Aşık Gençler Ne Yapmalı?

'hayaL

Bayan Üye
Aşık Gençler Ne Yapmalı?
Diyelim ki genç bir kardeşimiz hayatını İslâmiyete göre düzenledi.Allah’ ın
emirlerine uyuyor, yasaklarından kaçıyor, namazını hiç aksatmıyor. Yukarıda
sözünü ettiğimiz yoğun problem bunun da başında. Elinden geldiğince tuzağa
düşmemeye çalışıyor. Ne var ki, bir anlık gafleti veya iyi niyeti sonucu, karşı
cinsten birisine gönlünü verebiliyor.
Bu durumda olan gençler yaptıkları işin günah olduğunu da biliyor. Birçok genç
beni arayıp, “Kapalı bir mekânda yalnız bulunmuyorum. Elini bile tutmuyorum.
Acaba günaha girmemek için daha ne yapabilirim?” diye soruyorlar.
Evet, şimdi en önemli soru şu:
Bu durumda olan bir genç ne yapacaktır?
Burada en vazgeçilmez kural şudur:
Allah’ ın ve Resulünün (a.s.m.) yasakladığı bir fiili, hiçbir düşünce meşrû
kılamaz.
Bu bakımdan en kestirme yol, böyle bir sevdadan vazgeçmenizdir. Özellikle dinî
bir hayat yaşamak için tam ve esaslı bir karar vermişseniz, en iyisi haram olan
hallerden tamamen kaçınmaktır. Onu hatırlatacak vesile ve mekânlardan
uzaklaşmak, seyahat ve benzeri bir şeyle kendinizi meşgul etmektir.
Eğer bu mümkün olmuyorsa, şu şartları uygulamalısınız:
1- Niyetiniz mutlaka hâlis olmalıdır. Hedefte nikâhla hayatınızı birleştirmek
düşüncesi bulunmalıdır. Yoksa başka niyetler taşımak vebalinizi daha da
arttırır.
2- Nikâha kadar hiçbir şekilde—kapalı bir mekânda yalnız kalmak dâhil—
dinimizin hiçbir yasağı çiğnenmemelidir.
3- Sevilen taraf, kız olsun erkek olsun, kesinlikle Peygamberimizin (a.s.m.)
tavsiye ettiği gibi, yani dindar olmalıdır. Yoksa “Zamanla dini öğrenir ve yaşar”
gibi düşünceler nefsin aldatmacasından başka bir şey değildir. Aşk döneminde
taraflar birbirlerini yanlış tanır ve kendisini de yanlış tanıtır. Aşkın gözü kusur
ve hata görmez. Görse de iyiye yorar. Ama evlenince işin rengi değişebilir.
Bunu baştan bilmek ve kararı ona göre vermek gerekir.
4- Tarafların evlenme çağı gelmiş, hiç değilse yaklaşmış olmalıdır. Yoksa
evlenmeye uzun zaman kala girişilen böyle bir hareket, sayısız günahla veya
ayrılıkla sonuçlanacaktır. Söz gelişi, henüz okulu bitmemiş, iş kurmamış,
önünde bir dizi engel olan gençlerin bu işi selâmetle götürmesi neredeyse
imkânsızdır. Üstelik kendi geleceklerini de tehlikeye atmış olurlar.
5- Gençler hayalci değil, gerçekçi olmalıdır. Atalarımız, “Güzellik ekmeğe
sürülmez” diyerek, yaşamak için ev, eşya, para gibi ihtiyaçların önemine dikkat
çekmişlerdir. Bu bakımdan iyi bir meslek edinmek, yuva kurunca ihtiyaçlarını
karşılayabilecek bir seviyede olmak îcab eder.
6- İlişkinizden, saygı duyduğunuz, büyük bir insanı haberdar ederek, onun
tavsiyelerini almanız gerekir. Özellikle aileleri, saygı değer kimselerin haberdar
ve ikna etmesi gerekir. Her şey usulüne uygun olmalıdır. Öyle zaman olur ki,
gelenekleri takmayanlar, geleneklerin insafsız paletleri altında ezilirler.
7- Son olarak böyle bir yakınlaşmayı kısa zamanda nikâhla meşrû hâle getirmek
lâzımdır. Bundan kastımız, evlenmeye yıllar varken dinî nikâh kıyıp her şeyin
meşrû olduğunu sanarak serbest hareket etmek değildir. Evlenmeye uzun bir
zaman varken kıyılan böyle bir nikâhın mahzurları da olabilmektedir. Nikâh
kıydırıp serbest hareket eden gençler, maalesef bağlayıcı bir durum olmayınca
ayrılabilmektedirler ki, bu hiçbir şekilde tasvip edilemez. Nikâhtan kasdımız,
resmî olarak evlenmektir.
Bu saydıklarımızı okuyunca, “Demek ki bunlara uyarak böyle bir teşebbüs
yapabiliriz” diye düşünmek yanlıştır. Bu şartlar, “içine düşülen problemden
gençlerimizi mümkün olduğunca az günahla çıkarmak, olayın bundan sonraki
bölümüne meşrûiyet kazandırmaya çalışmak” içindir.
Neticede hayatınızı evlilikle birleştirdikten sonra da bol bol istiğfar etmelisiniz
ki, Rabbimizin affına mazhar olasınız

Cemil Tokpınar




 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
Geri
Üst