de iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz.
Maksimum 50cm fark olur. derler.
Japon Firması:
- Biz iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz.
Maksimum 20cm fark olur. derler.
Sıra bizim Temel'e gelir.
Temel:
- lla biz de iki taraftan kazmaya başlarız.
Ortada buluştuuuk buluştuk, buluşamadık iki tüneliniz olur. der!!!
Trabzon Maçı
Adamın biri ölüp cennetin kapısına dayandığında, cennetin baş meleği durdurur onu.
-İçeri almadan önce sorularıma cevap vermelisin? Hayatın boyunca tam anlamıyla iyi bir iş yaptın mı, bakalım?
Adamcağız uzun uzun düsünür, hafızasını zorlar, ama ne yazık ki yaptığı iyi bir şeyi hatırlayamaz. Melek tekrar sorar.
-Peki, bari söyle, hiç cesaret gerektiren bir şey yaptın mı, hayatında?
Adam hemen atılır gururla.
-Yaptım, tabii!
-Anlat bakalim, neymiş bu cesur iş?
Adam anlatmaya baslar.
-Ben futbol hakemiydim. Trabzon'da bir Trabzonspor-Fenerbahçe maçını yönetiyordum. Maçin son dakikasinda Trabzon aleyhine penalti çaldim.
-Vay canına, gerçekten cesurmussun sen, hadi geç bakalim!
Cennetin kapıları açılır. Bizim hakem tam geçecekken, melek merak eder:
-Ne zaman olmustu bu maç?
-Asagi yukarı üç dakika oluyor biteli...
Yanlış oturma.
İriyarı kabadayı tipli bir adam
kahvede otururken birden ayağa
kalkmış ve gürlemiş;
-Ulan bu sağ taraftaki masalarda
oturan herkes İNBE, sol tarafta'ki
masalarda oturanlar ise ZEVEPENK
tir. Varmı itirazı olan.
Kahvede çıt yok. Herkesin başı önünde.
Derken sol taraftan ufak tefek biri
kalkmış yavaşca sağ tarafa yürümeye
başlamış.
Kabadayı gürlemiş;
-Nereye lan.
Adam ıkınmış sıkınmış yavaşca;
-Şey ben yanlışlıkla yanlış yere
oturmuşumda.
Sen konuş
Birgün şehirler arası yolculuk yaparken şöyle bir olaya tanık oldum. Otobüsümüz Trabzondan hareket etmişti. Bartına doğru yol alırken şoför mahalinin arkasındaki koltuktaki bey yasak olmasına rağmen cep telefonu ile konuşuyordu. Şoför bir iki "şey efendim", "yasak" falan dediyse de beyfendi konuşmaya devem ediyordu.
Şoför dayanamayıp :
- Kardeşim bilmiyor musun otobüste konusmak yasaktır,arabanın sistemini bozuyorsun.
Beyefendi hiç oralı bile olmadan:
- Uşağum Tursun otobüste konuşmak yasakmış. Sen konuş ben seni dinleyrum...
İki Deli Şehirde
İki deli hastaneden kaçmışlar o kadar koşmuşlarki şehrin ortasına geldiklerinde nefes nefese kalmışlar. Aksilik ikisininde acil tuvalet ihtiyacı gelmiş, büyük olan ordan geçen genç bir delikanlıya:
- "Afedersiniz burada tuvalet var mı? Arkadaşla çok şıkıştık." Deli olduklarını anlayan genç ilerde cadde ortasında duran çöp varıllerini göstererek:
- "İşte burası tuvalet."
Dalgasını geçer ve gider. Bizmkileri hemen çöp varillerinin üzerine çıkarlar. Büyük tuvaletlerini yapmaya başlarlar. Bu arada delileri gören halk seyretmek için etrafına toplanır. Bir kalabalık bir kalabalık büyük deli yanındaki deliye:
- "Ulan iyiki acele etmişiz şu tuvalet sırasına, bak bizi bekliyorlar."
EMEĞE SAYGI...